Paylaş
Özetle, “Senin söylediklerin zaten bizim AKP’nin görüşleri, uyan da balığa çıkalım” diyor.
Yazımda ulusal soldan bu saatten sonra neler beklediğimi anlatmıştım. Cüneyt ise beklentilerimi Erdoğan iktidarının zaten yerine getirdiğini söylemiş. Bombayı da yazının sonunda patlatmış: “Tuna AKP’li olmuş, haberi yok!”
Kendimce cevap yazdım.
Neden AKP’li olmadığım, AKP’nin de neden ulusal solcu olmadığı falan... Ekonomiyi yıllardır ulusal kaynakları satarak döndürdükleri, sendikal hakları iç ettikleri için zor olmadı.
Ama sonra, tam yazıyı gönderecekken durdum. Cüneyt’in lafının sandığımdan çok daha “derin” olduğunu fark etmiştim çünkü: “Tuna AKP’li olmuş, haberi yok.”
Birden lafın asıl anlamı kitap gibi açıldı önümde. Kendimi insan doğasının derinliklerinde buldum. Bu bana daha ilginç geldi.
Asıl mesele Cüneyt’in yeni adresindeydi. Sonradan AKP destekçisi olmuş arkadaşlardan biriydi Cüneyt.
Ama iktidara yakın olmanın nimetlerine rağmen yeni mahallesini muhtemelen henüz yabancılıyor ve kendisini biraz yalnız hissediyordu.
Haliyle, başkaları da aynı şeyi yaparsa yalnızlığının azalacağını, can sıkıntısının biteceğini düşünmüş olmalıydı. Yani “Tuna AKP’li olmuş” sözü aslında eleştiriden çok temenniydi, Cüneyt söylerken farkında olmasa da.
Vaktiyle Özal destekçisi olmuş aydınların da aynı sıkıntıyı yaşadığı vakiydi.
O zaman cevabı falan boş verip şöyle demek istedim: Sevgili Cüneyt, hayat senin hayatın, yol senin yolun...
Yeni tercihine laf söylemek bana düşmez. Herhalde vardır bir bildiğin...
Aynı yoldan gitmek gibi bir niyetim yok. Ama orada kendini yine yalnız hissedecek olursan arkadaşlık etmeye tabii ki hazırım. Muhabbetten ayrı düştün sanma. Malum, dostluk başka, fikirler başka.
Panpiş zulmüne dur de!
Yaz ortasında ciddi mevzular fazla rağbet görmüyor, tamam... Beyin denen organ sıcaklardan su kaynatıp her türlü abukluğu kabul edecek kıvama geliyor, o da tamam...
İnternet gençliğine köşe yazısı okutmak için arada böyle taklalar atmak gerektiğine de eyvallah... Ama yeter artık yahu... Kadıncağızın teki uçtu diye hem kendimize hem de başkalarına bu zulmü reva görmek niye? Birbirimize acımıyorsak güzel Türkçemize acıyalım. Gayrı siper edelim kendimizi dursun bu hayasızca akın!
Tatlı sözlük
Şike: Sevgiliyle oynarken her gün yaptığımız şey.
Paylaş