Paylaş
İLK gördüğümde hiç yadırgamadım. Milano rekabetinin cesur modacısı Ettore Bilotta taviz vermeden yola çıkmıştı. Ama o bir profesyoneldi. Çizgilerini, renkleri hangi coğrafyada potaya dökeceğini biliyordu. Üstelik yakınında THY’nin zeki, cesur kurumsal iletişim başkanı Seda Kalyoncu vardı. Yola koyuldular. Her aşamada THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı hızla onayını verdi. İlker Aycı şirketin yeni imajının, yeni havalimanı ile birlikte devreye girmesi için çalışmaları gizlilik içinde kontrol etti.
Başkan desteği ile hiçbir durakta durmadan sonuca koşuldu. Bence çok farklı ve ilginç üniformalar ortaya çıktı. Antrasit, gri, kurumsal bayrak kırmızısı bir soy ağacının çevresinde birleşti. Ceketler, etekler, fularlar, çoraplar, pantolonlar, ayakkabılar, kepler, hepsi bir araya geldiğinde THY ekiplerini dünyanın dört bir yanında farklı hale getirecekti.
İKİ ÖNEMLİ GİZLİ UÇUŞ
Yeni üniformalarla iki önemli gizli uçuş yapıldı. İki uzun hattaki uçuşta üniformalar denendi. 5 Ocak 2018’de Tokyo uçuşu kış iklim koşullarında, 12 Ocak 2018’de Johannesburg uçuşu yaz iklim koşullarında yapıldı. İlk uçuşta uçak tipi Boeing 777, diğerinde ise Airbus 330 seçildi. Şapkadan etekliğe, pantolondan ayakkabıya rahatlık, estetik, yolcu görüşü büyük bir gizlilik içinde gerçekleştirildi. Tek kare fotoğraf sızmaması sağlandı.
Şirketin bayrak kırmızısı ana rengine katılan antrasitten griye kadar her rengin uzlaşması dikkatlice izlendi. Kabin memuru kadınlar ve erkekler arasında geniş bir araştırma yapıldı, fikirler değerlendirildi. ‘Flow’ (akış) tasarımının Türk kültürüne ilişkin alt yapısı oluşturuldu.
Tüm uçaklarda yeni kabin renginin yansıtılması için uçak içi özel kitler hazırlandı. Amenity kitler, battaniye, uyku seti, hepsi bir bütünlük içinde oluşturuldu. Erkek kabin memurları, yani steward’ların smokin yakaları, çok iyi tasarlanmış ayakkabıları, uçan şeflerin (flying chef) kıyafetleri hepsi bir uyum içinde yolcunun huzuruna çıktı. İlk değerlendirmeler de 10 üzerinden 10 aldı.
YENİ ÜNİFORMALARI ÇOK BEĞENDİM
THY kabin ekipleri yıllardır lacivert içinde kaybolmuşlardı. Tasarım, toptancı ruhu ile hazırlanmıştı. Bir havalimanında gördüğünüzde dikkat çekmiyordu, birçok hava yolu uçuş ekibinden farkları yoktu. Araya saçma sapan çizgiler taşıyan kaftanlı bir model denemesi girdi. Uygulamadılar, her isteğe uyan bir modacı ile kaftan saçmalığına koştular. Sonunda tepkiler üzerine yarışma iptal oldu. Değişimi yıllarca duraksattı. Yine de o dönemdeki üniforma örneklerini yaratan en başarılı isim Dice Kayek olmuştu. Antrasit ve kırmızı fikri orada doğmuştu. O modeli seçmediler.
Neyse bunların hepsi geride kaldı. Yıllar sonra yeni yönetim işe ciddi bir biçimde el koydu. Şimdi bir havalimanında THY ekiplerini gördüğünüzde çok uzaktan “Bizimkiler” diyebileceksiniz. Ben Ettore Bilotta’dan sadece yorumda ayrılıyorum. Antrasitteki hareketleri daha çok hava filelerinin uzlaşmacı, zıtlaşmayan dengeli kırılmalarına benzettim. O doku bana sonsuzluk işaretinin dizi halinde sonsuzluğa koşuşu heyecanını da verdi. Ayakkabılardaki bantlar, çantalardaki klasik-modern hareket, fularlardaki çizgiler hepsi çok farklı bir bütünlük oluşturmuştu. Çorap renkleri, beldeki ince kemer, üniforma deneyimli Ettore Bilotta’nın geleneksel bütünleştiricileri olarak karşıma çıkmıştı. Henüz ekiplerin bavullarını görmedim. Ama umuyorum iyi bir kalite ve önemli bir dünya markası seçilmiştir. Kırmızı paltolar, antrasit trençkotlar, tasarımlardaki yaz ve kış uygulamalarını kusursuz buldum. Uçan şeflerle birlikte belki de 11 binden fazla üniforma yapılıyor. Birer de yedek olduğunu düşündüğümüzde 22 binden fazla üretim olacak. Kumaş ve dikiş kalitesi de umarım örnekler kadar iyi olur.
DALGA DALGA YAYILACAK
THY yer personeli üniformalarını da değiştirecek. Konseptin devamı için kırmızı ve antrasit gibi ana taşıyıcı renkler çevresinde yeni tasarımlar ortaya çıkacak. Büyük ihtimalle filoya katılacak yeni uçaklarda yeni tasarımdan ciddi çizgiler olacak. THY’de marka görsel kimliğindeki değişime gidilmesi bir süreç alacak. Kurumsal İletişim Başkanı Seda Kalyoncu bakın değişimi nasıl anlatıyor:
“Yeni havalimanına geçiş sürecinde hizmet kalitemizde meydana gelecek değişimin hedef kitlemizde hissedilmesi, farkındalık oluşturulması amacıyla marka görsel kimliğimizde de değişime gitmeyi hedefledik. Uluslararası marka ile çalışma deneyimi olan ajanslar ile görüşüldü ve ‘Flow’ konsepti kabul gördü. Bu yaklaşım markamızın gelecekteki yükselme, büyüme ve gelişme hedefine diğer yandan sorunsuz, keyifli bir seyir ve çizgi izleyen hizmet deneyim vaadine vurgu yapmaktadır. ‘
TAHLİYEYE UYGUN
Yeni üniformaların güvenlik testleri de yapıldı. Bir tahliye anında kabin ekiplerinin üniformaları içinde rahat hareket ettikleri belirlendi. Kumaşların tutuşma değerleri, yangın anında çıkaracakları dumana kadar her şey değerlendirildi. Ayrıca kabin memurlarının servis sırasında eğilerek servis yapılan troley’den tepsileri almalarına ve mutfak diye bilinen galley’ler önündeki hareketlerine üniformalar zorlanmadan cevap verdi. Üniformalar, kadın kabin memurlarının eğilip kalkarken herhangi bir sorun yaşamamaları için defalarca test edildi.
PİLOTLAR ŞİMDİLİK AYNI
Yeni üniformalarla ilgili çalışmalar için önce İtalyan modacı Ettero Bilotta ile bir gizlilik anlaşması imzalandı. Hazırlık için çalışan bütün sorumlular da bu gizliliğe katıldı. Üniformalar uçak içinde ekiplerin dinlenme bölümünde bir kabin amiri bir kadın kabin memuru ve bir erkek kabin memuru tarafından giyildi. Uçakta yolcuların fotoğraf çekmemeleri istendi. Çekilseydi, kabin ekiplerinin bunları sildirme yetkisi vardı.
Dünyaca ünlü bir fotoğrafçı yeni üniformalar giyen mankenlerle İstanbul’da da çekimler yaptı. Öğrendiğim kadarıyla pilot üniformalarında lacivert şimdilik devam edecek. Ama daha sonra antrasite dönülmesi için çalışmalar yapılacak.
ETTORE BİLOTTA
Milano’nun cesur modacısı havacılık dünyasına 2003’te Etihad’ın üniformaları ile adım attı. Bu üniformalar, 2015’te yine Bilotta tarafından yenilendi. Tasarımcı, 2016’da Alitalia’nın iddialı üniformalarını hazırladı. Ettore Bilotta, kariyerine 1984’te Raffaella Curiel ile çalışarak başladı. Tasarımları özellikle Ortadoğu pazarında ilgi gördü. Ocak 2005’ten bu yana bağımsız tasarımcı olarak çalışmalarını sürdürüyor.
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR
Paylaş