10 milyon yolcuyu uçurdu... 30’uncu yılını kutlayan SunExpress’in ceo’su bischof büyüme sürecini anlattı

TATİL bölgelerine uçuş yapan düşük maliyetli havayolları sisteme biraz pamuk ipliği ile bağlıdır. En ufak bir sistem bükülmesinde kırılırlar. İşte geçtiğimiz günlerde başta Thomas Cook olmak üzere batanları gördük. Ama SunExpress sağlam bir yapıya sahip. Maceracı olmayan büyüme stratejisi, yolcu konforunu arttırırken ayağını yorganına göre uzatan şirketin CEO’su Jens Bischof’la konuştum. Gerçi aramızdaki ilişki yazılı oldu ama kurduğu cümlelerden anlıyorum ki, Türk-Alman ilişkilerine bulunduğu platformda çok değer veren bir yönetici. İşte sorular ve cevaplar:

SunExpress CEO’su olarak göreve başladığınızdan bu yana şirkette ne gibi gelişmeler oldu?

- SunExpress’ten önce 2017 yılının başlarında Lufthansa Alman Havayolları’nda COO (Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı) olarak görev alıyordum. Orada Almanya, İsviçre ve ABD’de kargo ve tedarik ve birleşme sonrası entegrasyondan satışa, gelir yönetimi, yer operasyonları, ürün geliştirme ve pazarlamaya kadar çeşitli pozisyonlarda yer aldım. SunExpress’te 2016 yılının zayıf finansal performansa sahip bir havayolu şirketinin büyümesi için sürdürülebilir bir zemin hazırlamak ve kayıptan kara geçirme hedefi ile yola çıktım. Daha kârlı rotalar üzerinde yoğunlaştık. SunExpress’in 30 yıllık tarihinde en güçlü finansal performansa ulaştığı 2017 yılında koltuk kapasitemiz yüzde 20 arttı.

2018 yılında, tarihimizdeki en yüksek geliri kaydederek bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 15’lik artışla uluslararası kapasitede önemli bir büyüme elde ettik ve toplamda yaklaşık 1.3 milyar Euro gelir elde ettik. Ayrıca yolcu sayısını yaklaşık yüzde 15 arttırarak 10 milyona yükselttik. Ana merkezlerimiz Antalya ve İzmir başta olmak üzere Almanya ile Türkiye güzergahlarımız arasında çok güçlü bir pazar konumu elde ettik. Arkadaş ve akraba ziyareti (VFR) segmentine odaklandık. Bu segment turizm segmentine göre kriz döngülerinde daima daha dirençlidir, çünkü aile ve arkadaş ziyaretleri daima devam eder. 1989 yılında sektör liderleri Türk Hava Yolları ve Lufthansa Alman Havayolları arasında bir ortak girişim olarak kurulan SunExpress, orta ölçekli havayolu olarak kurulduğu günden bu yana iki evi Türkiye ve Almanya pazarına bağlılığını sürdürüyor.

Geride kalan 30 yıl nasıl geçmiş?

- SunExpress, Ekim 1989’da Antalya’da Lufthansa ve Türk Hava Yolları arasında yüzde 50/50 ortak girişim olarak kuruldu. 2 Nisan 1990’da filosundaki tek bir uçağı ile Frankfurt’tan merkezi Antalya’ya ilk uçuşunu gerçekleştirdi. 1990 yılında operasyonlarımıza başladığımızda, tek bir uçak, 57 çalışanımız ve 3 uçuş noktamız vardı. Bugün, 84 uçak, 30 milletten 4 bin 200’ün üzerinde çalışan ve 30’dan fazla ülkede 90 destinasyonumuz var. Bu yıl SkyTrax tarafından Türkiye’nin En İyi, Dünyanın 5’inci En İyi Tatil Havayolu seçildik.

Hedefleriniz neler?

- SunExpress’in daha dijital ve perakende odaklı bir yapıya sahip olması ve uyum sağlama yeteneği, modern bir havayolu şirketi olarak başarısının çekirdeğidir. Havayolu şirketimizi bir perakendeci haline getirme yolundayız. Müşterilerimizin tercih ettikleri her platformda onlarla etkileşime girebilmeliyiz. Bunu yapmak için satış yaklaşımımızı değiştiriyoruz. Havayolu olarak bir ürün sunuyoruz. Uçak biletlerinin çevrimiçi olarak satılma alışkanlıklarına bakarsanız, yolcu varış noktasını, kalkış saatini, uçuş süresini ve fiyatı görüyor ki bunlar olması gereken en temel bilgiler. Müşteri, sadece bir tık ile belirli bir miktarda harcama yapabilecek olmasına rağmen uçak bileti satın alırken aslında tam olarak ne satın aldığına dair bir fikri yoktur. Bir müşteri olarak, satın almadan önce uçağımın kabin içini ve koltuğumun fotoğraflarını veya videolarını görmek isterim. Yolculuk esnasında internete veya kabin içi eğlence sistemine erişiminiz olup olmadığını bilmelisiniz. Bu, sunduğumuz hizmeti daha bütünsel bir görünümde sunarak bir perakendecinin yaklaşımı ile ele almakla ilgilidir.

Neden sadece Boeing uçakları var?

- Toplamda 13 bin 693 koltuk kapasiteli 84 adet uçakla hizmet veriyoruz. Bunların 43 adeti SunExpress Türkiye, 14 adeti ise SunExpress Almanya operasyonlarında kullanılıyor. 20 adeti AnadoluJet, 7 adeti de Eurowings operasyonlarında hizmet veriyor. SunExpress’in müşterileri için sunduğu avantajlardan biri filonun ortalama yaşının en düşük havayollarından biri olmasıdır. Buna ek olarak, güvenilirlik ve emniyetin yanı sıra yeni koltuk tasarımı, genişletilmiş bacak alanı ve mükemmel koltuk konforu sunuyoruz. Boeing 737, dünyanın en çok satan uçağı. Uçuş operasyonlarımızda yüksek verimlilik sunuyor. 2021’e kadar, toplamda 25 adet yeni Boeing 737-800NG ve 25 adet Boeing 737 MAX 8 uçağı yavaş yavaş SunExpress’e teslim edilecek. Şu anda 64 adet Boeing 737-800, 7 adet Airbus A330 ve 13 adet Airbus A320 işletiyoruz.

EĞLENCE SİSTEMİ YENİLENDİ

Son yıllarda ne gibi yenilikler getirdiniz?

- Bu yaz Boeing 737-800 filomuzda yeni bir uçak içi eğlence sistemi “SunExpress Entertainment” başlattık ve yolcularımız artık uçuş başına sadece 4 Euro’ya kendi bireysel mobil cihazları üzerinden uçak içi eğlence sistemimize bağlanabiliyor. Ayrıca, Antalya’dan Almanya, İsviçre ve Avusturya gibi pek çok uluslararası destinasyona uçuşlarımızda sanal gerçeklik kulaklıkları aracılığıyla uçuş eğlencesi sunmaya başladık. 8 Euro karşılığında 360 derecelik eğlence konsepti ile yolcular, özel sinema hissi veren sanal gerçeklik kulaklıkları ile filmleri izleyebiliyor. SunExpress, start-up işbirlikleri ile havacılık sektörüne öncülük yapan bir havayolu şirketi. SunExpress, Amazon Alexa aracılığı ile yolcularına biletlerini sesli komutlarla satın alma imkanı veriyor.

Yeni menüde etli ve peynirli pide, domates soslu köfte ve pilav, ıspanaklı ve peynirli gözleme, Urfa kebap ve döner dürüm gibi Türk mutfağının geleneksel lezzetlerinin yanı sıra köri soslu sosis ve kruvasan gibi alternatifler sunuyoruz.

LOGO VE RENKLER DEĞİŞMELİ

SunExpress bizi sadece güneşe değil değişik coğrafyalara da taşıyor. Yani güneşin olmadığı yerlere de. Ama bir SunExpress uçağı gördüğümde heyecanlanmıyorum. Genellikle düşük maliyetli taşıyıcılar uçaklarını çok güzel renklere ve desenlere boyuyorlar. Bizim Anadolu jet gibi mürekkep dökülmüş görünümündeki havayollarına benziyor. Zaten soluk, kimlik sorunu olan, şöyle bir havalimanında gördüğümüzde şak diye aklıma yolculuk yapacak bir SunExpress özelliği görünmüyor. Bence şirket büyürken yaya kalan logosunu renklerini gözden geçirmesi gerekir. Böyle gerektiğinden fazla ciddi, hak etmediği kadar ruhsuz bir boyamayla yoluna devam etmemeli.