Paylaş
Kısa adı IATA. Açık adı Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği. Yanızca havayolu şirketlerinin üye olabildiği, uluslararası bir ticaret kuruluşu. Merkezi Kanada’nın Montreal kentindeki bu çok önemli oluşum hem havayolu şirketlerine hem de yolculara bilgilendirici ve de yönlendirici yayınlar yapar.
IATA, havayolu yolculuğunuzun güvenli olması için bazı satır başı kuralları toplayan bir yayın yaptı. Ben de oradan aldığım geniş yayından alıntıları size ulaştırmanın doğru olacağını düşündüm.
Havacılar bir uçuş öncesi birbirlerinden ayrılırken ya da yolcularına hitap ederken ‘emniyetli uçuşlar’ der. Bu dilek içinde çok da önemli şeyleri barındırır. Alacağınız tedbirlerle havayolu yolculuğunuzun güvenliğinin artacağını ve de eğlenceli bir hale geleceğini de vurgulamak isterler.
İŞTE IATA’NIN TAVSİYELERİNDEN SATIR BAŞLARI:
-Yalnızca yolculuğunuz için ihtiyacınız olan eşyaları yanınıza alın ve havayolu şirketinizin el bagajı hakkına uyduğunuzdan emin olun.
-Çantanızı/çantalarınızı baş üstü dolaplarına veya önünüzdeki koltuğun altına koyun. Kabin ekibi sizin için yer bulmanıza yardımcı olabilir ancak çoğu zaman çantalarınızın önünüzde ya da yanınızda-kucağınızda durmasına asla izin vermezler. Bunun nedeni bir türbülans anında bu çantaların fırlayıp diğer yolcuların yaralanmasına yol açma olasılığıdır. Ön sıralardan fırlayan 1 kg’lık çanta arka sıralardan bir yolcuya sanki 10 kg ağırlığındaymış gibi bir güçle çarpar. Çarpma ölümle bile sonuçlanabilir. Kabin ekipleri çantanızı alıp başüstü dolaplarına yerleştirmek istediğinde ‘Ama bu çok hafif’ falan diyerek sakın direnmeyin.
-Tekerlekli çantaları üst dolaplara koyarken önce tekerlekler girer. Mümkünse çantayı yan çevirin. Mümkün değilse sırt üstü bırakın ve dolabın kapandığından emin olun. Kapanmıyorsa çantayı dolabın içinde uzunlamasına çevirin. Eşyalarınızın kapladığı alanı en aza indirmek için diğer eşyaları üstüne koyun.
-Sarhoşluktan kaçının ve asla asi yolcu olmayın. Yolcuların azınlığı tarafından işlenen kural dışı olaylar, güvenliği tehdit eder, diğer yolcuları ve mürettebatı rahatsız eder ve gecikmelere, başka havalimanlarına zorunlu inişlere yol açar. Bu nedenle, herkesin güvenliği için uçakta saldırgan veya kural dışı davranışlara asla izin verilmez, toleranslı davranılmaz. Sadece kabin ekibi tarafından servis edilen alkolü içebilirsiniz. Kabin memurları sarhoş olabileceğinizden-olduğunuzdan şüphelenirlerse daha fazla alkol servis etmeyi reddedebilirler. Kaygı (uçuş korkusu örneğin) için veya uyumanıza yardımcı olmak için bir ilaç alıyorsanız alkolden kaçının.
-Uçakta hiçbir yerde sigara veya elektronik sigara kullanmayın.
-Diğer yolculara ve kabin ekibine karşı sabırlı olun. Sinirlenirseniz sizi kelepçeleyip enterne edebilirler. Eğer uçuş sırasında saldırgan davranışlar yaparsanız sonunda sizi polise teslim ederler. Bazı havayolları sizi ‘kara listeleri’ne alır ve bir daha o havayolu ile uçamazsınız. Bu, bazı havayollarında ömür boyu verilen bir ceza olmaktadır.
-Lityum piller havacılığın başına beladır. Birçok temel cihaz lityum pil kullanır. Saatler, araba anahtarı kumandaları, cep telefonları, elektrikli diş fırçaları, kablosuz kulaklıklar, vb. Bunlar yangın tehlikesi oluşturabilir ve el bagajınıza yerleştirilmelidir. Ayrıca seyahat ederken bu tür cihazların miktarını azaltın. Bu lityum pilli cihazların sayısı asla kullanabileceklerinizden fazlası olamaz. 100 Watt saatten fazla bir değere sahip piller ve güç bankaları (ses/görüntü ekipmanı, vb.) havayolu onayı gerektirir. Pil derecesi normalde pil kasasının üzerinde basılıdır. Tekerlekli sandalye gibi pilli bir engelli cihazıyla seyahat etmeniz gerekiyorsa havayolunuzla iletişime geçin. Cihazlarınızın koltuklarda hasar görmesini veya ezilmesini önleyin.
-Uçakta şarj ediyorsanız, izleyin. Olağandışı şekilde ısınırlarsa, kapatın ve bir kabin görevlisine haber verin. Bunu mutlaka yapın. Cep telefonları ve GPS gibi elektronik cihazlar veri iletir veya alır. Bu, uçak sistemlerinde parazite neden olabilir ve güvenlik sorunlarına yol açabilir. Uçağa bindiğinizde herhangi bir verici veya alıcı işlevi kapatmalısınız. Cihazınızın “uçuş modunu” seçin veya kapatın. Hâlâ bu konuda birçok bilinmeyen olduğunu unutmayın.
-Türbülanstan düşen uçak artık yok. Türbülans, uçağın dalgalı hissedilebilen ancak tamamen normal olan bir hava cebiyle karşılaşmasıdır. Uçaklar, kendilerine doğru itilen çok fazla havaya dayanacak şekilde üretilir ve bu, uçak için tehlikeli değildir. Yüksek türbülanslarda uçağın kanatları modellerine göre değişmekle birlikte 1 metreden fazla aşağı ya da 4 metreden fazla yukarı kalkabilir. Bu normaldir.
Ancak türbülans önemli bir güvenlik endişesidir, her yıl önemli sayıda insan emniyet kemeri takmamışken türbülans nedeniyle yaralanmaktadır.
İşte bu nedenle, uyarı yapılmadan türbülansla karşılaşmanız halinde yaralanmayı önlemek için, emniyet kemerinizi takmanız söylendiğinde ve hatta oturduğunuzda bile takmanız gerekir. Bazı havayolları emniyet kemerlerinizi taktıktan sonra iyice gerdirmelerini isterler. Bol bırakırsanız türbülans sırasında içinden kayıp tavana çarpabilirsiniz.
-Türbülans başladığında ya da başlayacağı zaman kaptanlar-kabin ekipleri tarafından uyarı gelir, artık tuvaletleri kullanamazsınız. Kalkıp gitmeye çalışırsanız kabin ekipleri size anons yaparak izin vermezler. Hatta tuvaletler kilitlenir. Sakın ısrar etmeyin koridorda dolaşmak türbülansta çok tehlikelidir. Hatta birçok havayolunda kesin talimatla hemen servis durdurulur ve kabin ekipleri de gidip yerlerine oturarak bağlanırlar.
-Evcil hayvanınızı kafesinden çıkarmayın. Uçaklarda çok sık tartışılan bir konu da evcil hayvanların kafesten çıkarılmasıyla ilgili. Hiçbir şekilde bir kabinde kedi ya da köpek kafesinden ya çantasından asla çıkarılamaz. Sadece rehber köpekler bu kuralın dışındadır, rehber köpek belgesinin uçağa gitmeden check-in sırasında görevlilere gösterilmesi gerekir.
Hayvanı kucağına almak sevimli gelse de kedi ya da köpeğin kaçması bütün kabini altüst edebilir. Ayrıca kabinde değişen basınç farklılıkları hayvanı çok rahatsız edip saldırganlaştırabilir. Evcil hayvanı arada bir de olsa çıkarıp kucağa almak çok yanlıştır. Kabin ekipleri sizi uyarırlar, zıtlaşmanın mantığı yoktur. Hatta aşırı ısrar ya da yolcunun kabalaşması durumunda poliste biten olayların sayısı çoktur. Bu yüzden havayolu şirketlerinde binlerce ‘kara liste’ye alınmış yolcu vardır.
Elbette daha onlarca şey yazılabilir. Ama bu başlıklar IATA’nın sık rapor edilen olaylardan alınan sonuçlara göre disipline edilmiştir.
KULLANILMIŞ LASTİKLER JET YAKITI OLACAK
İngiliz Hava Yolları’nın (British Airways ) sahibi IAG, Sunderland’daki bir yakıt fabrikasına 100 milyon sterlin yatırım yapıyor. Bu şirket kullanılmış lastikleri jet yakıtına dönüştürecek.
International Airlines Group (IAG), Wastefront’un Sunderland’de sürdürülebilir havacılık yakıtı (Saf) üreten 100 milyon sterlinlik bir fabrikanın inşası için finansmanın sağlandığı açıklandı. Tesisin 2026 yılında faaliyete geçmesi ve ertesi yıl tam kapasiteye ulaşması bekleniyor. Yılda 10 milyona kadar atık lastiğin işlenmesi hedefleniyor.
IAG, İngiltere’nin her yıl yaklaşık 50 milyon atık lastik ürettiğini ve bunların çoğunun Hindistan gibi ülkelere gönderilerek yakıldığını veya toprağa gömüldüğünü açıkladı. Saf’ın üretiminin geleneksel jet yakıtına kıyasla yaklaşık yüzde 70 daha az karbon kullandığı iddia ediliyor ancak şu anda üretimi çok pahalı. Birleşik Krallık, 1 Ocak’ta ülkedeki havalimanlarından yapılan uçuşlarda asgari miktarda Saf kullanılmasını gerektiren bir zorunluluk getirdi.
2025 yılında uçuşlarda Saf’ın tüm jet yakıtının en az yüzde 2’sini oluşturması gerekiyor ve bu oranın her yıl artarak 2030’da yüzde 10’a, 2034’te ise yüzde 22’ye ulaşması bekleniyor. İngiltere Ulaştırma Bakanlığı, havacılık yakıtı tedarikçilerini ilgilendiren bu gereksinimi “iddialı ancak ulaşılabilir” olarak nitelendirdi. Wastefront’un Genel Müdürü Vianney Vales de amaçlarının ‘sorunlu bir atık akışını son derece değerli bir kaynağa dönüştürmek’ olduğunu söyledi.
88 BİN UÇUŞ
Güvenlik havacılıkta yer alan herkesin en yüksek önceliği. Ortak hedef, her uçuşun güvenli bir şekilde kalkış ve inişle sonuçlanması. Her gün 88 binden fazla kez uçuş yapılıyor. 2022’deki verilere göre bir yolcunun ölüm riski, ortalama olarak yüzde 100 ölümlü bir kaza yaşamak için 25 bin 214 yıl boyunca her gün bir uçuş yapması gerektiği anlamına gelir. Havayolu yolculuğunda güvenlik, yolcu davranışlarına ve eylemlerine de sımsıkı bağlıdır.
Paylaş