Kayıp bagaj tarih mi olacak?

Yolcuların en korktuğu talihsizliklerin başında kayıp bavul geliyor. Bagajların çok önemli bölümü 48 saat içinde bulunuyor. Ancak seyahatiniz rezil oluyor. Kayıp bavulun sektöre maliyeti ise inanılmaz boyutta. IATA’nın raporuna göre, 2015’te havayolları tazminat ve kayıp bavulların bulunması, sahibine ulaştırılması için tam 18 milyar dolar harcadı.

Teknoloji bu kadar gelişirken kayıp bagaj havacılıkta ne zaman tarih mi olacak?

Amerikan Delta Havayolları, bu konuda 50 milyon dolar ile en büyük yatırımı yapan şirket oldu. Bagajın takibi için etiketlerin içine RFID (Radyo Frekansı ile Tanımlama) sistemi yerleştirdi. Bagaj etiketlerinin içinde yer alan silikon yonga ile barkod okumaya gerek kalmadan radyo frekansı ile tüm bilgiler takip ediliyor. Sistem yılsonuna kadar ABD’de 84 havalimanında kullanılmaya başlanacak. Kayıpları ciddi oranda azaltan sistem giderek diğer havayolları tarafından da kullanıma alınıyor.

Hedef kayıpları en aza indirmek

ABD merkezli çalışan LOC8ING, Trakdot veya LugLoc gibi sistemler, içindi mini vericilerle çalışıyor. Bavulunuzun içine koyduğunuz sistem, bluetooth menzilinde cep telefonunuzla temas kuruyor. Olduğu yerin haritasını mesaj olarak telefonunuza atıyor. Ayrıca bavul kaybolduğunda içindeki bilgiler ile size hızla ulaşması planlanıyor. Sistemlerin yıllık abonelikleri 40 ila 80 dolar arasında değişiyor.
IATA’nın hedefi, 2018 sonundan itibaren tüm bagaj etiketlerinde RFID’ye geçilmesi. Bu sistemin hayat bulabilmesi için sektörün ciddi yatırım yapması gerekiyor. Yatırımların tamamlanması ile bagaj kayıplarının en aza çekilmesi öngörülüyor.

Artık kaybolmayan etiket var

Bavul imalatçıları arasında Rimowa’nın ayrı bir yeri var. 1950’lerde uçaklarda kullanılan duralüminyum malzemeden bavul yapan şirket, şimdi bagaj etiketini özel bir ekrana taşıdı.
Bagaj kayıpları nedenleri arasında üzerinde özel barkodun bulunduğu etiketin koparak kaybolması, bavulunuza bir daha ulaşmayı çok zor hale getiriyor. Bu nedenle havayolu şirketleri ana etiketin yanı sıra küçük barkod içeren çıkartmaları bavulunuza yapıştırıyor.
Rimowa’nı uygulamasında, çantanın hemen sapının altında bir ekran yer alıyor. Uçacağınız zaman akıllı cep telefonunuza indirdiğiniz uygulamadan check-in işlemini yapıyorsunuz. Kargoya vereceğiniz bavul sayışını işaretliyorsunuz. Sonra da telefonunuza yönlendirilen barkodu, bluetooth yardımı ile çantanıza yolluyorsunuz.
Havalimanına gittiğinizde hiç sıra beklemeden etiketlenmiş bavulunuzu özel bir bölümden yürüyen banda bırakıyorsunuz. Sistem, barkodu okuyarak aynı etikette olduğu gibi bavulunuzu gideceği yere yönlendiriyor ve uçağa ulaştırıyor.
Bu sistem halen Lufthansa’da kullanımda. United, Eva, Condor ve Thomos Cook test ediyor. Önümüzdeki günlerde daha fazla havayolu bu ağa katılacak.

Haklarınızı biliyor musunuz?

+ Bavulunuz çıkmadıysa kayıp eşya ofisine biletiniz, uçuş kartınıza yapıştırılan bagaj etiketi ve kimliğinizle birlikte başvurun, rapor tutturun. Raporda uçuş bilgilerini yanı sıra bagajınızın tipi, rengi gibi bilgiler yer alacaktır.
+ Kayıpların yüzde 96’sı 48 saat içinde bulunup sahiplerine ulaştırılıyor. Ancak bu süre içinde havayolu şirketi mağduriyetinizin azaltılması için örneğin tıraş olmanız, dişlerinizi fırçalamanız için size özel bir yolcu çantası vermek zorunda. Bu konuda havayolu yetkililerine ısrarcı olun.
+ Uluslararası kurallar gereği ilk beş gün araştırmayı başvurduğunuz havalimanındaki kayıp eşya ofisi yapıyor. Sonrasında takip o havayolunun ana merkezine geçiyor. Bir ay içinde bulunamayan kayıp bagaj dosyaları tazminat işlemi için sigorta birimine yönlendiriliyor.
+ IATA’da belirtildiği gibi kayıp bagaj için havayolu şirketi yolcuya kilogramına en fazla 30 dolar ödüyor.
+ Eğer havayolunu mahkemeye verirseniz, bilet alırken kuralları kabul ettiğiniz için kararda pek fazla değişiklik olmuyor.