Ölümlü kazalar uzun yıllar zeplinlerin gündem dışı kalmasına yol açtı. Ama bu mükemmel hava aracı sonunda yine gündeme geldi. Çok sayıda yolcu ve kargo taşıyacak balon-hava gemileri yeniden dizayn ediliyor. Daha güvenli hale getiriliyor. Yakın gelecek zeplinler için yeni şanslar yaratacak.
Zeplinler, yani hava gemileri 1930'larda havacılık dünyasının geleceğiydi. O günlerde uçakların menzillerinin yetmediği Avrupa-Amerika kıtaları arasındaki uçuşlar zeplinler sayesinde duraksız yapılabiliyordu. Ancak bir facia ile zeplinlerin uçuş hayatı sona erdi. Alman Hindenburg Zeplin 6 Mayıs 1937'de Lakehurst New Jersey'de bir anda alev alarak yanmaya başladı. Birkaç saniye içinde tamamen kül olan Hindenburg Zeplini 36 kişiye mezar oldu. Aslında İngiliz ve Amerikan zeplinlerinin 1930-33 yıllarında yaptıkları ölümlü kazalar bu teknoloji hakkında kuşkulara neden olsa da asıl şok Hidenburg ile yaşandı. Tam 247 metre boyuyla üretilmiş en büyük zeplin olan Hindenburg'un bu rekoru hálá kırılamadı.
UÇAN VİNÇ
Aradan geçen uzun yıllar boyunca zeplinlere ilgi çok az da olsa devam etti. Tanıtım veya hava çekimleri için kullanılan zeplinlerin kaderi son yıllarda değişti. Kargo taşımak amacıyla kullanılacak yeni nesil dev zeplinler, Hidenburg'un kötü kaderini silmeye çalışacak.
Almanya Berlin merkezli CargoLifter AG şirketi zeplinleri yeniden hayata döndürebilmek için çok ciddi çalışmalar yapıyor. 1996'da Carl von Gablenz tarafından kurulan şirket, hava gemilerinin geliştirilmesi için gerekli fonu bulabilmek için Mayıs 2000'de şirketini halka açtı. Büyük ilgi gören ve MDAX Borsası'na giren CargoLifter kısa sürede Almanya'nın en önemli 100 şirketi arasına girdi.
CargoLifter ilk aşamada 'Uçan Vinç' adını verdiği CL160 zeplinini üretmeyi planlıyor. Toplam 260 metre uzunluğundaki hava gemisinin seri imalatına 2004'te başlanacak. Proje için toplam 590 milyon Euro yatırım yapılacak. 61 metre çapındaki CL160, 75 ton kargo taşıyabilecek.
CargoLifter, CL160'tan önce çeşitli testler yapmak için orta boy CL75 AirCrane adını verdiği bir model geliştirdi. Gelecek nesil zeplinlere öncü olacak bu modelde yüklerin nasıl taşınacağı deneniyor.
CargoLifter, bu devasa puro şeklinde uçan cisimler için ciddi bir pazar payı olduğuna inanıyor. Şirket gelecek 15 yıllık sürede 200 zeplinlik bir pazar görüyor. CargoLifter’a göre bu filo yılda 3 milyon ton kargo taşıyacak ve karayoluyla yapılan kargo operasyonlarına ciddi bir rakip olacak. Karayolu taşımacılığından biraz daha pahalı olmasına rağmen zeplinler tırlardan çok daha hızlı.
CargoLifter daha ekonomik lojistik çözümler sunmak için şimdiden çok fonksiyonlu, birleşik taşımacılık önerileri sunuyor. Bunlardan biri de dağıtımın hem havadan hemde denizden yapılması. Motor imalatçıları, mekanik mühendislik şirketleri ve petrol arama şirketleri zeplinlerin ana müşterileri olacak.
CargoLifter şirketinin olası rakibi İngiltere'nin Bedford merkezli Advanced Technologies Group (ATG). 1979'dan bu yana çok sayıda zeplin imal eden şirketin portföyünde 24 model bulunuyor. ATG, kargo taşımaya dönük SkyCat adını verdiği yeni bir model geliştirdi. İlk aşamada 20 ton taşıyabilen zeplinin geliştirilerek 200 hatta bin ton yük taşıyabilecek modelleri de üretilecek.
SkyCat ailesi hovercraft prensibine göre uçacak. İstenilen yere deniz dahil aynı bir gemi gibi demirleyebilecek. Böylece tüm yükleme işlemleri basitçe yapılabilecek.
BİN TON KARGO
Bu yeni nesil modellerden SkyCat 20'nin gövde uzunluğu 82 metre. Menzili ise 3 bin 700 kilometre. Bir İngiliz müşteri için imal edilen zeplin 2003'te teslim edilecek. 185 metre gövde boyuyla 200 ton yük taşıyabilecek. SkyCat 200 ise ATG'nin Romanyalı ortağı IAR şirketi tarafından üretilecek. 2004 yılında imal edilecek bu modeli 2007'de 307 metre boyunda, 136 metre eninde ve 77 metre yüksekliğindeki devasa SkyCat 1000 izleyecek. Toplam 15 bin beygir gücündeki altı pervaneyle zeplin, saatte 200 kilometre hızla uçabilecek.
Alman ve İngilizlere bir rakip de Fransa'dan geliyor. Ancak görünümü zeplinden çok uçan kanata benzeyen hava aracının modelinin uçuş denemeleri 1997'de yapıldı. AVEA adı verilen uçan kanat 250 metre eninde olacak. 100 metre boya sahip AVEA bin tona kadar yük taşıyabilecek. Seyir irtifası 5 bin metre olacak hava aracı saatte 100 kilometre hızla uçacak. AVEA'nın ayrıca 20, 50 ve 200 tonluk küçük modelleri de üretilecek. 50 tonluk modelin yardım organizasyonları veya bazı askeri görevler gibi özel kullanımlar için değişik ekipmanlara sahip olması da planlanıyor. AVEA'nın ilk uçuşunu 2005'te yapması hedefleniyor.
Önümüzdeki yıllarda gökyüzünde birkaç yüz metre boyunda uçan cisimler görürseniz şaşırmayın. Henüz zeplinler yolcu taşıma işine girmediler. Ancak karayolundan yapılan yük taşımacılığına ciddi bir rakip olarak geliyorlar. Ama gelecekte zeplinlerle büyük kalabalıklar, keyifli yolculuklar yapacaklar gibi görünüyor.
HÁLÁ HABER YOK
İstanbul Hezarfen Havaalanı'nda bağlıyken çıkan fırtına ile kontrolsüz kalan Koç Grubu'na ait zeplinden hálá haber yok. Değeri 4 milyon dolar olan Vehbi Koç Zeplini, 29 Aralık 1999 tarihinde şiddetli lodos sırasında bağlı bulunduğu yerden kopmuştu. Reklam uçuşları için kullanılan zeplinin kontrolsüz olarak rüzgarın esiş yönü doğrultusunda Karadeniz üzerinden Rusya'ya gittiği tahmin edilmişti. Ancak günler süren arama çalışmalarından sonuç alınamamış, Vehbi Koç Zeplini bulunamamıştı.
Ayrıcalıklı yolcu olun
Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali işletmecisi TAV, Mart ayı sonundan itibaren özel bir hizmete başlıyor. 'PrimeClass' olarak adlandırılan hizmette yolcular kapıda karşılamadan uçağa uğurlamaya kadar birçok hizmetten yararlanarak özel yolcu olabilecekler.
'Size özel bir alan' sloganıyla sunulan PrimeClass'ta iki ayrı hizmet bulunuyor. 'Standart' pakette yolcu terminal kapısında PrimeClass Hostesi tarafından karşılanıyor. Özel bir görevli bagajları taşıyor. Yolcu kapıda sıra beklemeden ayrı bir röntgen cihazından geçiyor. Check-in işlemlerini beklemeden yapan özel yolcu pasaport kontrolünden sonra arındırılmış salona ulaşıyor.
Duty free mağazalarında alışverişte ayrı kasa hizmeti sunuluyor. Yolcular alışverişte sıra beklemeden PrimeClass kasasından ödemelerini yapıyor. Boarding yani uçağa binmek için zamanı varsa dinlenmek için yolcu PrimeClass Lounge'ına alınıyor.
Özel olarak tasarlanan salonda duş alabilir, açık büfe aperatif barda uçuş öncesi bir şeyler içebilirsiniz. PrimeClass Lounge'ta ayrıca telefon, internet, faks gibi hizmetlerin sunulduğu 'Business Corner' da bulunuyor. İsterseniz özel yolcu salonundan istediğiniz duty free ürünlerini sipariş verebilirsiniz.
Boarding vaktiniz geldiğinde yine özel hostes eşliğinde tekrar güvenlikten geçiyorsunuz. Eğer uçağa bindiğiniz körük uzaksa, TAV'ın elektrikli golf arabaları hizmetinizde. Bu arabalarla yorulmadan körüğe gidebilirsiniz.
Hizmetler sadece gidişle de sınırlı değil. Geliş saatinden 24 saat önce haber vermek şartıyla yolcu PrimeClass hostesi tarafından uçağın kapısında karşılanıyor. Yabancı yolcular için vizesi yoksa vize alınıyor. Pasaport işlemlerinden sonra yine gidişte olduğu gibi Duty Free kasalarında kolaylık sağlanıyor. Yolcunun bagajları özel görevli tarafından kapıya kadar götürülüyor. Aktarması varsa yolcu iç hatlara kadar eşlik ediliyor.
İsterseniz PrimeClass Ekstra'dan da yararlanabilirsiniz. Bu hizmette bulunduğunuz yerden havalimanına transfer yani ulaşımınız sağlanıyor. Kendi aracınızla gelecekseniz araç park etme hizmeti yani valet parking hizmeti sunuluyor. Yolcu terminal girişinden uçağa gidişine kadar birçok ayrıcalıklı hizmeti alabiliyor. PrimeClass Lounge'ta masaj yaptırabilir, kuru temizlemeden, sigortaya, otel, uçak bileti rezervasyonundan araç kiralamaya kadar birçok ekstra hizmetten yararlanabilirsiniz. İsterseniz özel güvenlik de talep edebilirsiniz. Prime Ekstra'dan yararlanan özel uçakla seyahat eden yolcular özel VIP aracı ile uçağa kadar götürülüyor.
PrimeClass'ın dünyada havalimanı işletmecisi tarafından verilen ilk hizmet olduğunu belirten TAV Ticari İşler Tanıtım ve Halkla İlişkiler Grup Müdürü Eda Özelmas, 'Yurtdışında özel salonlar veya karşılama gibi hizmetler var. Ancak bunları ilk defa biz bir arada sunuyoruz. PrimeClass'a iş adamları ve acentaların ilgi göstermesini bekliyoruz. Amacımız terminalde sunulan hizmet kalitesini yükseltmek.' dedi.
PrimeClass hizmetiyle ilgi daha fazla bilgi için ücretsiz 465 50 00 nolu telefon aranabilir. Ya da primeclass@tav.com.tr adresine e-mail yollayabilirsiniz.
Hizmetin web adresi ise www.primeclass.com.tr veya www.tavprimeclass.com. Bu hizmet zincirinin fiyatı ve üyelik şartları önümüzdeki günlerde belli olacak.
Boeing Airbus parçası üretecek
Airbus Endüstri, iki katlı, 555 koltuk kapasiteli A380 yolcu uçağının parçalarını üretmek için Boeing'le anlaşma yaptı. Amerikalı yolcu uçağı üreticisi Boeing'in sahip olduğu Avusturalya merkezli Hawker de Havilland şirketi 200 milyon dolar tutarında A380 parçası imal edecek. Hawker de Havilland şirketi halen 100'e yakın kesin sipariş alınan A380 yolcu uçaklarının kanat uçlarının imalatından sorumlu olacak. Avusturalyalı Qantas Havayolları'nın iyi bir Airbus müşterisi olduğunu belirten A380 Programı Genel Müdürü Charles Champion 'Airbus ve Avusturalya havacılık endüstrisi arasında uzun yıllardır başarılı bir işbirliği sürüyor. Hawker de Havilland Airbus A320 serisi için kanat uçları ve ön iniş takım kapaklarını da imal ediyor. Ayrıca yine Qantas Havayolları'nın sipariş verdiği A340 ve A330 uçaklarının kapı üretimi için de çalışmalarımız sürüyor.' dedi. Geçen yıl Avrupalı uçak imalatçısı Airbus ile görüşmelere başlayan Qantas toplam 12 adet A380 Süper Jumbo satın almak üzere anlaşma imzaladı. A380'ler Qantas Havayolları filosundaki Boeing 747'lerin yerini alacak. Avusturalyalı şirket ayrıca A330 ve A340 tipi uzun menzilli uçaklar da alacak. Bu uçakların sayısı ve teslimat tarihleri henüz kesinleşmedi.