İşte yeni uçaklarımız

Uğur CEBECİ
Haberin Devamı

Türk Hava Yolları filosuna yarın altı yeni uçak katılıyor. Yeni doğmuş, yeni nesil uçaklar bunlar. Boeing 737-800. Orta kapasitede, orta menzilli uçaklar.

Çok büyük bir aksilik olmassa, yarın sabah saatlerinde Türk semalarına girecekler. Sevgi ile karşılanacaklar. Ne güzel Cumhuriyetin 75'inci yıl kutlamalarına yetişecekler.

Artık onlar yaşamımıza girecekler. Yeni teknoloji ürünü, üçüncü nesil Boeing 737 uçakları Türk Hava Yolları filosunda gelecek dört yıl içinde sayıları hızla artarak çoğunluk ünvanını ele geçirecekler.

AYLARDIR BEKLENİYORDU

Teslimatları temmuz ayından bu yana beklenen THY'nin Boeing B737-800'lerinin sayısı dört yıl boyu sürecek teslimatlarla 26'ya kadar çıkacak. THY bu uçaklardan memnun kalırsa ve ihtiyaç büyürse 23 tane daha alacak.

İlk imal edilen 6 uçağı teslim almak üzere Seattle'daki Boeing fabrikalarına Uçuş İşletmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Oktay Öztekin başkanlığında 19 pilot, 1 dispeç ve Teknikten sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cemil Kayahan başkanlığında da 4 teknisyen gitti. Seattle'dan uçakları teslim alacak olan ekip Montreal ve Keflavik üzerinden uçarak B737-800'leri İstanbul'a getirecekler.

SİPARİŞ REKORU KIRDI

Dünyanın en çok satan uçağı ünvanını elinde bulunduran B737 şu ana kadar 4 bin 179 adet sipariş aldı. Bunlardan 3158 adeti kullanıcılara teslim edildi. Dünyada her 6 saniyede bir B737'lerden biri kalkıyor. Her saniye gökyüzünde 825 adet B737 uçuyor. THY'nin sipariş verdiği 800 modelinden ise 449 adet sipariş bulunuyor. Bunlardan 31 adeti teslim edilerek çeşitli havayollarında uçuşlarına başladı.

Yaklaşık 30 yıldır üretilen B737'lerin ilk nesil olarak kabul edilen modellerinin 100 ve 200 serileri bulunuyor. Uzun yıllar üretim hattında kalan bu uçaklar yerlerini daha sonra 1980'lerde tasarlanan ikinci nesil 300, 400 ve 500 modellerine bıraktı. İkinci nesil B737'lerden THY'den 400'den 28, 500 serisinden ise 2 adet bulunuyor. THY dışında İstanbul Havayolları'nda 10, Pegasus'da 8 ve Sunexpress'de ise 5 adet B737 300 ve 400 modeli var. Yeni nesil B737'lerin 800 modelinden Pegasus Havayolları'nın bir adet siparişi bulunuyor.

YENİ NESİL

Boeing, orta menzilli uçak ailesini 21'inci yüzyıla taşımak için 1990'lı yılların başında yeni bir çalışma başlattı. 'Yeni Nesil 737' adı verilen proje ilk siparişlerin 1993 kasımında 63 uçaklık Amerikan Southwest siparişiyle resmen başlamış oldu.

Boeing'in yeni nesil 737'lerinde dört ayrı model sunuyor. Bunlar iki sınıfta koltuk kapasiteleri 110 ve 189 arasında değişen 600, 700, 800 ve 900.

Genel karakter olarak yeni nesil 737'ler ikinci nesil 300, 400 ve 500'den daha büyük kanatlara, yüksek seyir süratine, uzun menzile ve daha az yakıt harcayan yeni motorlara sahip. Boeing'in uçuş maliyetini düşürmeyi temel amaç edindiği yeni nesil 737'ler için 1993'den bu yana 1100 adete yakın sipariş alındı.

737 ailesinin en küçük üyesi 600, eski 500'ün yerini alması için tasarlandı. Uçak iki sınıflı 110, tek sınıflı 132 koltuklu. B737-700 ise 300 ile aynı gövde boyuna sahip. Koltuk kapasitesi sınıf değişikliklerine göre 126-149 arasında değişiyor. THY'nin de 26'sı kesin 23'ü opsiyon toplam 49 adet sipariş verdiği 800 modeli ise 400'den 3 metre 10 santimetre daha uzun. Koltuk kapasitesi ise iki sınıflı 162, tek sınıflı ise 189. Ancak koltuk kapasitesi havayolunun tercihine göre değişebiliyor.

Örneğin Türk Hava Yolları uçaklarını 20'si business, 135'i de ekonomi olmak üzere 155 koltuklu istedi.

YENİ KANATLAR

Üçüncü nesil B737'lerdeki en büyük değişikliklerin başında yeni kanatlar geliyor. Boeing mühendisleri tarafından yeniden tasarlanan kanatlarda sürtünme en aza indirildi. Özel tasarımn sayesinde ikinci nesil B737'lerin hızları maksimum 0.79 mach yani saatte 848 kilometreyken yeni nesilde sürat 0.82 mach yani saatte 881 kilometreye çıkartıldı.Tasarımın değiştirimesiyle birlikte eskiden 11 bin 121 metre olan maksimum seyir irtifası üçüncü nesil B737'lerde 12 bin 424 metreye yükseldi. Böylece yeni B737'ler yoğun hava trafiğine takılmadan daha yüksekten uçabiliyor. Kanatların boyunun yanı sıra eni de genişletilmesi yakıt deposu hacmi yüzde 30 oranında arttırıldı. Yakıtın artışı uçağın menzilini de uzattı. Artan ağırlığın taşınması için kanatların yanı sıra uçağın dikey ve yatay stablizeleri yani kuyruk tarafı da yeniden tasarlandı. Kuyruk 1 metre 40 santimetre uzatıldı.

EKONOMİK MOTORLAR

B737'lerin yeni modellerinde, 300, 400 ve 500'de olduğu gibi CFM56 serisi motorlar kullanılıyor. Amerikan General Electric ve Fransız Snecma ortaklığında üretilen CFM56 motorları aynı zamanda Airbus A340 ve A320 gibi uçaklara da güç veriyor. Yeni nesil B737'de CFM56'ların 7 serisi bulunuyor. Bu motorun yakıt harcama ve bakım maliyetleri şu andaki kullanılanlara oranla yüzde 25 daha ucuz. Yeni 7 serisinin bakım sisteminde ayrı parçalar yerine tek kompenent kullanımına gidildi. Yeni nesil motorda birçok parça da eski motordakilerle aynı. Bu sayede ikinci nesil 737 işleten havayolları yeni uçağa geçtiklerinde yedek parça stokları için fazla bir masraf yapmak zorunda da kalmıyorlar. CFM56-7 serisi motorların itiş gücü de yüzde 10 arttırılarak 26 bin 400 libre'ye çıkartıldı.

Gerçekleştirilen önemli teknik özellikler sayesinde uçağın sefere çıkma oranınında artış sağlandı. İkinci nesil B737'lerde yüzde arıza yapmama yüzde 99.4'ken yeni nesilde bu oran yüzde 99.7'ye yükseldi.

KABİN DEĞİŞTİ

Uçakların kabinlerinin tasarımı B777'lerin kabinlerinin tasarlanmasında kullanılan bilgisayar programlarıyla yapıldı. Bu sayede yolcuya çok daha fazla alan bırakılırken esnek ve göze hitap eden bir kabin düzenine geçilmiş oldu. Ayrıca kabin içindeki mutfak ve tuvalet bölümleri de daha kullanışlı hale getilirdi.

Pilot kabininde ise artık tamamen 'glass cockpit' yani cam kokpit'e geçildi. Tüm veriler göstergeler yerine bilgisayar ekranlarından takip ediliyor. Bu tür yeniliklere rağmen kokpit yapısı eski nesil 737'lerle benzer. Bu yüzden de pilotlar kısa bir eğitimden sonra yeni nesil uçaklara intibak edebilecekler. Ayrıca yeni kokpit B757, 767 ve 777'lerle de uyumlu. Yani pilotlar bu uçaklardan kolayca diğer büyük modellere geçebilecekler. Kuşkusuz kısa bir eğitimden sonra.

Artık Türkiye'nin yeni nesil uçakları var. Umarız kazasız, belasız uçuşlarla yaşamımızı paylaşırlar.

Nasıl getiriliyor

Yaklaşık 2 ay önce ilk pilot ve teknik ekip uçakların intibak eğitimleri için Seattle'daki Boeing fabrikasına gönderildi. Burada THY'nin pilotları ve teknik ekipleri B737-800'ün tip sertifikalarını aldılar. Pilotların tip eğitimleri 2 sorti simulatör uçuşu ve yer derslerinden oluşuyor. Bu eğitim yaklaşık 3 gün sürüyor.

Uçaklar teslim edileceği zaman, THY pilotlarıyla birlikte üretici firmanın test pilotları deneme uçuşuna çıkıyorlar. Uçuşta sorun çıkmazsa ve yeterli bulunursa uçak THY'nin teknik ekibi tarafından da kontrol edilerek teslim alınıyor.

B737-800'leri bugün tesmi alan Türk pilotları sabah saatlerinde Seattle'dan kalkıyorlar. Buradan 4 saat 20 dakikalık bir uçuşla Kanada Montreal'a geçecek 6 uçak, yakıt ikmalinden sonra 4 buçuk saatlik uçuşla İzlanda Keflavik'e inecekler. Keflavik'te bir gece konaklayacak olan pilotlar yarın sabah İstanbul'a hareket edecekler. Keflavik’den 5 buçuk saat sürmesi planlanan uçuş sonrasında B737-800'lerin öğleden önce İstanbul Atatürk Hava Limanına inmeleri planlanıyor.

AIREX 2000'e doğru

Atatürk Havalimanı'nda 25-28 Mayıs 2000 tarihinde düzenlenecek 3'üncü Airex Sivil Havacılık ve Havalimanı Ekipmanları Fuarı için pazarlama çalışmaları başladı. Organizasyonu yapan MİNT Fuarcılık Genel Müdürü Feyzan Erel, İngiltere'deki Farnborough ve Las Vegas'taki NBAA fuarlarında yaptıkları temaslarda kendi fuarlarına dönük büyük bir talep gördüklerini belirtti. 2000 yılındaki fuar için şimdiden önemli miktarda yer sattıklarını da ekleyen Feyzan Erel üçüncü Airex Fuarı'nda büyük bir atılım yapacaklarını söyledi. Katılımcı sayısında patlama bekleyen MİNT Fuarcılığın hedefi ise Airex'i bölgenin en önemli sivil havacılık fuarı haline getirmek.

Airex 2000, Atatürk Havalimanı'nın Yeşilyurt tarafındaki Askeri kısımda yapılacak. Fuara katılacak olan uçaklar, askeri apronda sergilenecek. Kapalı alanlar ise askeri apronun hemen yan tarafında kurulacak. Belçika'dan getirilecek her biri 1500 metre karelik özel çadırlardan askeri apronun yanına iki adet kurulması düşünülüyor. Ayrıca katılımcıların istekleri doğrultusunda 'chale' adı verilen özel kapalı alanlar da oluşturulacak.

Fuarda yerin müsait olması nedeniyle gösteri uçuşları yapılacak. Ayrıca paraşüt atlayışları ve balon uçuşlarının da gerçekleştirilmesi planlanıyor. Askeri Havalimanı'na ulaşımın rahat olduğunu belirten MİNT Fuarcılık yetkilileri önemli miktarda ziyaretçinin Airex 2000'e geleceğini vurguluyorlar.

Airex 2000 başta Devlet Hava Meydanları, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, Türk Hava Yolları ve İstanbul Havayolları olmak üzere bir çok havacılık kuruluşu tarafından da destekleniyor.

Airex'in bu yıl nisan ayında yapılan ikinci fuarına 16 ülkeden 22 uçak ve 135 şirket katılmıştı. Fuarı ayrıca delegasyon heyetlerinin yanı sıra 33 ülkeden 8 bin 500 ziyaretçi gezmişti.

Parelel pist rahatlatacak

İstanbul Atatürk Havalimanı'ndaki 1.8-3.6 pistinin batısında merkez hatları arasında 210 metre aralıkla inşaatına başlanan 3000 metrelik paralel konumdaki üçüncü pistin hava trafiğini rahatlatacağı açıklandı. Parelel bir pistin gerekli olduğunu belirten DHMİ yetkilileri üçüncü pistin trafiği sıkışmış olan Atatürk Havalimanı’na getireceği faydaları şöyle sıraladılar:

1. Mevcut 2 pistten birinin bakım, onarım, tamir, lastik izi temizleme, karla mücadele, aydınlatma sistemleri, ILS sistemi bakımı, boya yenileme gibi nedenlerle kapatılması durumunda üçüncü pist, operasyonun devamlılığını sağlayarak kapasitenin düşmesini önleyecek.

2. Trafiğe açık olan iki pistte kaza-kırım, uçak kaçırma gibi nedenlerle karşılaşıldığında 3'üncü pist sayesinde havalimanının hava trafiğine kapanması önlenecektir.

3. 1.8-3.6 pisti terminale yakınlığı nedeniyle iniş amaçlı kullanılacak. Paralel üçüncü pist ise kalkış amaçlı kullanılarak trafikte kapasite artımı sağlanacaktır.

4. İstanbul'da hakim rüzgar kuzey-güney yönlüdür. 1.8-3.6 pistine paralel bir pist inşaa edilmesi, uçakların rüzgar içine iniş-kalkış yapmaları gereğinden dolayı uygun bir imkan sunacaktır.

5. 1.8-3.6 pistinin kullanılmadığı durumlarda THY ve diğer şirketlerin elindeki büyük gövdeli bazı uçaklar (Airbus 340 gibi) havalimanının halen kullanılılan kısa pisti 0.6-2.4’e sağlıklı iniş-kalkış yapamadıkları için Amerika ve Japonya seferlerini Ankara'dan yapmak zorunda kalmaktadırlar. İnşaa edilen 3'üncü pist bu tür tahditleri ortadan kaldıracak.

6. Havalimanına saatlik iniş-kalkış kapasitesi artacaktır. Bugünkü uygulamada birbirini takip ederek iniş yapacak uçaklar arasındaki zaman aralığı ortalama 3 dakikadır. Paralel pistlerden birinin iniş, diğerinin kalkış amaçlı kullanılması durumunda iki iniş arasında bir kalkış yapılacaktır. Kalkış yapacak uçağın pisti terk etmesini beklemeden iniş yapacak uçağı türbülans faktörünü dikkate almaksızın indirmek, inen uçağın pisti terk etmesini beklemeden de kalkış yapacak uçağa kalkış müsaadesi vermek mümkün olacaktır.

DHMİ yetkilileri paralel üçüncü pist ile Atatürk Havalimanı'nda trafik kapasitesinin devamlı olarak üst seviyede tutulabileceğini vurguladılar.

Bu arada halen kullanılmakta olan 1.8-3.6 pistinin yeni yapılan parelel piste çok yakın olduğu iddiaları konusunda da DHMİ yetkilileri çeşitli örnekler verdiler. Berlin-Tegel'de 08-26 R/L arası mesafe 280 metre, Atina'da 15-33 R/L arası mesafe 200 metre ve Londra-Gatwick'de 08-26 R/L arası mesafe 220 metre.

Yazarın Tüm Yazıları