Çikolata, bankaları ve saatleriyle ünlü İsviçre, bugünlerde otomobil dünyasına ev sahipliği yapıyor. Uluslararası Cenevre Otomobil Fuarı, 3 Mart tarihinde kapılarını açtı.
Ben de geçen hafta fuarı izlemek için İsviçre’deydim. Türk Hava Yolları’nın Cenevre uçağı için Atatürk Havalimanı’na geldiğimde ilginç bir manzarayla karşılaştım. Hemen hemen tüm otomotiv firmalarının yöneticileri ve otomotiv gazetecileriyle aynı uçaktaydık. Bu manzara beni yıllar öncesine götürdü. Bundan 10 yıl önce Cenevre Fuarı’nı izleyen çok az sayıdaki insandan biriydim. Ancak yıllar sonra Türk otomotiv sektörünün gelişimiyle birlikte, fuarlara olan ilgi arttı. Cenevre’ye gitmek üzere havalandığımız uçağın neredeyse 3’te 2’si otomotiv firmalarının üst düzey yöneticileri ve otomotiv gazetecilerinden oluşuyordu. Otomotiv sektörü Türkiye’de büyüyor, her geçen gün gelişiyor. Bunu üretim, ihracat ve pazardaki satışların yanı sıra fuarlara olan katılımla bile görmek mümkün...
Dizelin imajı değişti satışları patladı
Türkiye otomobil pazarı hızla Avrupa’ya benziyor. Avrupa’da satılan her 100 otomobilin 50’si dizel. Türkiye’de de 2004 yılında bu oran yüzde 21’e ulaştı. Daha 5 yıl önce bu oran yüzde 2’ler seviyesindeydi. Yani dizel satışları son 5 yılda 20 kat büyüdü. Dizel satışlarındaki artışın en önemli nedeni, dizel imajının değişmesi. Düne kadar dizel motorlar, gürültülü çalışması, bakım maliyetlerinin yüksek olması gibi nedenlerle talep görmemişti. Ancak, yeni teknolojiye sahip dizel motorlar, bu imajı değiştirdi. Dizel araçlar şimdi, yüksek performansları, çevreci ve ekonomik olmaları gibi nedenlerden dolayı tercih ediliyor. Fakat dizel pazarının büyümesi için, Türkiye’de Avrupa standartlarına uygun yakıtın biran önce üretilmesi ve satışın tüm yurt geneline yaygınlaşması gerekiyor. Ayrıca, Avrupa’da olduğu gibi vergide dizel ve benzinli ayrımının yapılması lazım. Dizelin yaygınlaşması, Türk ekonomisinin üzerine büyük yük olan petrol ithali için ödenen döviz miktarında da tasarrufa neden olacak. Maliyeti benzine göre daha düşük olan motorinin tüketiminin artması ve benzin tüketiminin düşmesiyle, Türkiye’nin ödediği petrol faturasında 5 milyar dolarlık bir tasarruf sağlanacak.
Çinli ve İranlı gazeteciler fuarları işgale hazırlanıyor
Cenevre Otomobil Fuarı’nı bu yıl yaklaşık 4 bin uluslararası gazeteci ve televizyoncunun ziyaret etmesi bekleniyor. Fuarın olmazsa olmaz izleyicileri arasında en büyük otomobil pazarına sahip Batı ülkelerinin gazetecileri vardı. Ancak son yıllarda gelişen Doğa Avrupa ülkelerinin gazetecileri de fuarı izleyen gazetecilerin arasına katılmıştı. Şimdi ise iki gelişen otomobil pazarına sahip ülkenin gazetecileri fuarlarda boy gösteriyor. İranlı ve Çinli gazeteciler.
Dünyanın en hızlı gelişen ekonomisine sahip Çin’de, otomotiv sektörü hızlı büyürken, Çinli gazetecilerin de otomotiv fuarlarına olan ilgisi arttı. Son olarak Cenevre Otomobil Fuarı’nda birçok Çinli gazeteciyle karşılaştım. Çinli gazetecilerin yanı sıra İranlı gazetecilerin sayısında da her geçen gün büyük bir artış görülüyor. Komşu İran’da otomotiv sektörü hızlı büyüyor. Peugeot, Renault gibi firmaların yeni yatırımlarıyla otomotiv her alanda gelişiyor, Avrupa’ya yaklaşıyor. Ancak, dünyanın süper ekonomik gücü olma yolunda hızla ilerleyen, ihraç mallarıyla dünya pazarlarını işgal eden Çin’in gazetecileri de yakın bir gelecekte otomobil fuarlarının baş aktörleri olacağa benziyor.
Askam’dan 14 kişilik 4x4 Safari aracı
Askam, yeni aracı ‘Desoto Safari’ ile turizmde safari dönemini başlatıyor. Askam, Desoto AS 250 AWDM Safari’yi, Türkiye’nin ilk 4x4 özellikli ve geniş kabine sahip 14+1 kişilik aracı olarak turizmcilerin hizmetine sunuyor. En zor arazi ve yol şartlarına uyumlu olarak üretilen Desoto Safari, yolculara macera duygusunu yaşatırken güvenlikten ve konfordan da ödün vermiyor. Zorlu doğa koşulları karşısında engel tanımayan 4x4 Desoto Safari, 14 kişilik yolcu kapasitesiyle günü birlik turlar ve maceraya yol almak isteyenler için ideal. Araç, turizm sektörüne yönelik gezi ve doğa tutkunları için geliştirildi. Desoto Safari, kendi segmentinde bir ilk olmasının yanı sıra, yolcu başına doğan maliyetlerden tasarruf edilmesi (şoför, yakıt, bakım, onarım ve yedek parça), geniş servis ağı ve periyodik bakım imkanları sayesinde de ön plana çıkıyor. Aracın tasarım detaylarında ise yolcu konforu ve emniyetine ağırlık verilmiş.
Desoto Safari’nin kapalı sac gövdeli araçlara kıyasla, yolcuların daha geniş bir açı ile dışarıyı seyretmelerine olanak sağlayan bir tentesi bulunuyor. Tentenin yanları ve arkası yukarı toplanabildiği gibi tamamı toplanarak aracın üzerinin açılmasına olanak sağlıyor. Böylece yağmur yağma ihtimali olan veya soğuk havalarda da tamamen kapatılarak konforlu bir sürüş sağlanıyor. Karayolu etabı olan turlarda seyir hızı artırıldığında, rüzgarın etkisi tentenin kapatılması ile ortadan kaldırılıyor.
Volvo Adventure’a 15 okul katılıyor
Gençler arasında çevre bilincini geliştirmeyi ve gençlerin yaşadıkları doğa ve çevre için pratik projeler üreterek, uygulamalarını amaçlayan Volvo Adventure’a Türkiye bu yıl ikinci kez katılıyor. Proje, her yıl 10 ve 16 yaşlar arasındaki gençler için internet üzerinden düzenleniyor. Yetişkin bir lider eşliğinde, en fazla 5 öğrencinin oluşturduğu okul ve gençlik grupları; enerji, ulaşım, su, biyolojik çeşitlilik ve çevre temalı yerel bir konuyu çevre projesi olarak ele alıyorlar. Bu yıl 44 ülkeden toplam 167 projenin katıldığı Volvo Adventure’a, Türkiye, İstanbul’daki özel okullarla ikinci kez katılıyor. 2006 yılında tüm Türkiye geneline yayılması hedeflenen Volvo Adventure’da bu yıl 15 okulun 25 projesi katılıyor. Uluslararası Volvo Adventure yarışmasının sonuçları, 7-11 Mayıs 2005 tarihinde Göteborg’da açıklanacak ve dereceye giren okullara ödülleri verilecek. Uluslararası yarışmaya hak kazanmış öğrencilerin hepsi, Göteborg’da en az 3 gün kalacaklar ve birinci olan proje, 10 bin, ikinci 6 bin, üçüncü ise 3 bin dolar ödül alacak.