Paylaş
YOLCULARDAN bazıları hangi uçağa bindiklerini biliyordu. Ama çoğu, daha iki yıl önce ölümle biten kazalara yol açan bir uçağa, Boeing 737 MAX‘e bindiklerinin farkında değildi. Bir panik havası yoktu. Yolcuların çoğunda endişeli bir bakış da yoktu. Bense Boeing 737 MAX-8 uçağının bütün hikayesini biliyordum. Başından büyük sorunlar geçmiş uçakların daha sonraki yıllar çok güvenilir hale getirildiğini de biliyordum. Üstelik bu uçak dünyada en hızlı satış yapmış bir uçaktı. İlk uçuşa tedirgin olmadan gittim. Haftalardır THY Basın Müşaviri Yahya Üstün’ün başının etini yedim, ilk uçuş için. Uçak için izin çıkınca yapılan ilk uçuşa katıldım. İstanbul Havalimanından Ankara Esenboğa’ya ve sonra tekrar İstanbul’a çok mutlu bir uçuş yaptık. Türk Hava Yolları’nın elinde toplam 24 adet 737 MAX uçağı var. 12’si İstanbul’da diğerleri ise hazır olarak Boeing Seattle fabrikası apronunda bekliyor.
KALKIŞ ÖNCESİ
Uçağımız TC-LCA havalimanına gittiğimde hazırdı. Uslanmış, yazılım sancıları bitmiş, orada öylece duruyor, yolcularını bekliyordu. Yepyeniydi. İlk geldiği gün gibi tertemiz korunmuştu. İlk uçuşu THY Genel Müdürü Bilal Ekşi ile yaptık. TK 2138 olarak gerçekleştirilen İlk uçuşun ekibi Mesul Kaptan Pilot İlyas Çağlar Koçer, ikinci pilot Çağdaş Efe Balın, kabin ekibi Necim San Baran, Melda Öztekin, Osman İbili, Neslihan Özay’dı. Yanımda THY Basın’dan Selim Türk vardı ve bütün fotoğrafları titizlikle çekti. Kaptanımız ayrıca Boeing 737 tip şefiydi. Yani sistemin bayrağını taşıyordu. Heyecanla kalkışı bekledim. Uzun bir koşudan sonra uçak teker kesti. Mükemmel bir tırmanışla İstanbul Havalimanı’ndan yükselmeye başladık. Uçağın tırmanışı hızlı ve çok güzel bir açı ile gerçekleşti. 8 bin metrenin üzerine çıktık. Saatteki hızımız kısa sürede 800 kilometreyi aştı. Ankara yönüne dönüp, düz bir rota izledik. Bir butona basıp hidrolik olarak yükselen masamı açtım. Hala eğim olduğu için masa bana doğru kayıyordu. Genel Müdür Bilal Ekşi’ye masanın neden durmadığını sordum. Dedi ki, ‘Tam göbek noktasına gelince otomatik duruyor. Gülüştük.
GÜZEL UÇUŞ
Hava sakindi. Kalkıştaki sis aşağıda kalmıştı. Bulutların üzerindeki güneş içimizi aydınlattı. Saat 10.09’da kalkmıştık. Uçakta 84 yolcu vardı. Tam da planlanan saatte Ankara Esenboğa Havalimanı altımıza serildi. Yine güzel bir alçalma ile pist başına indik. Kaptanlarımız zamanında reverse açtı ve zorlamadan uçağımızı durdu. Yolcular mutluydu. 737 MAX uçağı Türk hava sahasında yurtdışında yaşanan kazaların ardından ilk yolculu uçuşta harika bir performans sergilemişti. Sanki o 346 kişinin hayatını kaybettiği iki uçuşun uçağı değildi. Bence şimdi dünyanın en güvenilir uçaklarından biri olmuştu. Ben uçtum, siz de uçun. Gökyüzünün yeniden doğan zarif çelik kuşu sizi güvenle taşıyacaktır.
SÜREKLİ TEST EDİLDİ
BOEING’in uçaklara müdahalesinden sonra THY Eğitim Başkanlığı’nda çok yoğun çalışma yapıldı. İlk etapta 25 kaptan pilot, 25 ikinci pilot (First Officer) ve 200 kabin memuru eğitim aldı. THY’nin genç ve başarılı uçuş eğitim başkanı kaptan pilot Baran Gülbaran eğitim programını anlattı: “İzinler çıkınca hemen eğitime başladık. Boeing’in 737 MAX simülatörü bizim eğitim başkanlığı merkezinde kurulu. Avrupa, Afrika, Rusya gibi geniş bir coğrafyada eğitim bizde oluyor. Pilotlar e-learning yer eğitimlerinden sonra bizde üç sorti simülatörde uçuş yaptılar. İmalatçı bir sorti simülatör uçuşunu yeterli buluyordu ama biz üç sorti yaptık. Hepsi bizim yerli pilotlarımızla gerçekleşti. İlk etapta 737 MAX-8 uçaklarımızdan TC-LCE ve TC LCA ile uçuşlar yapıldı. Bir soruna rastlamadık. Karadeniz üzerinde, Marmara adası üzerinde 21 bin Feet’e çıktık (7 bin metre) Pass geçişleri yaptık. Sorun yoktu. Yani sonuçta yolculu uçuşa karar verdik.”
EN İYİ BAKIM
THY Teknik, uçakların yerde geçirdiği 25 ay boyunca en iyi bakımı yapan şirket oldu. Boeing yöneticileri de bunu doğruladı ve teşekkür etti. Uçaklarda büyük sorun çıkaran MCAS yani bir tür manevra sistemi yeniden yazılımla düzenlenmişti. Düzenlemede en önemli şey ise pilotun herhangi bir nedenle limit zorlamalarına kulak asmıyor kendi sisteminde bulunan değerlere göre hareket ediyor. Elbette eskiden olduğu gibi aklına esip uçağın burnunu aşağı vermiyor. Yani Airbus’ın da bazı bilgisayar sistemlerinde kullandığı bir güvenli aralık burada da oluşmuş oldu.
MCAS NEDİR?
MCAS ( Manevra Karakteristiği arttırma sistemi-Maneuvering Characteristics Augmentation System ) son derece iyi niyetle oluşturulmuş bir sistemdi. Amaç pilottan bir yükü daha almaktı. Uçak kalkışta hücum açısını, burun kalkış açısını otomatik olarak şartlara göre ayarlayacaktı. Bu önceki nesline göre motorları daha büyük ve öne çıkmış uçağın MCAS sistemi benzeri aslında yıllar önce bazı askeri uçaklarda denenmişti. Boeing’de burdan yola çıkarak gelecek nesil diye adlanan 737-800 uçaklarından bu yeni 737 MAX’leri daha ileriye taşımak için MCAS sistemini geliştirmişti. Ancak sistem hatalı açı vererek iki faciaya neden oldu. Endonezya ve Etiyopya’da pilotun müdahalesine fırsat vermeden otomatik olarak burnu aşağı verdi ve kalkıştan hemen sonra iki uçak çakıldı. Toplam 346 yolcu hayatını kaybetti. Bir süre önce gerekli değişimleri yapılan ilk uçağı FAA yani Amerikan Sivil Havacılık Otoritesi’nin başkanı Kaptan Pilot Steve Dickson kullandı. Sonuç başarılı oldu. Ve uçak için kara günler geride kaldı.
Paylaş