Aldatmayı hiç sevmem

Monica Bellucci bombayı patlatmış: Evlilikte aldatma olayına takılmamak lazım.

Haberin Devamı

Kadınımız Bellucci’yi sever. Ne de olsa Akdenizli tipi ve yuvarlak hatlarıyla yakın.
Milletçe severiz İtalyanları. “Are you Italian?” sorusu, Anadolu delikanlısına en büyük iltifattır.
Takdir edersiniz ki Norveçlilere ya da Japonlara özenmemiz biraz zor. Ama Armani’yi çekti mi, kırk yıllık Mahsun olur sana Marco.
İtalyanlar bizim “sınıf atlamış” halimiz. Bu yüzden onlara karşı kompleksliyiz. “O kadar da benziyoruz, biz niye öyle değiliz?” sorusu çıkmaz aklımızdan.
Bellucci de kadınımızın özgüveni için bu bakımdan Kate Moss’dan daha tehlikeli.
Ama aldatma konusunda haklı: Takılmamak lazım.
Zaten “aldatma” lafının kendisi saçma: Eğer çift birbirinin özgürlüğünü kabullenmişse ne aldanması?
“Önemli olan ruhen sadık kalmak” diyor Bellucci: “Birbirinize duyacağınız sevgi ve saygı.”
Ama saman altında su tesisatı kurunca aldatmış oluruz işte.
Sevdiğimizin nefes almasını önler, hayallerini merak etmezsek de ihanetin kralını ederiz.
Bacak aramızla ilgisi olmayan, çok daha derin bir ihanettir bu. Uyanıklık edip “tamam ben öküzüm o yüzden bacak arasını önemsiyorum”  desek de kurtarmaz.
Aslında olay Monica’nın ne dediği falan değil. Karşımızdakinin mutluluğunu icabında kendi üç kuruşluk egomuzdan daha çok önemsemek.
Bunu yapamadıktan sonra istersek elimize el değmesin: Aldanır ve aldatırız.
İşin kötüsü, bazılarımız bu konular açılınca sinir krizinin eşiğine sürükleniyor. Oysa gerginliklerinin nedeni bile o kadar belli ki...


Ayağında Kundera

Haberin Devamı

Tatlıses ile yatıp Tatlıses ile kalktığımız şu günlerde, karşıma Çek’lerin baba yazarı Milan Kundera’nın satırları çıktı.
“Güçlüler güçsüzleri terk edemeyecek kadar güçsüz olduklarında, güçsüzler çekip gidebilecek kadar güçlü olmak zorundadır.”
Sözü hatırlayınca aldı beni bir düşünce: Hayatta kaç kez güçsüz kaç kez de güçlü olduğumu kestirmeye çalıştım.
Yarın kafamdan vursalar hayatıma girmiş kadınlardan kaçının hastaneye ziyaretime geleceğini düşündüm sonra.
Baktım içinden çıkamıyorum, koydum çantama üstadın “Gülünesi Aşklar” kitabını, yine yollara düştüm.

İncir  Çekirdeği

Haberin Devamı

Gün gelir, güzel havalar bile mahvedemez insanı.

Yazarın Tüm Yazıları