Paylaş
Özellikle 11 Eylül saldırılarından sonra güvenlikte öncelik uçaklara verildi.
Son kontroller sıkılaştırıldı.
Sıvı patlayıcı tespit eden röntgen cihazları milyonlarca dolarlık bir pazar oluşturdu.
Elektronik aletlerin ayrı kontrolleri gündeme geldi.
Ayakkabılar çıktı, vücut tarayıcıları kullanıma alındı...
Sistemde hep bir açık arayan terör, boşluğu Brüksel’de yakaladı.
İnsanların ellerini kollarını sallayarak girdiği terminal binası hedef alındı.
Bombalar patladı.
Ciddi ses getiren eylem, Belçika’nın günlerce dünya ile havayolu bağlantısını kesti.
Yeni kurallar Avrupalı havacılık otoriteleri, yeni kurallar üzerinde çalışıyor.
Bugüne kadar sadece ‘uçağa’ odaklanan sistem, sınırlarını önce terminalin girişine doğru uzatacak.
Belki Türkiye’nin yıllardır yaptığı gibi terminallere girişte de röntgen cihazlarının, manyetik kapıların konulması, uçağa binişte ikinci bir kontrolün yapılması tartışılıyor.
Bu geçiş öncesinde yüz tanıma yapabilen kamera sistemlerinin terminallere, havalimanı girişlerine de plaka tanıma sistemlerinin hızlı bir şekilde konulması gündemde.
Havalimanı etrafındaki önlemler de artırılacak.
Bu işin fiziki olarak merkezi havalimanı.
Ya öncesi?
Yolcunun bilet almasıyla başlayan güvenlik bilgilerinin ülkeler arasında paylaşımı gerçekleştirilecek.
Yolcular daha fazla soruyu cevaplamak zorunda kalacak.
Güvenliğin maliyeti 11 Eylül saldırıları sonrasında havalimanı güvenliği ABD’de TSA olarak adlandırılan Ulaşım Güvenlik Dairesi’ne verilmişti.
TSA’nın geçen yıl kamuya açık bütçesinde yolcu başına gidiş-dönüş 11.2 dolarlık maliyetin oluştuğuna ve bu giderin yolcudan bilet ücreti içinde kesildiğine dikkat çekiliyor.
Bu konuda rekor İsrail Havayolları El Al’da. Şirket yolcu başına güvenlik için 56.75 dolar harcıyor.
Avrupa’da hayata geçirilecek ek önlemlerin maliyeti yolculara yansıtılacak.
Bu konuda kesin maliyetler, alınacak önlemlerin belirlenmesi ile ortaya çıkacak.
Ancak tahminler en az 20 Euro’luk bir ek maliyetin bilet fiyatlarına ekleneceği yönünde.
BEN GURİON’DA İSRAİL USULÜ GÜVENLİK
En sıkı güvenlik önlemi İsrail’i dünyaya bağlayan Tel Aviv Ben Gurion Havalimanı’nda uygulanıyor.
Her aşamada ciddi bir kontrol var. İsrail’den uçacak yolcuların en az 3 saat önce havalimanına gelmeleri isteniyor:
Uzaktan takip
Terminal ile havalimanı ana nizamiye kapısı arasında ciddi bir mesafe var. Araç ana kapıya gelirken plaka okuyan kameralar sorgulamaya başlıyor.
İlk temas nizamiyede
Burada tüm araçlar durduruluyor. Güvenlik şoföre soru soruyor. Şoför, araç, içindekiler için risk analizi yapılıyor.
Psikolojik kontrol
Üniformalı veya üniformasız çok sayıda güvenlik görevlisi terminal içinde dolaşıyor. Şüphelendikleri yolcular yakın takibe alınıyor. Arada bazı ‘yemler’ atılıyor. Yani sivil giysili bir güvenlik yanınıza gelip “Şu ilacı yakınıma götürür müsünüz” veya “Bagajım fazla, birazını çantanıza koyabilir miyiz” gibi sorulara tepkileri ölçülüyor.
Sorular karşısında heyecanlanıyorsanız
Bu durumdan rahatsız olup, garip davranışlar sergilediğiniz anda polisler yanınıza gelip size birkaç soru daha soruyor. Bu sorular sırasında terleme, gözlerinizi kaçırma, kızarma, anlamsız cevaplar verirseniz daha geniş bir sorgulama sizi bekliyor.
Facebook hesabınızı açın
Üç yıl önce başlayan uygulamada, özellikle Arap kökenli yolculara güvenlik bilgisayarlarını açıp Facebook veya diğer sosyal medya hesaplarına girmesi isteniyor. İsrail aleyhine yazılar veya paylaşımlar kontrol ediliyor.
Check-in’de kontrol
Bunları aşıp kontuara geldiğinizde bagajınız röntgen cihazından geçiriliyor. Güvenlik görevlisi size sorular soruyor.
İkinci kontrol
Diğer havalimanları gibi ikinci kontrolden sonra pasaporttan geçiyorsunuz. Uzmanlar, havalimanlarında yolcu odaklı psikolojik güvenlik tedbirlerinin çok daha etkin sonuçlar verdiğini belirtiyor. Ancak Ben Gurion’dan yılda sadece 23 milyon kişi geçiyor. Yolcu kapasitesi bunun üç katı hatta 100 milyon olan havalimanlarında bu sistemin uygulanması ve sonuç alınmasının zor olduğu kaydediliyor.
Paylaş