Yeni dünya ve online eğitim

Pandemi sosyolojik açıdan ciddi bir değişim yaşanmasına yol açtı. Yaşam tarzımız, alışkanlıklarımız hızla değişiyor. Hatırı sayılır bir kesim artık evden çalışmaya başladı. Eğitimde de durum aynı... Online eğitimin “zorunlu alıştırma” evresindeyiz.

Haberin Devamı

Bu kaotik ortamda Milli Eğitim Bakanlığı’nın da işi gerçekten çok zor. Sürecin mümkün olduğunca hasarsız, noksansız yürütülmesi, eğitim kalitesinin düşmemesi için azami gayret içindeler.
Bakanlık hem hızlı kararlar alınması hem de bu kararların yine hızla uygulamaya geçirilmesi işinin altından başarıyla kalktı.
Okullar aynı süratle organize oldu. Ve eğitimciler, tüm ders programlarını günlük olarak internet ortamına taşımayı, bunu dizayn etmeyi başardı.
Bu sebeple, pandemi başlangıcından bu yana öğrencilerin derslerinden geri kalmaması için özveriyle çalışan Milli Eğitim Bakanlığı ve ekibini yürekten kutluyorum.
Gelelim online eğitim konusuyla ilgili akıllarda dolaşıp duran soru işaretlerine.
Sistem yeni, elbette tam anlamıyla oturması ve alışılması için zamana ihtiyaç duyuluyor.
Ama şu da bir gerçek ki eğitim dünyada yeniden dizayn ediliyor ve bundan kaçmak imkansız görünüyor.
Yeni dünyada uzaktan eğitim, yeni nesil öğrenme biçimi haline gelecek. Elbette eksileri olacaktır, ailelerin bu yeni sisteme adapte olmaları zaman alacaktır. Ne var ki yadsınamaz artılarını da göz ardı etmemek gerekiyor.
Mesela, öğrencilerin kendilerine ayıracak çok daha fazla vakitleri olacak. Spor ve müzik gibi hem bedensel hem de ruhsal gelişime destek sağlayan aktivitelere zaman kalacak.
Ezbere eğitim ve sonu gelmez testler de görünüşe göre tarih olacak.
Artık her şeyi bilenlerin değil, ihtiyaç duyulan bilgiye ne şekilde ulaşacağını bilenlerin dönemi başlıyor.
Elbette bir sistemi bir anda yenisiyle değiştirmek, direkt yatay geçiş yapmak imkansız. Ama bütün dünya üzerinde çalışarak, birbirinden örnek alarak bu işin üstesinden gelecek.
Bu vesileyle yeni eğitim yılı tüm çocuklarımıza ve gençlerimize hayırlı olsun diyorum.

Haberin Devamı

Akalın’ın güven sorunu

Online eğitim konusunda akıllarda soru işaretleri dolaştığından söz ettik.
Kafası karışık, bir miktar da güvensiz isimler arasında bir de ünlü isim varmış.
Demet Akalın, pandemi riskinden dolayı kızı Hira’yı bu yıl okula göndermeyeceğini açıkladı.
Ama yeni yeni oturan online eğitimden de istediği verimi alamayacağını düşünüyormuş.
Sonuç... Kendi çözümünü kendi yaratmış. Eğitim yılı boyunca evinde maaşlı ve sigortalı bir öğretmen olacak, Hira bu yıl o özel öğretmenden ders alacakmış.
Akalın bu kararını sosyal medyada duyurdu.
Adım gibi eminim ki bu kararının ardından konu yine maddiyata gelecek, Akalın bir kez daha hedef tahtasına oturtulacak.
Ama söz konusu evlat olunca akan sular durur.
Eminim Demet Akalın söylenecek her şeyi öngörmüş ve göze almıştır.

Haberin Devamı

Bu polemikler artık tutmuyor

Müzik dünyasında bu yazın belki de en iddialı çıkışı Gülşen ve Edis’ten geldi. Nirvana yayınlandığı ilk gün dijital müzik platformlarında 1 numaraya yerleşti.
Hem müzikseverler hem de sektörün duayenleri çalışmaya tam not verdi. Şarkı ayrı konuşuldu, klibi ayrı...
Tabii herkes beğenecek diye bir kural yok. Bu sektörün bir başka ismi şarkının patlamasından birkaç gün sonra ilginç bir beyanatta bulununca sular hafiften bulandı.
Sinan Akçıl, “Maskeler düştü, kim üretti kim üretmedi gördük. Bu yaz benim diyen şarkı çıkmadı” dedi. Muhabirler de sordu: “Ya Nirvana, onu nasıl buldunuz?”
“Biraz karışık geldi bana, Gülşen’i beğeniyorum ama şarkıyı beğenmedim. Olmamış demek bana yakışmaz ama beğenmedim” deyiverdi.
“Olmamış demek bana yakışmaz”... Kısa ve öz “olmamış” demek yani.
Açıkçası son dönemde Akçıl’ın müzik sektöründe ivme kaybettiği düşüncesindeyim.
Bu yaz müziğinden çok kilo aldı mı almadı mı tartışmalarıyla konuşuldu.
Üstüne “Kampa giriyorum, Hulk gibi olacağım” diyerek kilo muhabbeti yapanlara meydan okudu. Şimdi de “Nirvana” çıkışı...
Akçıl kendi tabiriyle “Hülya Avşar’ın müziğini gençleştirmek” istiyormuş. Bunu bizzat kendi söyledi. Belki de ortak bir çalışmanın eli kulağında.
Bu tür söylemlerle dikkati biraz da kendi çalışmasına çekmek, “Dur bakalım Sinan nasıl bir şarkı yapacak” dedirtmek istiyor olabilir.
Ama yanlış strateji.
Bu tür polemiklerin devri kapandı. Reklamın iyisi kötüsü bal gibi oluyor, kötü reklamlar insanın önüne çıkıp ayağına takılıyor.
Ben buradan seslenmiş olayım; sözlerin değil müziğin konuşsun. Dilerim kamptan da alnının akıyla çıkar, Hulk olamasan bile fit olursun.

Haberin Devamı

Geçmişten bugüne terör

Birkaç gün önce elime bir kitap geçti... Güvenlik ve Terör Uzmanı Dr. İmbat Muğlu’nun kaleme aldığı kitabın adı da daha ilk bakışta ilgimi çekti: Terör ve Derin Siyaset...
Muğlu, kitabın ilk bölümünde “Türk-Kürt kardeşliği” üzerine değerlendirmelerde bulunmuş.
Yanı sıra asker-sivil ilişkilerini, yaşanan olayların Türkler ile Kürtlerin bin yıllık kader birliğine olan etkisini mercek altına almış.
“Terör, terörizm ve güvenlik üzerine değerlendirmeler” başlıklı ikinci bölümde, terörün ulusal, uluslararası, dini ve ideolojik boyutları konu edilmiş.
Üçüncü ve son bölümde ise şanlı zaferlerimiz, vatan, bayrak, millet sevdalısı gönül dostları ve başarılı devlet adamlarının yaşam öyküleri aktarılmış.
Siyasetle ve tarihle yakından ilgiliyseniz, bir solukta okuyacağınızı söyleyebilirim.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları