Adapazarı nerede

Geçen hafta Toyota Corolla Verso'nun uluslararası basın toplantısı ve test sürüşü için İspanya'nın Sevilla kentindeydim...

Sadece Türkiye'de üretilen ve Avrupa'ya ihraç edilecek olan Corolla'nın 7 koltuklu versiyonu Verso'yu daha önce Frankfurt Otomobil Fuarı'nda görmüştüm. Ancak, otomobilin yol performansı hakkında bilgi sahibi değildim. Toyota Motor Europa tarafından düzenlenen bu test sürüşü sırasında Verso'yu yakından tanıma şansına sahip oldum. Ancak bu basın toplantısı ve test sürüşünün benim için farklı bir yönü vardı.

Basın toplantısında Toyota yetkililerinin yaptığı konuşmalarda, her 4 cümleden birinde Türkiye'nin adını geçmesi, Toyota

Motor Europa Başkanı Tadashi Arashima Türk gazetecilere sizin otomobiliniz demesi gurur vericiydi. Basın toplantısı sonrasında yabancı meslektaşlarımızın Türk otomotiv sektörüyle ilgili sorduğu sorular da Türk otomotiv sanayiinin geldiği noktayı gösteriyor. Bundan önce yabancı meslektaşlarımız, Türkiye'de nerede tatil yapılacağını sorarlarken, şimdi Verso'nun üretildiği Adapazarı'nın nerede olduğunu soruyorlar.

Test sürüşü sırasında ise Adapazar'lı Toyota Verso ile Sevilla sokaklarında yol alırken, Gölcük'lü Ford Transit Connect, Bursa'lı Renault Megane Sedan ve Bursa'lı Fiat Doblo ile sıkça karşılaşmamız, bir Türk gazeteci olarak gururu bir kat daha artırdı.

Kadınlar mı otolar mı seksi tartışması

10 Mart Çarşamba günü Oto Yaşam Gazetesi'nin ‘‘Kadınlar mı, otolar mı seksi’’ manşet haberine bir okuyucumuz Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü ve Okur Temsilcisi Doğan Satmış'a bir eleştiri göndermiş. Geçen pazar günü okurumuzun yaptığı eleştiri ve benim yanıtım yayınlandı. Ancak, yanıtın küçük bir bölümü gazeteye alındığı için konuya biraz daha açıklık kazandırmak ve Okur Temsilcisi Doğan Satmış'a gönderdiğim metnin tamamını yayınlamak istedim.

Sayın Doğan Satmış,

Oto Yaşam okurumuz Şirin K.'nın yaptığı eleştiriyi okudum. Öncelikle, Oto Yaşam Gazetesi'ni iyi takip etmediğini, tek bir haberle ilgili olarak yorum yaptığını düşünüyorum. Birden fazla sayıya bakmış olsaydı, ilk günden bu yana sadece erkeklerin değil, kadınların da okuyacağı bir gazete yapmak istediğimizi, sadece otomobilden söz eden değil, insanlarla otomobilleri biraraya getirdiğimizi anlardı. Ayrıca, Oto Yaşam'ın adında ‘‘oto’’ bulunmasından dolayı, sadece otomobilden söz edeceğimiz, diğer konulara değinmeyeceğimiz diye bir ön şart yok. Yani işlevimiz sadece otomobil tanıtmaktan ibaret değil. Oto Yaşam, insanın ve otomobillerin olduğu her konuyu haber yapıyor ve yapmaya devam edecek. Bizi de diğer otomobil gazetelerinden ve dergilerinden farklı kılan bu...

Kadınların aksesuvar gibi kullanıldığı eleştirisine geldiğimizde; ben okuyucumuzun sadece başlığa baktığını, yazıyı okumadığını düşünüyorum. Çünkü, yazıyı okumuş olsaydı, Cenevre Fuarı ile diğer otomobil fuarlarını kadın mankenler açısından karşılaştırdığımızı, Cenevre'nin, İstanbul Auto Show gibi kadınlarla adından söz ettirdiğini anlattığımızı görecekti. Dünyadaki tüm otomobil fuarlarını gören bir gazeteci olarak, gerçekten de Cenevre bu yönüyle diğer fuarlardan farklılaşıyor. Mankenler, otomobillerden daha fazla ilgi görüyor. Yine haberde dünyanın en önemli finans gazetelerinden biri olan Financial Times'ın bile fuar haberinde mankenlerin fotoğraflarına birinci sayfasında yer vermesinin de altını çizdik...

Biz de Cenevre dönüşünde, bunu haber yapmayı düşündük. Kadın mankenlerin, fuarda gereğinden fazla kullanıldığını ve otomobillerin önüne geçtiğinin altını çizip, sorduk: Kadınlar mı, otomobiller mi daha seksi. Adını açıklamayan okuyucumuzun gözden kaçırdığı bir başka önemli detay da; kadınlar tarafından, kadınların ihtiyaçları göz önüne alınarak tasarlanan bir konsept otomobilin tanıtımının aynı haberde yer almasıydı. Haberde fuarda iki kadın figürü olduğununun; birincisinin otomobillerinin tanıtımını seksi kıyafetlerle yapan mankenler, ikincisinin ise kendi tasarladıkları otomobilleri tanıtan kadın yöneticiler olduğunu anlattık.

Okuyucumuz, haberi tam okumuş olsaydı konuya nasıl baktığımızı, haber değeri taşımasa bile çıplak kadın fotoğraflarının altına resimaltı yazan ‘‘gazetecilik mantığıyla’’ Oto Yaşam'ın ‘‘gazetecilik mantığı’’ arasındaki farkın ne olduğunu anlardı...

Kadınlar oto aksesuvarı mı

Kadınları aksesuvar olarak görme konusunu tartışmayı anlamsız buluyorum. Çünkü, kadınlar otomobil firmaları tarafından gerek reklam filmlerinde gerekse fuarlardaki tanıtımlarda aksesuvar olarak kullanılıyor. Bu sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada bu şekilde görülüyor. O yüzden, biz kadınların aksesuvar olup olmamasıyla çok ilgilenmiyor, bunu değiştirme gibi bir misyon da üstlenmiyoruz. Ancak, herkes düşüncesinde özgür, bunu feminist platformlara taşıyıp, boş vakitlerini değerlendirebilirler.

Otomotiv bu yıl rekora koşuyor

Otomotiv, 2004 yılına hızlı girdi. Sektör üretim, ihracat ve satışlarda her ay yeni rekorlara imza atıyor. Ocak-Şubat aylarında toplam otomotiv satışları yaklaşık 72 bin adete ulaştı. Mart ayı satışlarının ise 40 binler civarında olacağı tahmin ediliyor. Henüz daha üç ayda yaklaşık 110 bin adetlik satış rakamına ulaşıldı. Üç aylık rakamlar, satışlar bu hızla sürerse yıl sonuna kadar pazarın ulaşacağı büyüklük hakkında ipuçları veriyor. Bu gerçekleştiği taktirde otomotiv sektörü 1993 ve 2000 yıllarından sonra 2004'te de yeni bir rekora imza atacak. 1993 yılında 441 bin adet, 2000 yılı sonunda ise 456 bin adet otomobil satılmıştı. 2004 yılı sonunda ise 500 bin civarında otomobil, 250 bin civarında ticari araç olmak üzere toplam 750 bin adetlik satışa ulaşılacağı tahmin ediliyor.
Yazarın Tüm Yazıları