2 Ekim 2005
Airbus, dünyanın en pahalı ve aynı zamanda en büyük yolcu uçağı olacak A380'in 6 ay geciken teslimat süresini öne çekmek için büyük çaba sarf ediyor. İlk olarak Singapur Havayolları’nda Kasım 2006’da hizmete girecek A380, 97 test uçuşunu geride bıraktı. Bu tür büyük projelerde yaşanan aksaklıkları normal karşılayan uzmanlar, çok sayıda yeni teknolojinin bir arada kullanıldığı A380’de buna rağmen mühendislik açısından yüksek başarının yakalandığını belirtiyor.
Bugünlerde Airbus’ın merkezi Toulouse’da inanılmaz bir tempo dikkat çekiyor. Airbus’ın 30 bini aşkın mühendisinin yanı sıra A380 için imalat yapan dünyanın dört bir tarafındaki 200’ü aşkın şirketin binlerce çalışanı projenin yolunda gitmesi için ter döküyor. Herkesin gözü ve kulağı test merkezinde. Bu merkezin kalbi ‘Telemetry’ olarak adlandırılan oda. Uçağa yerleştirilen özel bilgisayarlar, 6 bini aşkın sensör ve kameralar an ve an tüm test uçuşunun aşamalarını bu merkeze iletiyor.
İlk olarak 27 Nisan’da uçan A380’in halen testleri iki uçakta sürdürüyor. İmalatı tamamlanmak üzere olan 3 ve 4’üncü uçaklarda ise kabin sistemleri test edilecek. Dört uçakta da Rolls Royce’un Trent 900 motorları kullanılacak. Beşinci test uçağı diğer motor GP7200’ün testleri için imal edilecek.
DEMİR KUŞ
Testler sadece prototip olarak adlandırılan uçaklarla da sınırlı değil. Toulouse’da ‘Iron Bird’ yani demir kuş olarak adlandırılan uçağın tüm hidrolik ve elektrik sistemlerinin gerçek ölçülerde yer aldığı özel bir sistemin testleri yaklaşık iki yıldır aralıksız yapılıyor. Demir kuşta iniş takımları, aleron, flap gibi hareketli parçalar milyonlarca kez açılıp kapanıyor.
A380’in işkence merkezi ise Almanya’nın Dresten kentinde. Geçen ay başlayan testlerde kanat, gövde, iniş takımı gibi parçalara hizmet ömründe hiç karşılaşmayacağı yoğunlukta güç tatbik ediliyor. Yaklaşık 47 bin 500 uçuştan oluşan bu zorlu testleri A380 sorunsuz atlatmak zorunda. Airbus’ın A380 için tahmin ettiği ömür ise 19 bin iniş-kalkış.
Halen 97 test sortisini ve 310 saatlik uçuşu geride bırakan Airbus, Ağustos 2006’ya kadar toplam 2 bin 400 uçuş saatine ulaşmayı hedefliyor. Tüm bu zorlu aşamalar tamamlandıktan sonra uçak havacılık otoritelerine teslim edilecek. Amerikan FAA ve Avrupalı JAA, yolcuların güvenliği için A380’i cıvatasına kadar kontrol edecek. Test uçuşları yapacak. Ortak gerçekleştirilecek testlerin başarıyla tamamlanması durumunda A380’e yolcu ve kargo taşıyabilme sertifikası verilecek.
İlk kullanıcı olacak Singapur Havayolları’na teslimatı Mayıs’tan Kasım 2006’ya kaydıran Airbus, ciddi bir tazminat ödemekle karşı karşıya. Rakamlar telaffuz edilmese de toplam miktarın 600 milyon doları bulacağı zannediliyor. Singapur Havayolları’nın tazminat karşılığında Airbus’tan 3 uçak daha alması bekleniyor. Singapur’dan sonra A380 teslimatlarını 2007’de Emirates ve Air France ilk izleyecek.
AIRBUS'I BEKLEYEN ZORLUKLAR
KABİN EĞLENCE SİSTEMLERİ
Uzmanlara göre A380’de Airbus«ın başını en çok kabin içindeki sistemler ağrıtacak. Birçok havayolu, ‘uçan transatlantik’ olarak da adlandırılan A380«in içinde birçok yeni nesil ses, müzik, internet, ışıklandırma sistemlerine yer verecek. Bu sistemlerin emniyet içinde çalıştırılması için çok sayıda test yapılmak zorunda kalınacak. Sistem uyumsuzluklarının olabileceğine dikkat çekilirken Airbus kabin testlerini iki ayrı uçakta gerçekleştirecek.
GÖVDE ZAYIFLAYACAK
Airbus«ın hesaplarına göre uçağın gövdesi planlanandan yaklaşık 5 ton daha ağır. Çok ileri teknolojilerin A380«e uygulanmasına rağmen karşılaşılan bu sorunların 2006 içinde aşılması planlanıyor. Ön ve orta gövde üzerinde yoğunlaşan tasarım ekibi, halen uçağın yüzde 60’ını oluşturan kompozit oranını alüminyum ve kompozitin sıkıştırıldığı GLARE gibi malzemelerle daha da artırmayı hedefliyor.
Havalimanlarımız şaha kalktı
Uluslararası Havalimanı Konseyi«nin hazırladığı en büyük 100 havalimanı listesine Türkiye«den İstanbul Atatürk 64, Antalya Havalimanı da 85«inci sıradan girdi. Geçen yıla oranla yolcu sayılarını hızla artıran havalimanlarımız sıralamada ise 12-13 basamak yükseldi. Bu yılın rakamlarına göre de büyümesini sürdüren Atatürk ve Antalya Havalimanları, gelecek yılki listede daha üste tırmanmanın sinyallerini veriyor. Geçen yılın havacılık açısından ciddi bir toparlanma dönemi olduğuna dikkat çeken konsey, toplam yolcu sayısının yüzde 11 arttığını açıkladı. En fazla büyüme Asya-Pasifik pazarında yüzde 18 ile yaşanırken Ortadoğu yüzde 15, Afrika yüzde 13 ve Latin Amerika yüzde 12 büyüdü. Avrupa yüzde 9, Kuzey Amerika ise yüzde 8’le ortalamanın altında kaldı.
Yatırımların hem havalimanı hem de hava trafiği düzenlemesi konusunda artırılmasına dikkat çekilirken, 15 yıl sonra yolcu sayısının ikiye katlanacağı belirtildi.
HIZLI BÜYÜME
Ekonomik krizlerin etkilerini kaybetmesi ve iç hatlarda yaşanan patlamayla İstanbul Atatürk Havalimanı 2004«ü 17 milyon 375 bin yolcuyla kapadı. Bir önceki yıla göre Atatürk Havalimanı yüzde 25.6 büyüyerek 76«ncı sıradan 64«e tırmandı. İstanbul Zürih ve Dublin’i geride bıraktı. Bu yıl ise havalimanı ilk sekiz ayda iç, dış hat ve transit yolcu olarak 14 milyon 35 bin yolcu tarafından kullanıldı. Geçen yıla oranla yüzde 25 büyüyen Atatürk Havalimanı’nın yılı 22 milyon toplam yolcu ile tamamlaması hedefleniyor. Kapasitenin önümüzdeki dönemde de artırılması için pistler konusunda çalışmalar yapılıyor. 18-36 yönündeki yedek pist gelecek hafta hizmete girecek. 06-24 pistinin ise yaklaşık 400 metre uzatılması ise DHMİ tarafından ihale aşamasına getirildi.
Antalya ise rekor büyümesini katlayarak bu yıl da devam ettiriyor. Yaz sezonuna iki ayrı dış hatlar terminaliyle giren Antalya, paralel pisti ve ek uçak park alanlarıyla kapasitesini ciddi anlamda artırdı. İlk defa 2003 yolcu rakamlarında 100«ler ligine 98«inci sıradan giren Antalya, bu yılı yüzde 31.3«lük artışla 85’inci sırada tamamladı. Antalya’ya Atina’dan daha fazla yolcu geldi. Toplam yolcu sayısını 13 milyon 769«a çıkartan Antalya«da bu yıl ilk sekiz ayda 10 milyon 873 bin yolcuya ulaştı. Antalya«nın yıl sonuna kadar 15 milyon yolcuya ulaşması bekleniyor. Tolga ÖZBEK
Dünyanın en büyük 50 havalimanı
Sıra Havalimanı Toplam Yolcu(milyon)
1 Atlanta/Hartsfield 83.606
2 Chicago/O«Hare 75.533
3 Londra Heathrow 67.344
4 Tokyo Haneda 62.291
5 Los Angeles 60.688
6 Dallas / Forth Worth 59.412
7 Paris CDG 51.260
8 Frankfurt 51.098
9 Amsterdam 42.541
10 Denver 42.393
11 Las Vegas 41.441
12 Pnoenix 39.504
13 Madrid 38.704
14 Bangkok 37.960
15 New York JFK 37.518
16 Minneapolis 36.713
17 Hong Kong 36.711
18 Houston 36.506
19 Detroit 35.187
20 Pekin (Beijing) 34.883
21 San Francisco 32.247
22 Newark 31.947
23 Londra Gatwick 31.461
24 Orlando 31.143
25 Tokyo Narita 31.057
26 Singapur 30.353
27 Miami 30.165
28 Seattle 28.804
29 Toronto 28.615
30 Philadelphia 28.504
31 Roma 28.118
32 Sydney 26.983
33 Münih 26.814
34 Boston 26.142
35 Jakarta 26.083
36 Charlotte 25.534
37 Barcelona 24.550
38 New York LaGuardia 24.435
39 Seul 24.235
40 Paris Orly 24.053
41 Mexico City 22.994
42 Washington Dulles 22.660
43 Cincinati 22.062
44 Honolulu 21.971
45 Dubai 21.711
46 Manchester 21.544
47 Şanghay 21.124
48 Kuala Lumpur 21.058
49 Londra Stansted 20.908
50 Fort Lauderdale 20.819
Kartallar Konya’da buluştu
Türk Hava Kuvvetleri’nin Konya’daki Anadolu Kartalı Eğitim Merkezi, bölgenin en önemli sanal savaş eğitim alanı haline geldi.
Bu tatbikatta Türkiye’nin yanı sıra İtalya, Fransa ve Hollanda Hava Kuvvetleri’nden gelen 60 savaş uçağı yeni taktik ve ortak harekat usullerini Konya’da denedi.
Savaş uçaklarının gövdelerine takılan ve ACMI olarak adlandırılan podlarda uçuşlar birebir harekat merkezinden takip edildi.
Bölgede çok sayıda ülkenin ciddi rakamlar ödeyerek katıldığı Anadolu Kartalı Tatbikatları yılda dört kez gerçekleştiriliyor. Bu tatbikatlar aynı zamanda Türk Hava Kuvvetleri’ne de önemli bir eğitim olanağı sağlıyor.
Ekim fırsatları
Türk Hava Yolları, Köln, Düsseldorf, Frankfurt, Hamburg, Hannover ve Berlin«e 31 Ekim«e kadar ekonomi sınıfı, vergiler hariç İstanbul, Ankara ve İzmir«den 207, diğer yurt içi noktalardan da 292 eurodan başlayan fiyatlar sunuyor.
Alman Lufthansa Havayolları, 31 Aralık«a kadar internet üzerinden elektronik bilet (ETIX) alan yolcularına yüzde 10 indirim yapıyor. ETIX sayesinde kağıt bilete gerek kalmadan havalimanında sadece pasaportunu göstererek uçabilecek yolcular isterlerse otomatik check-in makinelerinden kendi işlemlerini yapabiliyor. Böylece yolcular terminalde sıra beklemeden check-in işlemlerini gerçekleştiriyor.
Air France, 25 Kasım«a kadar ekonomi sınıfı, vergiler hariç New York ve Chicago«ya 319, Philadelphia, Boston, Washington, Atlanta ve Houston’a 329, San Francisco ve Los Angeles«a da 359 eurodan başlayan fiyatlarla uçuyor.
KLM Havayolları, elektronik bilet satışını desteklemek amacıyla kesilecek kağıt biletlerden ekstra 20 euro almaya başladı.
İtalyan Alitalia Havayolları, biletlerini 7 Ekim’e kadar satan yolcularına en son seyahat tarihi 15 Aralık olmak üzere İtalya’ya 149, Amerika’ya 309, Afrika’ya 439 ve Uzakdoğu’ya da 449 eurodan başlayan fiyat seçenekleri sunuyor. Ekonomi sınıfı, gidiş-dönüş biletlere vergiler dahil değil.
Slot uygulaması başlıyor
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından yoğunlaşan uçak trafiğini düzenlemek amacıyla kurulan Slot Koordinasyon Komitesi ilk toplantısını yaptı. Koordinatörlüğüne Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü«nde (SHGM) Havaalanları Sertifikasyon ve Yer Hizmetleri Müdürlüğü yapan Cem Eryılmaz«ın getirildiği komitenin diğer üyeleri sektör çalışanlarından oluşuyor.
SHGM«ye bağlı olarak kurulan Slot Koordinasyon Merkezi için Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali«nde bir ofis tahsis edildi. Havayollarından gelen slot yani hava trafik taleplerini inceleyecek komite düzenlemeyi gerçekleştirecek.
Slotlarına uymayan havayollarına yerli-yabancı şirket ayrımı yapılmadan ceza uygulanacak.
Mönüler renklendi
Türk Hava Yolları, orta ve uzun menzilli uçuşlarda sunduğu mönü tasarımını değiştirdi. Üzerinde renkli sebze fotoğraflarının bulunduğu mönü açıldığında içinden Türkçe, İngilizce ve Almanca hazırlanmış üç ayrı kağıda basılmış yemek ve içecek listesi çıkıyor.
Pilotlar okul kurdu
Türkiye’de artan havayolu pilotu ihtiyacını karşılamak üzere Top Air, Hezarfen Havaalanı ve 15 havayolu kaptanı bir araya gelerek Anadolu Yıldızları Uçuş Okulu’nu kurdu. Eğitimlerine önümüzdeki günlerde başlayacak okul, ilk etapta Top Air’e ait uçakları ve İstanbul Büyükçekmece yakınlarındaki Hezarfen Havaalanı’nı kullanacak.
Türkiye’de şu an pilot eksikliği nedeniyle 70 yabancı pilotun havayollarında görev yaptığını belirten Anadolu Yıldızları Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Uslu, ‘Ne yazık ki hızlı büyüme pilot sorununu da yanında getiriyor. Amacımız yüksek standartlarda genç pilotları yetiştirerek sektörü sunabilmek’ dedi.
Yaklaşık 13 ay sürecek eğitim boyunca 750 saat yer dersi ve 200 saatlik de uçuş eğitimi verilecek. Eğitim ücreti ise 50 bin dolar olarak belirlendi.
Yazının Devamını Oku 2 Ekim 2005
Airbus, dünyanın en pahalı ve aynı zamanda en büyük yolcu uçağı olacak A380«in 6 ay geciken teslimat süresini öne çekmek için büyük çaba sarf ediyor. İlk olarak Singapur Havayolları’nda Kasım 2006’da hizmete girecek A380, 97 test uçuşunu geride bıraktı. Bu tür büyük projelerde yaşanan aksaklıkları normal karşılayan uzmanlar, çok sayıda yeni teknolojinin bir arada kullanıldığı A380’de buna rağmen mühendislik açısından yüksek başarının yakalandığını belirtiyor.Bugünlerde Airbus’ın merkezi Toulouse’da inanılmaz bir tempo dikkat çekiyor. Airbus’ın 30 bini aşkın mühendisinin yanı sıra A380 için imalat yapan dünyanın dört bir tarafındaki 200’ü aşkın şirketin binlerce çalışanı projenin yolunda gitmesi için ter döküyor. Herkesin gözü ve kulağı test merkezinde. Bu merkezin kalbi ‘Telemetry’ olarak adlandırılan oda. Uçağa yerleştirilen özel bilgisayarlar, 6 bini aşkın sensör ve kameralar an ve an tüm test uçuşunun aşamalarını bu merkeze iletiyor. İlk olarak 27 Nisan’da uçan A380’in halen testleri iki uçakta sürdürüyor. İmalatı tamamlanmak üzere olan 3 ve 4’üncü uçaklarda ise kabin sistemleri test edilecek. Dört uçakta da Rolls Royce’un Trent 900 motorları kullanılacak. Beşinci test uçağı diğer motor GP7200’ün testleri için imal edilecek.Testler sadece prototip olarak adlandırılan uçaklarla da sınırlı değil. Toulouse’da ‘Iron Bird’ yani demir kuş olarak adlandırılan uçağın tüm hidrolik ve elektrik sistemlerinin gerçek ölçülerde yer aldığı özel bir sistemin testleri yaklaşık iki yıldır aralıksız yapılıyor. Demir kuşta iniş takımları, aleron, flap gibi hareketli parçalar milyonlarca kez açılıp kapanıyor. A380’in işkence merkezi ise Almanya’nın Dresten kentinde. Geçen ay başlayan testlerde kanat, gövde, iniş takımı gibi parçalara hizmet ömründe hiç karşılaşmayacağı yoğunlukta güç tatbik ediliyor. Yaklaşık 47 bin 500 uçuştan oluşan bu zorlu testleri A380 sorunsuz atlatmak zorunda. Airbus’ın A380 için tahmin ettiği ömür ise 19 bin iniş-kalkış.Halen 97 test sortisini ve 310 saatlik uçuşu geride bırakan Airbus, Ağustos 2006’ya kadar toplam 2 bin 400 uçuş saatine ulaşmayı hedefliyor. Tüm bu zorlu aşamalar tamamlandıktan sonra uçak havacılık otoritelerine teslim edilecek. Amerikan FAA ve Avrupalı JAA, yolcuların güvenliği için A380’i cıvatasına kadar kontrol edecek. Test uçuşları yapacak. Ortak gerçekleştirilecek testlerin başarıyla tamamlanması durumunda A380’e yolcu ve kargo taşıyabilme sertifikası verilecek.İlk kullanıcı olacak Singapur Havayolları’na teslimatı Mayıs’tan Kasım 2006’ya kaydıran Airbus, ciddi bir tazminat ödemekle karşı karşıya. Rakamlar telaffuz edilmese de toplam miktarın 600 milyon doları bulacağı zannediliyor. Singapur Havayolları’nın tazminat karşılığında Airbus’tan 3 uçak daha alması bekleniyor. Singapur’dan sonra A380 teslimatlarını 2007’de Emirates ve Air France ilk izleyecek.AIRBUS'I BEKLEYEN ZORLUKLARKABİN EĞLENCE SİSTEMLERİ Uzmanlara göre A380’de Airbus«ın başını en çok kabin içindeki sistemler ağrıtacak. Birçok havayolu, ‘uçan transatlantik’ olarak da adlandırılan A380«in içinde birçok yeni nesil ses, müzik, internet, ışıklandırma sistemlerine yer verecek. Bu sistemlerin emniyet içinde çalıştırılması için çok sayıda test yapılmak zorunda kalınacak. Sistem uyumsuzluklarının olabileceğine dikkat çekilirken Airbus kabin testlerini iki ayrı uçakta gerçekleştirecek. GÖVDE ZAYIFLAYACAK Airbus«ın hesaplarına göre uçağın gövdesi planlanandan yaklaşık 5 ton daha ağır. Çok ileri teknolojilerin A380«e uygulanmasına rağmen karşılaşılan bu sorunların 2006 içinde aşılması planlanıyor. Ön ve orta gövde üzerinde yoğunlaşan tasarım ekibi, halen uçağın yüzde 60’ını oluşturan kompozit oranını alüminyum ve kompozitin sıkıştırıldığı GLARE gibi malzemelerle daha da artırmayı hedefliyor.Havalimanlarımız şaha kalktıUluslararası Havalimanı Konseyi«nin hazırladığı en büyük 100 havalimanı listesine Türkiye«den İstanbul Atatürk 64, Antalya Havalimanı da 85«inci sıradan girdi. Geçen yıla oranla yolcu sayılarını hızla artıran havalimanlarımız sıralamada ise 12-13 basamak yükseldi. Bu yılın rakamlarına göre de büyümesini sürdüren Atatürk ve Antalya Havalimanları, gelecek yılki listede daha üste tırmanmanın sinyallerini veriyor. Geçen yılın havacılık açısından ciddi bir toparlanma dönemi olduğuna dikkat çeken konsey, toplam yolcu sayısının yüzde 11 arttığını açıkladı. En fazla büyüme Asya-Pasifik pazarında yüzde 18 ile yaşanırken Ortadoğu yüzde 15, Afrika yüzde 13 ve Latin Amerika yüzde 12 büyüdü. Avrupa yüzde 9, Kuzey Amerika ise yüzde 8’le ortalamanın altında kaldı.Yatırımların hem havalimanı hem de hava trafiği düzenlemesi konusunda artırılmasına dikkat çekilirken, 15 yıl sonra yolcu sayısının ikiye katlanacağı belirtildi.HIZLI BÜYÜMEEkonomik krizlerin etkilerini kaybetmesi ve iç hatlarda yaşanan patlamayla İstanbul Atatürk Havalimanı 2004«ü 17 milyon 375 bin yolcuyla kapadı. Bir önceki yıla göre Atatürk Havalimanı yüzde 25.6 büyüyerek 76«ncı sıradan 64«e tırmandı. İstanbul Zürih ve Dublin’i geride bıraktı. Bu yıl ise havalimanı ilk sekiz ayda iç, dış hat ve transit yolcu olarak 14 milyon 35 bin yolcu tarafından kullanıldı. Geçen yıla oranla yüzde 25 büyüyen Atatürk Havalimanı’nın yılı 22 milyon toplam yolcu ile tamamlaması hedefleniyor. Kapasitenin önümüzdeki dönemde de artırılması için pistler konusunda çalışmalar yapılıyor. 18-36 yönündeki yedek pist gelecek hafta hizmete girecek. 06-24 pistinin ise yaklaşık 400 metre uzatılması ise DHMİ tarafından ihale aşamasına getirildi. Antalya ise rekor büyümesini katlayarak bu yıl da devam ettiriyor. Yaz sezonuna iki ayrı dış hatlar terminaliyle giren Antalya, paralel pisti ve ek uçak park alanlarıyla kapasitesini ciddi anlamda artırdı. İlk defa 2003 yolcu rakamlarında 100«ler ligine 98«inci sıradan giren Antalya, bu yılı yüzde 31.3«lük artışla 85’inci sırada tamamladı. Antalya’ya Atina’dan daha fazla yolcu geldi. Toplam yolcu sayısını 13 milyon 769«a çıkartan Antalya«da bu yıl ilk sekiz ayda 10 milyon 873 bin yolcuya ulaştı. Antalya«nın yıl sonuna kadar 15 milyon yolcuya ulaşması bekleniyor. Tolga ÖZBEKDünyanın en büyük 50 havalimanıSıra Havalimanı Toplam Yolcu(milyon)1 Atlanta/Hartsfield 83.6062 Chicago/O«Hare 75.5333 Londra Heathrow 67.3444 Tokyo Haneda 62.2915 Los Angeles 60.6886 Dallas / Forth Worth 59.4127 Paris CDG 51.2608 Frankfurt 51.0989 Amsterdam 42.54110 Denver 42.39311 Las Vegas 41.44112 Pnoenix 39.50413 Madrid 38.70414 Bangkok 37.96015 New York JFK 37.51816 Minneapolis 36.71317 Hong Kong 36.71118 Houston 36.50619 Detroit 35.18720 Pekin (Beijing) 34.88321 San Francisco 32.24722 Newark 31.94723 Londra Gatwick 31.46124 Orlando 31.14325 Tokyo Narita 31.05726 Singapur 30.35327 Miami 30.16528 Seattle 28.80429 Toronto 28.61530 Philadelphia 28.50431 Roma 28.11832 Sydney 26.98333 Münih 26.81434 Boston 26.14235 Jakarta 26.08336 Charlotte 25.53437 Barcelona 24.55038 New York LaGuardia 24.43539 Seul 24.23540 Paris Orly 24.05341 Mexico City 22.99442 Washington Dulles 22.66043 Cincinati 22.06244 Honolulu 21.97145 Dubai 21.71146 Manchester 21.54447 Şanghay 21.12448 Kuala Lumpur 21.05849 Londra Stansted 20.90850 Fort Lauderdale 20.819Kartallar Konya’da buluştuTürk Hava Kuvvetleri’nin Konya’daki Anadolu Kartalı Eğitim Merkezi, bölgenin en önemli sanal savaş eğitim alanı haline geldi. Bu tatbikatta Türkiye’nin yanı sıra İtalya, Fransa ve Hollanda Hava Kuvvetleri’nden gelen 60 savaş uçağı yeni taktik ve ortak harekat usullerini Konya’da denedi. Savaş uçaklarının gövdelerine takılan ve ACMI olarak adlandırılan podlarda uçuşlar birebir harekat merkezinden takip edildi. Bölgede çok sayıda ülkenin ciddi rakamlar ödeyerek katıldığı Anadolu Kartalı Tatbikatları yılda dört kez gerçekleştiriliyor. Bu tatbikatlar aynı zamanda Türk Hava Kuvvetleri’ne de önemli bir eğitim olanağı sağlıyor.Ekim fırsatlarıTürk Hava Yolları, Köln, Düsseldorf, Frankfurt, Hamburg, Hannover ve Berlin«e 31 Ekim«e kadar ekonomi sınıfı, vergiler hariç İstanbul, Ankara ve İzmir«den 207, diğer yurt içi noktalardan da 292 eurodan başlayan fiyatlar sunuyor.Alman Lufthansa Havayolları, 31 Aralık«a kadar internet üzerinden
Yazının Devamını Oku 25 Eylül 2005
Türk Hava Yolları’nın yeni boyaması, sipariş verilen yolcu uçaklarının gövdelerinde hayat bulmaya başladı. Lale desenli tasarım, ilk olarak THY’nin 5 adet sipariş verdiği uzun menzilli Airbus A330-200 uçağına boyandı. Boeing ise dijital ortamda hazırladığı çizimleri THY’ye sundu. Halen Seattle’da imalat hattında olan 737-800’lerden dördü yeni boyamasıyla yıl sonuna kadar THY’ye teslim edilecek.
Verdiği 59 uçak siparişiyle Avrupa’nın en hızlı büyüyen havayolu haline gelen THY, kabin ve dış boyamada imaj değişikliğine gitti. Cemil İpekçi’nin tasarımı olan lale konsepti, hem kabinde hem de dış boyamada ön plana çıktı. Uçağın orta gövdesinde başlayan gümüş renkli lale, kuyruğa kadar ilerliyor. Lale ile THY bir yandan değişim ve yaratıcılığı yakalarken diğer yandan da geçmişten gelen değerlerin yeniden yorumladığı bir yansımayı sunmayı hedefliyor.
Uzun süredir gövdede tek başına yer alan ‘Turkish’ yazısının altına lale deseni ile aynı renklerde ‘Airlines’ eklendi. Yazıda tercih edilen tırnaksız font, logonun güvenilirlik ve gücü ifade ederken gümüş rengindeki ‘Airlines’ yazısı lükse ve konfora gönderme yapıyor. THY’nin uzun yıllardır koruduğu kırmızı kuyruk ve logo ise aynen kullanılmaya devam ediyor. Gövde altında ise hem kirlenmeyi göstermemesi hem de gövdedeki yeni tasarımı ön plana çıkartılması için mat gri boyandı.
İlk yeni boyamalı A330-200 tipi uçak 24 Ekim’de İstanbul’a törenle getirilecek. Bu uçakla İstanbul çıkışlı Ankara’ya uçulduktan sonra ilk dış seferi ise 29 Ekim’de New York’a gerçekleştirilecek. İmalat numarası 697 olan ve Fransız F-WWYS tescilli uçağın kabulü gerçekleştikten sonra Türk tesciline geçerek TC-JNA koduyla uçmaya başlayacak. Airbus ikinci A330’u ise 15 Kasım’da teslim etmeyi planlıyor. İmalat numarası 704 olan uçak TC-JNB tescilini kullanacak. THY’nin A330’da görev yapacak ilk 16 pilotunun ise simülatör eğitimleri geçtiğimiz hafta tamamlandı.
THY A340 KİRALAYACAK
Filosundaki finansal kiralama anlaşmaları devam eden 5 Airbus A340’ın kalan 175 milyon dolarlık borcunu ödeyerek kendi malı haline getirmek üzere karar alan THY, A340 sayısını da artırmayı planlıyor. Kiralık A340-300 arayan THY, filosuna katacağı 2 veya 3 uçakla uzun menzilli hatlarda atağa kalkmayı hedefliyor. THY’nin gündemdeki ilk uzun menzilli uçuş noktası Washington olacak. Böylece New York ve Chicago ile birlikte ABD’deki uçuş noktası da üçe çıkmış olacak. Kanada’da planlanan Toronto ile ilgili çalışmalar ise sürüyor.
Türkiye Falcon’un bakım üssü olacak
İstanbul Atatürk Havalimanı’nda kurulacak bakım merkezi, Fransız imalatçı Dassault’un bölgedeki tüm Falcon serisi iş jetlerine hizmet verecek. Dassault’un Azeri iş adamı Mübariz Mansimov ile ortak açacağı merkezde Falcon’ların A ve B bakımları gerçekleştirilecek. İlk etapta Palmali Havacılık’a ait hangarda faaliyetlerine başlayacak merkezde iki Fransız teknisyenin yanı sıra tecrübeli Türk teknisyenler de görev yapacak. Zengin parça stokuna da sahip olacak bakım tesisleri 24 saat hizmet sunacak.
Dassault’un Türkiye temsilcisi Alişan Soylu, bu tesisin bölgede sayıları her gün artan 30 civarındaki Falcon iş jetine hizmet vereceği söyleyerek ‘Türkiye yıllardır hayalini kurduğumuz bir bakım tesisine Ocak 2006’dan itibaren kavuşacak. Artık Falcon’lar Avrupa’ya gitmelerine gerek kalmadan bakımları İstanbul’da yapılabilecek’ dedi.
İzmir yeni terminalle dünyaya açılacak
İzmir, Adnan Menderes Havalimanı’nda 1 Temmuz 2006’da hizmete girecek Yeni Dış Hatlar Terminali ile hava ve yolcu trafiğini katlayacak. Temeli Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından atılan yap-işlet-devret projesi Tepe Akfen (TAV) portföyüne HAVAŞ’ın satın alınmasıyla katılmıştı.
Halen 350 mühendis ve işçinin görev yaptığı projede kaba inşaatın yıl sonundan önce tamamlanması hedefleniyor. Çalışan sayısının önümüzdeki günlerde 3 bine çıkacağı tesiste inşaat TAV koordinasyonunda Antalya’daki İkinci Dış Hatlar Terminali’ni Çelebi grubuyla işleten ve inşaatını yapan IC İçtaş tarafından gerçekleştiriliyor. İhalesi geçen yıl tamamlanan projede TAV terminali 6 yıl 7 ay 29 gün süreyle işletecek. Toplam 125 milyon Euro’luk yatırımla hayata geçecek projede terminalin yıllık kapasitesi ise 5 milyon yolcu olacak.
Bir şehrin havalimanı dış hatlar terminalinin iyi olduğunda o kente uluslararası trafiğin daha fazla geldiğini belirten TAV ve HAVAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, ‘İşletmesini yapacağımız İzmir ve Ankara’nın uluslararası trafiğini artıracağız. Halen Kopenhag’da yapılan ve havayollarına yeni uçuş noktalarının tanıtıldığı ‘Routes’ toplantısında tanıtım ağırlığını Ankara ve İzmir’e kaydırdık. Üç ana havalimanının TAV tarafından işletilmesi direkt sefer koordinasyonu açısından büyük şans’ diye konuştu.
Yurtdışındaki ihalelerin hızla devam ettiğini belirten TAV CEO’su Sani Şener ise halen Slovakya’da Bratislava Havalimanı projesine hazırlık yaptıklarını söyledi. Bu projede dört şirketin yeterlilik aldığına dikkat çeken Şener ‘Rakiplerden biri de eski ortağımız Viyana Havalimanı. En büyük hedefimiz Avrupa Birliği’nde bir havalimanı yap-işlet-devret projesi kazanabilmek. Onun dışında çok hızlı büyüyen Hindistan pazarında Yeni Delhi ve Mumbai havalimanları ihalelerini takip ediyoruz. Bir ay içinde sonuçlar açıklanacak’ dedi. Tolga ÖZBEK
RAKAMLARLA TERMİNAL
Terminal kapalı alan: 110 bin metrekare
Otopark alanı: 60 bin metre kare
Apron: 150 bin metre kare
Cephe kaplaması: 7.500 metre
VIP: 1.300 metre kare
Yolcu kapasitesi: 5 milyon/yıl
Otopark kapasitesi: 2.200 araç
Köprü: 10 adet
Check-in adası: 4 adet
Asansör: 34 adet
Yolcu merdiveni: 33 adet
Yolcu yürüme bandı: 21 adet
Bagaj ayırma sistemi: 5000 bagaj/saat
İş jetleri artıyor
Kurduğu havacılık şirketiyle uçak işletmeciliğine giren TAV, 15 Ekim’de Hawker 800XP tipi iş jetini teslim alıyor. Hawker 800XP’nin bir başka kullanıcısı ise Antalya merkezli Adopen olacak. Şirket uçağını ekim sonunda teslim alıyor. Hakan Bilal Kutlualp’in satın aldığı Cessna Citation CJ2 tipi iş jeti de önümüzdeki günlerde Türkiye’ye geliyor.
900EX ALIYOR
Palmali Grubu filosunu Mayıs 2006’ta teslim edilecek Falcon 900EX ile genişletiyor. Türkiye’de uçağını en etkin kullanan işadamlarından biri olan Mubariz Mansimov’un sahibi olduğu Palmali Havacılık’ta ayrıca Falcon 2000 tipi uçak da bulunuyor. Şirket filosundaki düşük uçuş saatine sahip Hawker 800A’yı ise satılığa çıkarttı.
Tarih semineri
Türk Havacılık Tarihi’yle ilgili uzun yıllardır araştırmalar yapan Ole Nikolajsen, 3 Ekim’de Ankara ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi D Salonu’nda saat 16.30’da Türk ve Danimarka havacılığı arasındaki ilişkiler hakkında bir seminer verecek.
Yazının Devamını Oku 18 Eylül 2005
Bugünlerde İstanbul semalarında alçaktan uçan, denize veya çevredeki göllere inip-kalkan büyük, sarı bir uçak görürseniz sakın şaşırmayın. Büyükşehir Belediyesi tarafından İtalya«dan kiralanan CL-215 uçakları İstanbul«un yanı sıra diğer bölgelerde çıkacak yangınlar için hazır bekliyor. Devriye uçuşlarıyla İstanbul’un ormanlarını sürekli kontrol eden CL-215«ler, denizleri kirleten gemilere de göz açtırmıyor.
Her orman yangını haberiyle birlikte yüreğimiz de yanıyor. Ne yazık ki yangınların yüzde 99«u insan faktörüyle çıkıyor. Tarla açma, kaçak yapılaşma, piknikte söndürülmeyen ateş sonucu bu yıl 2 bin 200 hektar orman kül oldu. Orman Genel Müdürlüğü kiraladığı 23 helikopter ve 11 uçakla yangınlara havadan müdahale ediyor. Ancak bazen bu hava araçları da yeterli olamayabiliyor. Bu yıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi ilk defa yangın söndürme uçağı kiraladı. İtalyan Sorem şirketine ait biri yedek 3 CL-215 tipi çift motorlu uçak Atatürk Havalimanı’nda hazır bekliyor. Bu uçakların özelliği amfibik yani hem suya hem de karaya inebilmeleri. Deniz veya göllerden su alan uçaklar yangına hızla müdahale edebiliyor.
Her türlü yangın ihbarı Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) tarafından pilotlara iletiliyor. İhbarı İtalyan ve Kanadalı pilot-teknisyenden oluşan ekip brifingde değerlendiriyor. Harita üzerinde yangın bölgesi işaretleniyor, koordinatlar çıkarılıyor. Yakın su alma noktaları belirleniyor. İhbarlar dışında CL-215’ler devriye uçuşlarına çıkıyor. Tüm uçuşlara Türk pilotlar da kule-yerle telsiz irtibatı sağlamak için gözlemci olarak katılıyor.
ALWAYS FİLMİ GİBİ
Periyodik olarak yapılan devriye uçuşlarından birine katılıyoruz. Ekibimiz Baş Pilot Salvatore Depalme, İkinci Pilot Antonio Vitale ile Gözlemci Pilotumuz Mehmet Atalay’dan oluşuyor. CL-215’in Pratt&Whitney imalatı R2800 piston motorlar gürül gürül çalışıyor. Sanki Steven Spielberg’in yangın pilotlarının hayatını anlattığı ‘Always’ filminden bir sahnedeyiz. Uçağımız yaklaşık 800 metrede koşturduktan sonra rahatça pistten kesiliyor. Sola dönüşle Küçükçekmece Gölü’ne geliyoruz. Eylül ayında klasikleşen kirlilik göl yüzeyinde dikkat çekiyor. Çevre kontrolünü yaptıktan sonra göle iniyoruz. Sanki piste teker koymuş gibi uçağın gövdesi göle yumuşakça dokunuyor ve kısa sürede duruyor. Dönüyoruz ve tekrar havalanıyoruz. İkinci inişimizde bu sefer su alacağız. Uçağımızın gövdesi göle değince kapaklar açılıyor. Özel sistem 12 saniyede 5 ton suyu depolara alıyor. Tekrar göl yüzeyinden kesildiğimizde yaklaşma dahil 1450 metreyi geride bırakıyoruz. Küçükçekmece Gölü kenarındaki atış sahasına ulaşıyoruz. Uçağın kontrolü 5 ton suyla zorlaşıyor. Alçak geçişten sonra tekrar gelip suyu bırakıyoruz. Beş ton su hayali alevlere doğru düşerken biz de yükseliyoruz.
TELSİZ ÇAĞRISI
Suyu bırakma antrenmanından sonra kuzeye açılıyoruz. Çatalca ve Terkos’taki ormanlık bölgenin üzerinden Karadeniz’e çıkıyoruz. İyice alçalıyoruz. Adeta suyu yalayarak yaptığımız uçuşta süratimiz saatte 260 kilometreye yükseliyor. Gemi ve sahil kontrolünden sonra bir anda telsiz çağrısı geliyor. Uçaklardan biri Kurtköy taraflarındaki Formula 1 pisti yakınlarında çıkan orman yangınına müdahale için bölgeye gidiyor. Biz de yetişmek için hızlanıyoruz. Ancak yangına tek uçak kısa sürede müdahale ederek söndürüyor. Hevesimiz kursağımızda kalıyor.
Yangın pilotluğu zor bir iş. Dağlık alanlarda, ağırlık sınırına yaklaşan uçağı havada tutabilmek ve yangına doğru müdahale etmek tecrübe ve sürekli eğitim gerektiriyor. Kaptanımız Depalme, ‘Yangın pilotu işini çok sevmeli ve yüreğiyle uçmalı’ diyor. Depalme Türkiye’ye ilk defa 1991’deki Körfez Savaşı sırasında gelmiş. Konya’da NATO’nun AWACS radar uçaklarında görev yapmış. Yeniden Türkiye’de olmaktan memnun.
GEMİLERE KONTROL
Boğaz girişine yaklaşırken gemileri kontrol ediyoruz. Kaptanımız uçağı uçururken diğer iki pilot ellerinde fotoğraf makineleri ile çevreyi kolaçan ediyor. Şu ana kadar denize sintine basan 4 gemi fotoğrafla tespit edilerek Büyükşehir Belediyesi’ne bildirildi. Bu gemilerle ilgili cezai işlem başlatıldı. Okulların açılmasıyla birlikte Şile plajları boş. Güneşlenen tek tük insanlar uçağa el sallıyorlar. Sempatik pilotlarımız da onlara karşılık veriyor. Şile’de plajın açıklarına iniyoruz. Karadeniz’in dalgalı yüzeyi uçağı inişte sarsıyor. Durduktan sonra yeniden havalanıyoruz.
Devriye uçuşumuzu Ömerli Barajı-Kadıköy istikametinde uçarak tamamlıyoruz. Son kontrol noktamız Kınalıada’yı geride bırakarak Atatürk Havalimanı için son yaklaşmaya giriyoruz. İki saatlik uçuşumuz inişle son buluyor. Pilotlar uçuşu değerlendirmek üzere brifing yapıyor.
Büyükşehir Belediyesi’nin kiraladığı uçaklar 4 Ağustos’tan bu yana görev yapıyor. Uçaklar aralık ayına kadar İstanbul’da kalacak. Yaklaşık 1,5 aylık dönemde CL-215’ler 8’i İstanbul’da, 2’si de İzmir ve Antalya’da toplam 12 yangına müdahale ettiler. Yangın uçuşlarında 30 saat uçan CL-215’ler toplam 375 ton su attılar. Pan Havacılık tarafından Türkiye’ye getirilen uçakların gelecek yıl mayıstan itibaren İstanbul’da görev yapması planlanıyor.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Kanadalı Bombardier şirketinin 1960’larda tasarladığı piston motorlu CL-215’ler uzun yıllar üretimde kaldı. Daha sonra Bombardier uçağın daha güçlü turbo-prop motorlu CL-415 modelini geliştirdi. Uçak, orman yangınlarının yanı sıra arama-kurtarma amaçlı da kullanılabiliyor. Kabin 11 tam teşkilatlı yangın söndürme görevlisi alabiliyor.
Seyir Hızı: 290 km/saat
Menzili: 2095 km
Maksimum Kalkış Ağırlığı: 17 ton
Kanat Açıklığı: 28,6 metre
Gövde Uzunluğu: 19,82 metre
Uçuş Ekibi: 2 pilot
Her 7 yolcudan birini Lufthansa taşıdı
Bu yıl Türkiye’den yurtdışına uçan her 7 yolcudan biri Alman Lufthansa Havayolları tarafından taşındı. Bölge müdürü Joachim Steinbach’ın verdiği bilgiye göre Lufthansa Türkiye’den yılın ilk altı ayında 426 bin yolcuya ulaşırken pazar payı da yüzde 14 oldu. Bu yıl toplam yolcunun 1 milyonu aşması beklediklerini belirten Steinbach, ‘Türkiye’deki büyüme hızı güney Avrupa ve Ortadoğu ortalamalarının üstünde. Son beş yılda yüzde 10’luk pazar payımız yüzde 14’e ulaştı. 49 yıldır uçtuğumuz Türkiye’de Mart 2006’dan itibaren İstanbul’dan günlük altıncı uçuşumuza başlayacağız’ dedi. Özel yolcu programları Miles&More üye sayısını da artıran Lufthansa, yolcularına kredi kartı ile de mil kazanma imkanı sunuyor.
Delta ve Northwest’ten uçuşlara devam
Amerikan Delta ve Northwest Havayolları, finansal krizi atlatmak için yeniden yapılanmak üzere Amerikan kanunları gereği konkordato ilan etti. Bu süreç içinde seferlerini aksaksız sürdürecek iki havayolu rezervasyon, iade ve bilet değişiklikleri yapmayı sürdürecek. Delta ve Northwest yolcuları kazandıkları millerle havayollarının kendi ve ortak oldukları SkyTeam’in özel yolcu programlarından yararlanmaya devam edecek. Halen İstanbul-New York arasında uçuşların aksamadan sürdüğünü belirten Delta Türkiye Satış Müdürü Ayşe Ülgen, 3 Ekim’den itibaren kış tarifesine gireceklerini açıkladı. Delta bu tarihten itibaren pazar, pazartesi, çarşamba ve cuma günleri İstanbul’dan New York’a uçacak.
Çevre dostu British Airways
İngiliz Havayolları British Airways (BA), başlattığı çevre kampanyasıyla atmosferdeki karbondioksit emisyonlarının azaltılmasına destek veriyor.
BA’in kampanyasına yolcular da internet sitesinden bağış yaparak destek verebiliyor. Avrupa uçuşlarında 12, uzun seferlerde ise 33 YTL bağış yapabilecek yolcular ve British Airways’in katkılarıyla oluşturulacak fonla Afrika’da enerji randımanlı lamba dağıtılması planlanıyor.
İzmir TAV’lanıyor
İstanbul Atatürk ve Ankara Esenboğa’dan sonra Tepe-Akfen ortaklığı (TAV) üçüncü terminal inşaatına İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nda başlıyor. 22 Eylül’de temeli atılacak tesis, TAV portföyüne yer hizmetleri şirketi Havaş’ın satın alınmasıyla girmişti. 1 Temmuz 2006’da açılması planlanan Yeni Dış Hatlar Terminali 125 milyon Euro’ya mal olacak. TAV, terminali 6 yıl 8 ay 29 gün işletecek. Seyir teraslarının da bulunacağı 110 bin metrekarelik terminalde 10 köprü ve 4 check-in adası yer alacak.
THY Avrupa’nın en hızlısı
THY, ocak-temmuz ayları arasında taşıdığı yolcu sayısını yüzde 22.5 artırarak Avrupa«nın en hızlı büyüyen havayolu oldu. Avrupa Havayolları Birliği (AEA) tarafından yapılan araştırmada THY, yedi ayda 7 milyon 653 bin yolcu taşırken hava trafiği de yüzde 20.7 arttı. Doluluk oranları ise yüzde 73.4«e yükseldi.
Filolar büyüyor
Türk Sivil Havacılığı yoğun yaz sezonunu geride bırakırken 2006 için hazırlıklarına şimdiden başladı. Yeni şirketler arka arkaya kurulurken mevcut havayolları da filolarını yeni uçaklarla büyütüyor.
THY, Airbus A330’larından ilkini 24 Ekim’de teslim alıyor. Yeni boyamayla gelecek uçak, ilk milli uçuşunu İstanbul-Ankara arasında yapacak. Uçağın ilk dış seferi ise 29 Ekim’de New York’a gerçekleştirilecek. İkinci A330 15 Kasım’da filoya katılacak. THY ayrıca bu yıl 4 Boeing 737-800 teslim alacak.
Onur Air, yurtiçinde kullandığı MD88 uçaklarına ek aynı tip 4 uçak daha alacak.
Atlasjet, teslim aldığı iki adet Boeing 757-200«yle filosunu 17 uçağa, koltuk kapasitesini de 3 bine çıkarttı. Atlasjet aralıkta teslim almaya başlayacağı dört Airbus A319’la bu uçağın Türkiye’deki ilk kullanıcısı olacak.
SunExpress, filosunu Boeing 757-200 tipi uçaklarla genişletiyor. İlki teslim edilen 757’lerin kalan ikisi önümüzdeki ay hizmete girecek.
Antalya merkezli Inter Havayolları, 2006 sezonu için iki adet Airbus A321 almak üzere anlaştı.
Son günlerde arka arkaya kurulan yeni şirketlerle Türkiye’deki havayolu ve hava taksi sayısı hızla artıyor. TAV kurduğu şirketle hava taksi operasyonu yapacak. Hüseyin Yeğin’in sahip olduğu Fina Holding bünyesinde Fiba Air adında bir havayolu şirketi kuruldu.
Yazının Devamını Oku 11 Eylül 2005
Atina yakınlarında düşen Rum Helios Havayolları’na ait Boeing 737-300 uçağıyla ilgili sır perdesi yavaş yavaş aralanıyor. Kara kutu, yani Uçuş Veri Kayıt (FDR) ve Kokpit Ses Kayıt (CVR) cihazlarının incelenmesinde uçağın kabin basınç sistem düğmesinin bir gece önceki bakımda kapatıldığı, pilotların ertesi gün yaptıkları kontroller sırasında bunu fark etmediği ortaya çıktı.
Uçağın 3 bin metreyi geçerken arka arkaya vermeye başladığı ikazlar ise Alman kaptan pilot ve Rum ikinci pilot tarafından yanlış değerlendirildi.
Oksijen maskesini takıp alçalmak ve kabin basıncı sorununu çözmek yerine pilotlar tırmanmaya devam etti.
İşte bir düğmenin kapalı kalmasıyla başlayan ve Atina’nın 30 kilometre kuzey doğusunda sona eren ZU522 sefer sayılı uçuşta yaşanan hatalar...
HATA 1
BAKIMDA KABİN BASINÇLANDIRMA DÜĞMESİ KAPATILMIŞ
Kazadan sonra uçağın kara kutusu detaylı inceleme için Paris’e gönderildi. Boeing 737’nin yeni nesil Uçuş Veri Kayıt (FDR) sistemine sahip olması ve çok sayıda bilginin kaydedilmesi uzmanların işini kolaylaştırdı. Eldeki ilk veriler kazanın kabin basıncının kaybedilmesiyle meydana geldiğini ortaya koyuyordu. Enkazda yapılan incelemede uçağın 3 bin metrenin üzerindeki irtifalarda kabini yolcuların yaşayabileceği basınç, oksijen oranı ve ısıda tutmayı sağlayacak basınç sistemini kontrol eden düğmenin ‘kapalı’ pozisyonunda olduğunu tespit edildi. Helios Havayolları’na ait Boeing 737-300 bir gece önce bakıma alınmıştı. Düğme bakım sırasında kapalı duruma getirilmiş ve o şekilde unutulmuştu. Pilotlar sabah uçağı teslim aldıklarında detaylı bir check-list yapacak yani kontrol listesinden kokpitteki tüm aletleri tek tek kontrol edeceklerdi. Bu düğme her zaman ‘açık’ durumda olduğundan pilotlar maddeyi atlamıştı. İşte bu pilotların yaptığı ilk hataydı.
HATA 2
KABİN BASINCI İKAZINI PİLOTLAR YANLIŞ ANLADI
Uçuş öncesi uçulacak rota ikinci pilot tarafından uçuş bilgisayarına girildi. Larnaka-Atina uçuşu için kalkış standartlar içinde yapıldı. Uçakta bu yükseklikten sonra kabin basıncının gerekli olduğu 3 bin metreye geldiğinde ilk sesli ve ışıklı ikaz geldi. Kabin basıncı çalışmıyordu. Uçak yükseldikçe kabindeki oksijen oranı giderek düşecek, basınç ve ısı hızla azalacaktı. Boeing 737-300 tipi uçakta kabin basıncı sisteminin çalışmadığı sert bir ‘korna’ sesiyle pilotları uyarıyordu. İki pilot bir anda göz göze geldi. Oto-pilot uçağı 34 bin feet yani 11 bin 300 metreye doğru tırmandırırken pilotlar kabin basıncı uyarısını yerde öten kalkış ikazıyla karıştırdılar. Bu ikaz, kalkış için motor gücünü artırırken park freni çekili, uygun olmayan flap, trim varsa, uçak oto-pilottaysa veya hava frenleri açıksa gelirdi. Ancak bu ikaz sadece uçak yerdeyken duyulabilirdi. İşte pilotların ikinci hatası bu ikazı yanlış değerlendirmeleriydi.
HATA 3
PİLOTLAR MASKELERİNİ TAKMADI
Uçağın 3 bin metreyi geçmesiyle birlikte dış ortamdaki düşük oksijen ve basınç yavaş yavaş kabine hakim olmaya başlıyordu. Pilotlar ikazlara konsantre olmuş, düşen kabin basıncıyla ilgilenmiyorlardı. Normalde 2 bin 600 metre yüksekliğe ayarlı olan kabin irtifası hızla yükseliyordu. Kabin irtifası 3 bin 600 metreye ulaştığında sistem otomatik olarak yolcuların baş üstünde bulunan oksijen maskelerini döktü. Pilotlar yine sesli ve ışıklı ikazlarla karşı karşıya gelmişlerdi. Ancak kabinde maskelerin dökülmesine rağmen pilotlar kendi oksijen maskelerini takmayı akıl edememişti. Kabin basıncı sistemi çalışmadığı için motorlardan kabine hava alınamıyordu. Kokpitte çalışan elektronik aletlerin oluşturduğu ısı giderek cihazlara zarar verecek düzeye gelmesiyle bir başka ikaz daha geldi. Uçak yükselmeye devam ettiği için oksijen oranının düşmesiyle yani hypoksi ile pilotlar artık doğru karar veremez hale gelmişti.
HATA 4
ALMAN VE RUM PİLOT İLETİŞİM SORUNU YAŞADI
İki pilotun İngilizcelerinin telsiz konuşmalarını yapacak kadar olmasına rağmen hızla gelişen olaylara karşı aralarında iletişim kurmalarına yetmemişti. Bir taraftan hızla düşen oksijen oranı yaşlı olan kaptan pilotu etkilemişti, diğer yandan ikinci pilot ise tecrübesiz olması nedeniyle durumu kavrayamıyordu.
HATA 5
VAKİT KAYBETTİLER
Hypoksi sinsice pilotları ele geçirirken kaptan telsizle şirketin Kıbrıs’taki teknik merkezleriyle görüşmeye karar verdi. Sürekli öten ikaz sesini ve ışıklı uyarıyı kapatmak için altın değerindeki saniyeler telsizle konuşmayla harcanacaktı. Normalde kabin basıncı uçağın seyir irtifası olan 11 bin 600 metreye ulaştığında pilotların oksijensizlik nedeniyle bilinç kaybı öncesinde sadece 90 saniyeleri vardı. Teknik merkez, sistemin sigortasını çekmelerini önerdi. Kaptan pilot koltuğundan kalktı ve arka tarafında bulunan sigorta paneline doğru yöneldi. Ayağa kalkıp hareket edince vücudu daha fazla oksijene ihtiyaç duydu. Ve kaptan pilot yere yıkıldı. Bu sırada ikinci pilot da kendinden geçerek koltuğunda yığılmıştı.
UÇAK ATİNA SEMALARINDA
Artık oksijensizlik tüm kokpiti kaplamış, iki pilot da baygın durumdaydı. Oto-pilottaki uçak seyir irtifası olan 11 bin 600 metre yüksekliğe ulaşıp düz uçuşa geçti. Kısa bir süre sonra Helios Havayolları’na ait uçak Atina semalarına geldi. Ve yine uçuş bilgisayarındaki rotaya göre bekleme paterninde Atina üzerinde dolaşmaya başladı. Artık yanında Yunan Hava Kuvvetleri’ne ait F-16’lar vardı.
Uçuş 737’nin yakıtının bitmesine kadar devam etti. Önce bir numaralı motor durdu. Öbür motorun itiş gücüyle uçak duran motor tarafına doğru yattı. Kontrolsüz bu hareket oto pilotun devreden çıkmasına neden oldu. Artık duran motorun yönünde yatış başlamıştı. Uçağı kokpite giren ve uçağın kontrolünü almaya çalışan genç steward da kurtaramayacaktı...
BOEING İKAZ SESLERİNİ DEĞİŞTİRİYOR
İkinci nesil olarak adlandırılan 737 serisinin 300, 400 ve 500 modellerinde tüm ikaz sesleri aynı. Herhangi bir yanlış harekette pilotlar sert korna sesiyle uyarılıyor. İkazlar daha sonra imal edilen üçüncü nesil 600, 700, 800 ve 900 serilerinde ise farklı seslerle veriliyor. İkaz seslerinin yanlış değerlendirilmesinin önüne geçmek için Boeing hemen çalışmalara başladı. Kısa süre içinde gerekli teknik değişikliğin açıklanması ve tüm ikinci nesil 737’lere uygulanması bekleniyor.
ABD’ye giderken kalacağınız adresi öğrenin
Amerikan hükümeti, 4 Ekim’den itibaren havayoluyla giriş yapacak yabancılardan kalacakları adresleri bildirme zorunluluğu getirdi.
Uçuş öncesinde check-in kontuarında doldurulacak formlara yolcular kalacakları adresi cadde, sokak ve hatta posta koduna kadar yazmak durumundalar. Adresler özel güvenlik şirketi tarafından pasaport-vize bilgileriyle uçak gideceği noktaya inmeden Amerikan güvenlik birimlerine iletilecek.
ABD’ye girişte doldurulan formlarla yolcunun check-in sırasında verdiği adres bilgisi karşılaştırılacak. Yanlış beyanatta hem yolcuya hem de havayoluna ceza verilecek. İlkinde sadece uyarıyı yapılacak. Tekrarı durumunda yolcunun ABD’ye girişi yasaklanırken havayoluna da 75 ila 150 bin dolar arasında değişen para cezası kesilecek.
Uygulamanın 4 Ekim’de başlayacak olması nedeniyle havayolları çalışmalarını hızlandırdı. Adres bildirimini Türkiye’de ilk defa Delta Havayolları deneme amacıyla 14 Eylül’de uygulamaya başlayacak.
Avrupa’da ise hazırlıklarını ilk olarak Türk Hava Yolları ile İskandinav SAS tamamladı. Diğer şirketler ise Amerikan hükümetinden ek süre istedi. Havayolu şirketleri ileriki dönemde bu bilgilerin bilet rezervasyonu sırasında yolcudan alınması için çalışmalarını sürdürüyor.
Rezervasyon sisteminde yapılacak bu değişikliğin en erken bir yıl içinde uygulamaya girmesi bekleniyor.
Eylül fırsatları
THY, gidiş-dönüş, vergiler hariç, ekonomi sınıfı Frankfurt, Düsseldorf, Hannover, Hamburg, Berlin ve Köln«e 207, Bükreş«e 142, Londra ve Manchester«a 232, Tiflis’e 269, Kazablanka«ya da 216 eurodan başlayan fiyatlar sunuyor.
Air France, 31 Ekim«e kadar business class«ta iki kişi seyahat edenlerden ikinci yolcuya yüzde 50 indirim yapıyor.
KLM, Amsterdam«a 130, Barcelona, Berlin, Budapeşte, Düsseldorf, Frankfurt, Cenevre, Lizbon, Londra, Madrid, Milano, Münih, Prag, Roma, Viyana ve Zürih«e 170 eurodan başlayan fiyatlar sunuyor. Ekonomi sınıfı, gidiş-dönüş fiyatlara vergiler dahil değil.
Air Kenya, 30 Eylül«e kadar Nairobi, Addis Ababa, Khartoum’a 410, Entebbe, Lagoz’a 440, Dar el Salaam’e 450, Johannesburg ise 455 eurodan başlayan fiyat seçeneği sunuyor.
Gulf Air 31 Ekim«e kadar özel Dubai promosyonunda ekonomi sınıfı, gidiş-dönüş, vergiler hariç 185 eurodan başlayan fırsatlar veriyor.
Onur Air yarından itibaren tek yön İzmir ve Bodrum’a 76, Adana ve Samsun’a 86, Antalya, Erzurum, Trabzon ve Kayseri’ye 89, Diyarbakır’a 96, Kars’a da 106 YTL’ye uçuyor.
Fly Air, 20 Eylül«den itibaren İstanbul-Mardin seferlerine başlıyor. Salı, cuma ve pazar günleri karşılıklı gerçekleştirilecek uçuşlarda tek yön bilet fiyatı 125 YTL olarak belirlendi. Fly Air, tek yön 75 YTL«lik fiyatla İstanbul-Adana uçuşlarını da her güne çıkarttı.
Yazının Devamını Oku 28 Ağustos 2005
Özellikle iç hatlarda hava trafiğin artmasıyla ciddi sorunlara neden olan slot tartışması, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın talimatıyla kurulan komisyon tarafından çözüldü. Daha önceden bakanlık adına Türk Hava Yolları tarafından yapılan slot koordinasyonu Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’ne (SHGM) bırakıyor. SHGM bünyesinde kurulacak ve bağımsız çalışacak Slot Talep Değerlendirme Komisyonu (STDK) hava trafiğiyle ilgili düzenlemeyi yapacak. İlk denemesi önümüzdeki kış sezonuyla birlikte başlayacak slot düzenlemesi, Mart 2006’dan itibaren yaz tarifesiyle tam olarak uygulanacak. Böylece yoğun trafiğe sahip havalimanlarında uçuşlar uygun saatlere yayılarak gecikme ve diğer sorunların önüne geçilecek.
SLOT DÜZENLEME DEMEK
Aslında slotun kelime anlamı düzenleme. Hava trafiği, uçulan havalimanının hava sahası, pist, terminal, park pozisyonu gibi tüm kapasiteler değerlendirilip ona göre saatlik trafik miktarı belirleniyor. Gelen ve giden uçak sayısı saatin dilimlerine eşit olarak dağıtılıyor. Örneğin havalimanının bir saatlik kapasitesi 15 iniş. Uçakların inişleri saatin ilk 5 dakikasına değil 60 dakikaya yayılıyor. Böylece yığılmaların önüne geçiliyor.
Türkiye’de halen hava trafiği açısından İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa ve Kayseri Erciyes havalimanılarında yaz-kış slot uygulanıyor. İstanbul ve Ankara’nın slot nedeni trafiğin yoğunluğu. Kayseri’de ise sadece 3 uçaklık park yeri olduğu için örneğin aynı anda dört uçak gönderilmiyor. Antalya, İzmir Adnan Menderes, Dalaman ve Bodrum/Milas’ta ise slot yaz döneminde geçerli.
NASIL YAPILIYOR
Türkiye’de uçuş sezonu ikiye ayrılıyor. Yaz sezonu mart ayının son pazarı başlıyor ve ekim ayının son cumartesi gününe kadar sürüyor. Kış sezonu da ekim ayının son pazarı başlayıp martın son cumartesi gününe kadar devam ediyor. Havayolları, yaz ve kış sezonu öncesinde tarifelerini oluşturup STDK’ya bildiriyor. Bu yıl kış sezonu için koordinasyon toplantısı 12-16 Eylül arasında gerçekleştirilecek. Yerli ve yabancı tüm havayollarının tarifeleri ortaya konulup uçuşların kapasite doğrultusunda çakışması engellenecek.
ÖNCELİK KİMİN
Slot tahsisinde öncelik tüm dünyada olduğu gibi kazanılmış haklara yani geçen yıl aynı dönemde aynı uçuşu yapan şirketlere. Artan slotları öncelik sırasına göre tarifeli, tarifesiz sürekli (düzenli charter), havalimanına ilk kez sefer düzenleyenler, frekans artıranlar ve diğer uçuşlara veriliyor. Slot hakkı alan havayolu daha sonra uçuş müsaadesi yani permi alıyor. Bundan sonra havayolu uçuş planı çekerek seferini gerçekleştiriyor.
Yeni uygulamayla havayollarının slotlara kesinlikle uymaları gerekiyor. Aksi halde havayolu şirketlerine yerli veya yabancı fark gözetmeksizin cezai uygulamalar devreye girecek. Alınan slot zamanlarında 20 dakika sapma süresi bulunacak. Toplam 8 saati geçen uçuşlarda bu süre 30 dakika. Sürelerin takibi Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) bünyesindeki Slot Koordinasyon Komitesi tarafından gerçekleştirilecek. Uymayanlara gecikilen süre ve uçağın tonajı kat sayı alınarak ceza kesilecek.
Ayrıca havalimanlarında yerel slot komiteleri oluşturulacak. Hava seyrüsefer birimi, havayolları, yer hizmetleri ile terminal işletmecilerinin oluşturduğu bu komite STDK’ya bağlı olarak çalışacak. Komite, trafik akışlarını STDK’ya bildirilecek.
ÖZEL UÇUŞLAR HARİÇ
Slot havayollarının yaptığı düzenli veya düzensiz uçuşlar için geçerli. Ambulans, yardım, işadamlarının uçuşları ile devlet, VIP uçakları için slot uygulaması yapılmıyor. Ayrıca acil inişler, bakım için gelen ile yedek parça bekleyen uçaklara malzeme getiren trafiklere de slot uygulanmıyor.
Uzmanlar, sektörün desteğini alan kuralların tam olarak uygulanması durumunda özellikle iç hatlarda yaşanan sorunların önemli kısmının giderilebileceğine dikkat çekiyor. Hava trafiğini de rahatlatacak uygulama ile verimlilik de yükselecek. Böylece havalimanları maksimum kapasite ile kullanılabilecek.
İSTANBUL GECİKİYOR
Avrupa Havayolları Birliği tarafından yapılan araştırmaya göre nisan-haziran döneminde İstanbul Atatürk Havalimanı yüzde 24.7’lik oranla Avrupa’da en çok gecikmenin yaşandığı üçüncü havalimanı oldu. Bölgenin önde gelen 25 büyük havalimanı arasında yapılan araştırmada en çok gecikme Roma’da meydana gelirken ikinciliği Atina aldı.
Atatürk Havalimanı’nda gecikmelerin en önemli nedeni uçakların bir önceki seferden geç gelmesi oldu. Bunu havalimanı-hava trafik kontrolü, yükleme-boşaltma ve yer hizmetleri, bakım ile meteorolojiden kaynaklan nedenler izledi. İstatistikler temmuz, ağustos ve eylül aylarını kapsayan üçüncü çeyrekte Atatürk Havalimanı’ndaki gecikme oranlarının daha da artabileceğine dikkat çekiyor. Tüm Avrupa’da gecikmelerin azaltılması için slot uygulamalarının daha sıkı kontrolünü isteyen Avrupa Havayolları Birliği, bu dönem içinde en az gecikmenin Düsseldorf, Kopenhag ve Oslo’da gerçekleştiğini açıkladı.Tolga ÖZBEK
Northwest zorda
Dünyanın 10’uncu büyük havayolu şirketi Amerikan Northwest, arka arkaya gelen grev ve finansal zorluklar karşısında zor günler geçiriyor. İflasını açıklamaya hazırlanan şirkette en son teknisyenlerin grevi uçuşları ciddi anlamda sekteye uğrattı. Northwest Havayolları’nın zamanında iniş oranı yüzde 96 oranından yüzde 56.5’e indi. Havayolu sektörünün özellikle Amerika’da son yakıt artışlarından sonra en zorlu dönemlerden birini yaşadığını belirten uzmanlar, maliyetlerin bu kadar yüksek gitmesi durumunda 2006’da büyük havayollarından en az ikisinin operasyonlarını durdurabileceğine dikkat çekti.
Hava Kuvvetleri’nde bayrak değişimi
Emekli olan Orgeneral İbrahim Fırtına, Hava Kuvvetleri Komutanlığı görevini Orgeneral Faruk Cömert’e devretti. Bu yıl dünyanın en elit savaş güçlerinden biri olan Türk Hava Kuvvetleri’nin 94 yaşına bastığını belirten Orgeneral Fırtına, ‘Bu sürenin son 45 yılını Hava Kuvvetleri’yle yaşadım. Birlikte öğrendik, öğrettik, yaptık, yönettik, komuta ettik ve liderleri olarak bugün hizmet süremi tamamladım. Çok şanslı, çok sevinçli ve çok gururluyum’ dedi. Hava Kuvvetlerine hizmetin bir ayrıcalık ve bir onur olduğuna inandığını söyleyen Orgeneral Fırtına, ‘Hizmet sırası şimdi Orgeneral Faruk Cömert’e gelmiştir. Kendileri üstün vasıf ve birikimleri ile Hava Kuvvetlerimizi daha da yükseklere taşıyacaklardır’ dedi. 26’ncı Hava Kuvvetleri Komutanı olan Orgeneral Faruk Cömert ise idealindeki bir göreve atanmış olmaktan dolayı sonsuz mutlu olduğunu belirterek ‘Çevremizdeki istikrarsızlıklar bizlerin her an hazır olmamızı gerektirmektedir. Çağdaş havacılık yarışında uzayın sonsuzluğu da görev alanımız içerisinde olacaktır’ dedi.
Lufthansa Türkiye’ye güveniyor
Alman Lufthansa Havayolları, gelecek yıl yaz sezonunda İstanbul uçuşlarını artırma kararı aldı. Halen İstanbul’a günlük üçü Münih, ikisi de Frankfurt«a olmak üzere toplam beş sefer gerçekleştiren Lufthansa, Mart 2006’dan itibaren uçuşlarını altıya çıkartacak.
Henüz altıncı uçuşu hangi noktaya yapacaklarına karar vermediklerini söyleyen Lufthansa’nın Pazarlama ve Satış Bölümü’nden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Thierry Antinori, kararın önümüzdeki ay açıklanacağını belirtti. Türkiye pazarından çok memnun olan Antinori, ‘Lufthansa, THY’den sonra en büyük yabancı havayolu şirketi. Bu yıl Türkiye uçuşlarında kapasitemizi yüzde 15 artırdık. Büyümemiz ise yüzde 19 oldu. Amacımız bunu daha da yükseltmek’ dedi. İsviçreli Swiss Havayolları’yla yaşanan birleşmenin Lufthansa’ya ciddi bir güç kattığını belirten Antinori, ortak yolcu programları ile avantaj sunduklarına dikkat çekti.
Lufthansa’nın Türkiye Genel Müdürü Sadık Elmas ise havayolunun 1999’dan bu yana hız kesmeden sürekli büyüdüğünü, uçuşlarda doluluk oranlarının memnuniyet verici olduğunu söyledi.
Son fırsatlar
İstanbul-Konya hattında yaşanan rekabet yolcuya yaradı. Seferlere yeni başlayan Atlasjet’in fiyatını tek yön 106’dan 76 YTL’ye indirmesinden sonra Türk Hava Yollarıda 102 YTL’den uçmaya başladı. THY ayrıca günlük sefer sayısını ikiye çıkarttı.
İsviçreli Swiss Havayolları, 15 Ekim«e kadar Avrupa hattında beraber seyahat eden business yolcudan ikinciye yüzde 50 indirim yapıyor. Promosyon, Swiss’in Londra, Paris, Milano, Nice, Brüksel, Viyana, Roma, Amsterdam, Barcelona, Lizbon, Düsseldorf, Münih ve Frankfurt uçuşları için geçerli.
Kısa pist uzatılıyor
Atatürk Havalimanı«nın 2 bin 300 metrelik 06-24 pisti Ataköy yönüne doğru 150 metre uzatılmak üzere proje hazırlıkları tamamlandı. Türkiye Havayolu Pilotları Derneği TALPA'nın da uzatılış yönüne karşı çıktığı çalışmanın hayata geçmesiyle yaklaşık 15 gün önce yeniden asfaltlanan ve geçen yıl çok sayıda ağacın dikilmesiyle gerçekleştirilen yeşillendirme çalışmaları da boşuna gitmiş olacak. Yerdeki uçak trafiğini rahatlatmak amacıyla 06-24 pistine paralel taksi yolu inşaatına da önümüzdeki günlerde başlanacak.
SHGM’de yeni dönem
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) yardımcılığına bu görevi vekaleten yürüten Haydar Yalçın atandı. En son Uçuş Standartları Daire Başkanlığı görevi yapan Yalçın, bu makamdan alınan Mustafa Yeşil’in göreve mahkeme kararı ile dönmesinin ardından Ulaştırma Bakanlığı’nda uzman olarak görevlendirilmişti. Ulaştırma Bakanı Yıldırım, Haydar Yalçın’ı kendi yetkilerini kullanarak SHGM Genel Müdür Yardımcı vekilliğine getirmişti.
Güvelioğlu’dan veda
Türk Hava Yolları Genel Müdür Basın Danışmanlığı ve Sözcüsü Recep Güvelioğlu görevinden ayrıldı. İki yıldır görevini başarıyla sürdüren Güvelioğlu, önümüzdeki aylarda ODTÜ’deki master programını tamamlayarak doktora çalışmalarına başlayacak.
Yazının Devamını Oku 21 Ağustos 2005
Geçen yılı az sayıda kazayla kapatan havacılık sektörü, arka arkaya gelen olaylarla sarsıldı. İki hafta içinde üçü ölümlü dört kazada 304 kişi hayatını kaybetti. Bunlar arasında Atina yakınlarına düşen Helios Havayolları«na ait Boeing 737-300 kazası kamuoyunu hálá meşgul etmeye devam ediyor. Sır perdesi yavaş yavaş aralanan kazada kabin basıncı ve oksijen sistemleri mercek altına alınıyor. Uzmanlar, kazanın kesin sonucuna ulaşılmasıyla birlikte yolcu uçaklarındaki kabin ve oksijen sistemlerinin tasarımlarında ciddi değişikliklere gidilebileceğine dikkat çekiyor.
Helios Havayolları’nın 121 kişilik yolcu ve mürettebatı 14 Ağustos sabahı Boeing 737-300 tipi uçakla Larnaka’dan Atina-Prag uçuşu için havalanmıştı. Uçuş tecrübesi 12 bin 500 saat olan Alman Kaptan Pilot Hans Jürgen Merten ile 7 bin 500 uçuş saatine sahip İkinci Pilot Pampos Charalambous saat 10.20’de Rum hava sahasını terk edip Yunan hava sahasına geçtiler. Ve kısa bir uçuş için oldukça yüksek sayılan 11 bin 300 metre seyir irtifasına tırmanmaya başladılar. Tırmanışın tamamlanmasıyla önce uçağın air-condition sistemi arıza ikazı verdi. Pilotlar durumu Atina’daki hava kontrol merkezine bildirdiler. Bu sırada bölgeye yakın Türk radarlarının ekranlarında uçağın acil duruma girdiğini belirten 7700 transponder kodu yanıp sönmeye başladı. (Kazadan sonra Yunan makamları kendi radarlarının bu kodu almadığını iddia etti). Artık uçakla irtibat kesilmiş, telsiz çağrılarına cevap gelmiyordu. Yapılan ön araştırmalar bu andan itibaren air-condition sisteminin yanı sıra uçakta kabin basıncının kaybedilmeye başlandığına dikkat çekiyor.
KABİN BASINCI DÜŞÜNCE NE OLUYOR?
Yolcu uçaklarının seyir irtifaları 7 ila 12 bin metre arasında değişiyor. Gökyüzünde yükseldikçe basınç, oksijen ve sıcaklık hızla düşüyor. Basınç, 7 bin metrede deniz seviyesine göre yarı yarıya, 12 bin metrede ise dörtte birden daha az. Düşük basınç-oksijen oranlarında canlıların uzun süre yaşaması imkansız. Basınç düşünce vücudun içindeki gazlar genleşmeye başlıyor. Solduğumuz havanın yüzde 78’i azot olduğu için kandaki sıvı nitrojen yüksek irtifalarda gaz haline dönüşüyor. Ve dalgıçlarda olduğu gibi vurgun başlıyor. Nitrojen gazı damarları tıkıyor. Kısmi felçler oluşuyor. Bir de buna oksijen azlığı eklendiğinde deride morarmalar, görme bozuklukları, dilde pelteklik, halsizlik ilk göze çarpan etkiler arasında geliyor. Bunu bir süre sonra felç izliyor. Yaklaşık 10 bin metrede hava sıcaklığı ise eksi 54 santigrat.
Bunların önlenmesi için basınç ve oksijen oranı kabinde insanların yaşayabileceği bir irtifaya göre ayarlanması gerekiyor. Genellikle yolcu uçaklarının kabinleri 2 bin 600 metre yüksekliğe göre ayarlı. Bunu daha da aşağı çekmek için çok daha dayanıklı gövde imal etmek gerekiyor ki bu uçağın ağırlığını ve maliyetleri yükselttiği için tercih edilmiyor. Bu konuda tek istisna Concorde uçaklarıydı. Boeing, 2008«de hizmete girecek 787’de kabin irtifasını 1500 metreye çekmeyi hedefliyor. Kabin, dışarıda ve içerideki iki farklı basınca dayanabilmesi için çok sağlam imal ediliyor. Örneğin bir uçağın 6 bin 600 metrede kabine 2 bin 600 metrelik basıncı uygulaması, her noktanın 5 tonluk yüke maruz kalmasına yol açıyor.
UÇAĞA KALKIŞTAN ÖNCEİKRAM KAMYONU MU ÇARPTI?
Kabin basıncı sistemde meydana gelebilecek tazyiklemede bir arıza veya gövdede çarpmayla oluşacak hasarla kaybedilmeye başlanıyor. Kurşun deliği, küçük bir parçanın kopması veya kapıların iyi kapanmamasından basınç kaybı yaşanıyor. Kazada düşen uçak bundan bir yıl önce sağ ön kapısında meydana gelen arıza nedeniyle yine kabin basıncını kaybetmiş, Larnaka’ya mecburi iniş yapmıştı. Uçağa kalkmadan önce ikram kamyonu çarptığı ihtimali üzerinde duruluyor.
Peki neden bu kadar büyük riski rağmen uçaklar yüksekten uçuyor? Çünkü ne kadar yüksekten uçulursa o kadar hızlı, az yakıt harcayarak ve meteorolojik şartlardan etkilenmeden uçabilmek mümkün hale geliyor.
OKSİJEN SİSTEMLERİ NASIL ÇALIŞIYOR?
Kabin basıncı bazen yavaş yavaş, sinsice, şofben zehirlemesi gibi, bazen de hızla kaybedilebiliyor. Pilotlar uçuş yüksekliğinin yanı sıra kabin yüksekliğini de takip etmek durumundalar. Kabin basıncı düştükçe kabin irtifası da yükseliyor. Kabindeki irtifa 2 bin 600«den 4 bin 600 metreye çıktığında yolcuların baş üstlerinde bulunan oksijen maskeleri otomatik olarak düşüyor. Pilotlar sesli ve ışıklı sistemle uyarılıyor. Ancak pilotlar manuel olarak da maskeleri dökebiliyor.
Basınç kaybı hissedilir hissedilmez pilotların hemen oksijen maskelerini takması gerekiyor. Sonraki işlem rotadan aşağıdaki trafiklere çarpmamak için en az 45 derece farklı bir yöne dönüp çok acil alçalma. Bu sırada yolcuların maskeleri inmediyse bu işlemin pilot tarafından yapılması gerekiyor. Pilotlar 3 bin 300 yüz metrenin aşağısına yani kabin basıncı olmadan yaşanabilecek irtifaya inmek zorunda. Bu eğitimler sık sık yapılıyor. Çünkü yüksek irtifalarda saniyeler altın değerinde.
MASKELERE OKSİJEN VERENTÜPLER KAPALI MIYDI?
Yolcu uçaklarında pilotlar maske kullandıkları zaman yüzde 100 oksijen soluyor. Bu oksijen kokpitin altında bulunan özel tüplerden geliyor. Ancak bazen bu tüpler uçak bir süre uçmayacaksa sızıntı yapmaması için kapatılabiliyor. Bunun tüplerdeki hava oranlarıyla birlikte sık sık kontrol edilmesi gerekiyor. Kazada ‘Acaba tüpler kapalı mıydı veya bitmiş miydi’ sorusu akla geliyor. Kaptanın nefes alabilmek için kabine doğru ilerlemeye çalışıp orada kalması bu ihtimali güçlendiriyor.
Kabin ekibi de seyyar olarak taşınan tüplerden yüzde 100 saf oksijen soluyor. Tüpler 15-20 dakika kullanılabiliyor. Yolcuların maskeleri ise daha basit. Oksijen, maskelerin düşmesiyle kimyasal maddelerin tepkimesiyle elde ediliyor.
İrtifa yükseldikçe pilotların kabin basıncı kaybına daha hızlı reaksiyon vermeleri gerekiyor. 6 bin 200 metrede kabin basınç kaybına oturan yolcu 20 dakika dayanabiliyor. Yükseklik 10 bin metreye çıktığında bu süre tam 90 saniyeye düşüyor. Özel iş jetlerinin çıktığı 14 bin metrede ise sadece 18 saniyeleri var.
Evet, senaryolar kabin basıncının düşmesi ve pilotların oksijen tüplerinin çalışmadığı konusunda birleşiyor. Sır perdesi çok detaylı bir araştırmayla kalkacak. Belki de çok farklı nedenler-sonuçlar önümüze gelecek. Ama ne olursa olsun kazalar sevdiklerimizi bizden alsa da bundan sonraki uçuşların daha emniyetli yapılması için yol gösterecek.
MASKELER DÜŞTÜĞÜNDE YOLCULAR NE YAPMALI
Uçuş sırasında baş üstü maskeler düşerse öncelikle sakin olun. Maskeyi tutup kendinize doğru çekin (1). Sistem çekmeyle beraber devreye girecek ve oksijen gelecektir. Maskeyi kabin ekibinin uçuş öncesindeki brifingde gösterdiği gibi takın (2). Yavaş yavaş nefes alın. Oksijen acil durumlarda kimyasal reaksiyon sonucu oluştuğu için size garip gelebilir (3). Önce kendi maskenizi sonra çocuğunuzunkini takın (4). Kabin ekibinin bu tür zor durumlarda size yardım etmek için orada olduğunu unutmayın ve yardımcı olun.
Paraşütlü uçak Türkiye’de
Genel havacılıkta paraşüt sistemi ve mükemmel aerodinamik tasarımıyla devrim yapan Cirrus serisi uçakların Türkiye’deki ilk kullanıcısı Canrap Havacılık oldu. Tek motorlu, dört kişilik, kompozit gövdeye sahip uçaklar özel paraşüt sistemi sayesinde kısa zamanda tüm dünyada yüksek satış başarısına ulaştı. Genel havacılıkta ilk sertifikalı paraşüt sistemine sahip uçak, acil durumlarda emniyetle yere inebiliyor. Paraşüt sistemi, uçuş verilerinin özel bilgisayar ekranlarından takip edilebildiği ‘glass kokpit’le birlikte standart donanım içinde yer alıyor. Cirrus serisi uçakların iki ayrı modeli bulunuyor: SR20 serisi 200 beygir gücündeki motoruyla saatte 277 kilometre hızla uçabiliyor. SR20’nin fiyatı 240 bin dolar. Uçak İstanbul’dan 1 saat 10 dakikada İzmir’e, 1 saat 45 dakikada da Bodrum’a uçabiliyor. Motor gücü 310 beygir olan SR22 modeli ise saatte 347 kilometre hıza çıkıyor. Uçağın fiyatı 335 bin dolardan başlıyor.
Kısa sürede Türkiye’de 4 uçak sattıklarını belirten Cirrus Türkiye satış ve bakım temsilcisi Top Air Uçuş Öğretmeni Hikmet Aral, yeni nesil uçakların ülkedeki amatör havacılığı hızla geliştirdiklerine inandıklarını söyledi.
THY-Star Alliance flörtü
Uluslararası havayolu ittifaklarına üye olmak için çalışmalarını hızlandıran THY’de en güçlü adayın Lufthansa’nın başını çektiği Star Alliance olduğu iddia edildi. Her iki taraftan da üst düzey yetkililer arka arkaya hem Frankfurt hem de İstanbul’da toplantılarda bir araya geldi. Star Alliance, halen dünyanın en büyük havayolu ortaklığından biri. Aralarında Lufthansa’nın yanı sıra American United ve USAirways, Singapur, Japon ANA, Avusturya, Air Canada gibi havayollarının bulunduğu ortaklık 139 ülkede 795 havalimanına uçuyor. THY halen Star Alliance’ın yanı sıra Air France ve Delta’nın SkyTeam ile British Airways-American Airlines’ın başını çektiği OneWorld havayolu ittifaklarıyla da temaslarını sürdürüyor.
THY, ABD’ye A330’la uçamayacak
Türk Hava Yolları’nın filosuna ekim ayından itibaren almaya başlayacağı çift motorlu Airbus A330-200’lerin menzillerinin özellikle Amerika ve Japonya hatlarında yetersiz kalması filo planını zor durumda bıraktı. A330«lar karşı rüzgarda tam kapasite yolcu ve kargoyla Amerika ve Japonya hatlarında menzil sorunu yaşıyor. Bu uçaklarla ancak İstanbul çıkışlı Pekin, Şanghay, Bangkok gibi hatlara uçulabilecek. A330«ların alımına halen kullanımdaki aynı sisteme sahip ancak 4 motorlu A340«lara destek olmak amacıyla karar verilmişti. Filo planını yeniden revize eden THY, A330«ları kargoya çevrilmesi planlanan A310«ların yerine kullanacak.
Yazının Devamını Oku 14 Ağustos 2005
Gözen Air portföyünde yer alan Free Bird Havayolları, kuruluşunun beşinci yılında imajını yenilemek üzere harekete geçti. Logosundan personel üniformasına baştan aşağı imaj değiştiren şirket, filosundaki ilk Airbus A320 tipi uçağını da yeni renklerine boyadı. Şirketin yeni konseptinde her uçak farklı renkte kuyruk boyamasına sahip olacak.Halen filosunda üç Airbus A320 bulunan Free Bird, dördüncü uçağını kasım ayında teslim alacak. 2006 yaz sezonuna kadar filoya iki A320’nin daha katılması planlanıyor. Filodaki MD83 uçaklarını A320’lerle yenilediklerini söyleyen Genel Müdür Emre Gürçay, sektördeki hızlı büyümenin devam etmesi durumunda filoya iki adet 220 koltuklu Airbus A321-200 alarak toplam 8 uçağa çıkmayı hedeflediklerini söyledi.Free Bird«ün 2006 planları arasında tur şirketleri için yapılan charter yani tarifesiz uçuşların yanı sıra farklı bir konsept de denenecek. Sektörde «split charter« olarak yapılan uygulamada Free Bird bazı hatlarda tur şirketinin yanı sıra kendi adına da koltuk satacak. Halen İngiltere ve Kuzey Avrupa hatlarında uçan havayolu, Almanya pazarına girebilmek için çalışmalar yapılıyor. ÜNİFORMALAR DEĞİŞTİFree Bird Havayolları«nın yeni üniformaları «Bashqua« şirketi tarafından hazırlandı. Esra ve Tuğba Çetin kardeşlerin tasarladığı üniformalarda kullanım rahatlığı ön plana çıkartıldı. Genel olarak lacivert tondaki üniformalarda şirketin yeni renklerine uygun şekilde fular, kuşak ve kenarlarda portakal rengi şerit kullanıldı. Lacivert rengin havacılığın yanı sıra huzur ve uyumun, portakal renginin ise enerjiyi simgelediğini belirten Çetin kardeşler, düğme ve apoletlerde ise standartların dışına çıkarak gümüş renkleri kullandıklarını söylediler.Pistler uzayacak kazalar azalacakUluslararası Havayolu Pilotları Birliği IFALPA, Toronto«da ki Air France A340 kazasından sonra pist sonundaki ‘stopway’lerin (durma uzantısı) uzatılması gerektiğini açıkladı. IFALPA pist sonu veya başında yer alan, sıkıştırılmış, pist niteliğinde taşıyıcı özelliğe sahip stopway alanının en az 300 metre uzunluğunda olması gerektiğini savunarak bu alanların kazalarda kırım riskini azalttığına dikkat çekti. Geçen hafta meydana gelen olayda Air France Havayolları«na ait Airbus A340-300 tipi uçak 292 yolcu ve 12 mürettebatıyla Toronto Pearson Havalimanı«na inişte pistten çıkmıştı. A340 pistten 200 metre sonra çukura düşerek durabilirken olayda başarılı tahliye sayesinde can kaybı yaşanmamış, sadece 42 kişi hafif yaralanmıştı. Uçak tahliye sonrasında yanarak kullanılamaz hale gelmişti.Pilotların kalkıştan vazgeçme veya inişte duramama gibi hallerde pistin bitiminde yer alan stopway ekstra alan sağlıyor. Normalde pist niteliklerindeki bu özel alan, uçağın en az hasarla durmasına yardımcı oluyor. IFALPA yetkilileri, kazanın meydana geldiği Pearson Havalimanı«nın 24L pistinde bu bölümün yaklaşık 60 metre olduğunu, daha sonra da arazi yapısı nedeniyle çukur alanın başladığına dikkat çekiyor.Türkiye’deki uluslararası trafiğe açık havalimanlarında «stopway« standart 65 metre. İstanbul Atatürk, Ankara, Antalya, İzmir, Bodrum ve Dalaman’daki pistlerin hepsinde bu ölçü aynı. Türkiye Havayolu Pilotları Derneği Başkanı Kaptan Pilot Tuna Gürel, birçok havalimanında uygun arazi olmaması nedeniyle stopway«lerin uzatılamadığına dikkat çekerek mevcutlarının da standartlarının yükseltilmesini istedi. İstanbul Havayolları«na ait Boeing 737-400 uçağının 23 Mayıs 1998«de 18-36 pistinden kayarak çıktığında stopway«in yetersiz olması nedeniyle hasarlandığını belirten Gürel, «IFALPA«nın çalışmalarının yanı sıra havalimanı standartlarını belirten Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü«nun (ICAO) Anex 14«teki standartlarda yükseltilmeli. Önümüzdeki yıllarda sektöre A380, 787 gibi yeni uçaklar katılacak. Uçuş emniyetinin havacılıktaki gelişmelere göre adapte edilmesi gerek« diye konuştu. Atatürk Havalimanı’nda uzatılacak 06-24 pistine de değinen Gürel «Bu pist Ataköy yönüne 800 metre uzatılacak. Ancak burada binalar bulunuyor. Mania kriterlerine göre bizce pistin deniz yönüne uzatılması lazım« dedi. IFALPA«nın stopway«lerde bir başka çalışması ise kumluk alan oluşturulması. Stopway«in bitimine uçağı yavaşlatmak amacıyla kum dökülmesi IFALPA tarafından ICAO«ya önerildi. Değişiklik önerilerinin önümüzdeki aylar içinde ICAO tarafından ele alınması planlanıyor.ARAŞTIRMALAR SÜRÜYORKazayla ilgili yapılan ön araştırmada A340«ın ıslak 2 bin 750 metre uzunluğundaki piste 180 dereceden esen saate 24 kilometre gibi normal sayılabilecek rüzgarla yaklaştığı ortaya çıktı. Uçağın pistin ortasına yakın 1220’nci metreye normalden yaklaşık saate 30 kilometre daha hızlı teker koyduğu belirlendi. A340, pistin geri kalan 1530 metrelik bölümünde hızını ancak saatte 270 kilometreden 148’e düşürebildi. Uçağın frenleme sistemini kontrol eden teknik uzmanlar herhangi bir soruna rastlamadı. Pistin ıslak olması nedeniyle ‘aquaplaning’ olarak adlandırılan su yastığı üzerinde durulurken pilotun yüksek süratle yaklaşması ve geç teker koymasının kazanın oluşumunda önemli bir faktöre sahip olduğu belirtildi.SMART projesi iptalTürk Hava Sahası«nı yeniden düzenleyecek ve tüm sistemi modernize edecek SMART (Kontrol Kaynaklarının Sistematik Modernizasyonu) Projesi iptal edildi. DHMİ, en düşük teklif (Indra/Yapı Merkezi 78.7 milyon euro) ile en yüksek teklif (Thales/Akfen 131.8 milyon euro) arasında farkın yüksek olması nedeniyle ihaleyi daha fazla rekabet ortamı sağlamak amacıyla yıl sonuna kadar tekrarlayacak. Finansmanı Eurocontrol tarafından üstlenilen projede Türk hava sahasının Ankara Esenboğa«da kurulacak tek bir merkezden kontrol edilmesi planlanıyor.Diğer taraftan Avrupa hava sahasıyla ilgili hızlı gelişmeler yaşanıyor. İngiltere’den sonra Almanya da hava trafik kontrol (ATC) hizmetlerini özelleştirmek üzere adım attı. Standartların yükseltilmesi amacıyla Alman ATC’sinin yüzde 74.9’u yatırımcılara satılacak. Diğer tarafta ise maliyetlerin azaltılması amacıyla İngiltere ve İspanya hava sahalarını tek bir merkezden idare etmek üzere çalışmalara başladı. Yaklaşık 150 milyon euroya mal olacak projeyi İspanyol Indra şirketi hayata geçirecek. Ağustos fırsatlarıTHY, 31 Ağustos«a kadar İstanbul«dan Bükreş«e ekonomi sınıfı, vergiler hariç, gidiş-dönüş 142 eurodan başlayan fiyatlar sunuyor. THY, web sitesinden elektronik bilet alan yolcularına 30 Eylül«e kadar gidiş-dönüşte 100, tek yönde ise 50 ekstra mil kazanma imkanı veriyor.Swiss Havayolları, 15 Ekim«e kadar Avrupa hattında business class bileti alan yolcuların yanında seyahat eden ikinci yolcuya yüzde 50 indirim yapıyor.Atlasjet, İstanbul çıkışlı Kars seferlerine yarın başlıyor. Cumartesi hariç her gün yapılacak uçuşlar tek yön 126 YTL. Kars uçuşlarını 22 Ağustos’tan itibaren İstanbul-Konya seferleri izleyecek. Atlasjet Konya’ya tek yön 106 YTL’ye uçacak.Germanwings, Köln, Berlin ve Stuttgart’tan sonra Hamburg’tan da İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’na aralık ayında uçacak. Havayolunun tek yön vergiler hariç bilet fiyatları yoğun sezon gözetmeksizin 19 Euro’dan başlıyor.Üçüncü havalimanı Kumburgaz’aBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla araştırma çalışmaları başlayan İstanbul’un üçüncü havalimanı projesinin Kumburgaz’da yapılmasının ağırlık kazandığı iddia edildi. Ancak Çatalca ve Silivri de alternatif olarak tutuluyor. Bölgenin uygun coğrafi şekillere sahip olduğuna dikkat çeken uzmanlar, gelecek 50 yıldaki gelişmeler planlanarak havalimanının paralel pist ve yeni terminal alanları için kolaylıkla genişleyecek büyüklükte araziye sahip olacağını belirttiler. İstanbul’daki hava trafiğinin 2010’dan sonraki gelişmeler doğrultusunda ihtiyacını karşılayacak havalimanı çalışmalarına gelecek yıl başlanacak. Petrol Ofisi stratejik ortakPetrol Ofisi, Uluslar- arası Hava Taşımacıları Birliği (IATA) ile stratejik ortaklık anlaşması imzaladı. Türkiye’nin en gelişmiş havacılık yakıt ikmal ağına sahip Petrol Ofisi, IATA ile yaptığı anlaşmayla Shell, Air Total, Air BP gibi uluslararası şirketlerle aynı çatı altında yer alarak havalimanı tasarımı, çevre, güvenlik gibi havacılıkla ilgili verilecek kararlarda etkin rol oynayacak.
button
Yazının Devamını Oku