Siyaset dünyamızın yalnız insanları

ONLAR ilkelidir, inandıkları doğrulardan şaşmazlar...Çıkar uğruna yollarını değiştirmezler.

Onlar ceylan derili turuncu koltuklarda oturabilmek için çizgilerini kırıp atmazlar.

Ülke ve toplum çıkarlarını daima kendi çıkarlarının önüne koyarlar.

Çifter çifter lüks otomobilleri, yatları, katları, malikaneleri, dönüm dönüm toprakları yoktur.

Onlar dindar da olsalar, ateist de olsalar daima akıllarıyla hareket ederler.

Çağın gelişimine, değişimine açıktırlar.

Onlar düşünceleri bakımından dürüsttürler.

Öyle eğilip bükülmezler, toplumun hakkını hukukunu korurlar.

Yoksulları düşünürler, adaletsiz gelir dağılımı onları rahatsız eder.

Devlet olanaklarını ona buna peşkeş çekmezler...

Aile bireylerine, akraba ve dostlara çıkar sağlamazlar.

Devletin malını mülkünü, kendi malları ve mülklerinden fazla düşünürler.

* * *

Onlar çocuklarını, varlıklı dostlarının verdiği paralarla yurtdışında okutmazlar.

Yolsuzluğa, talana, devletin soyulmasına izin vermezler.

Hırsızları koruyup kollamazlar, ihale dalaverelerine girmezler.

Devletin malını haraç mezat sattırmazlar.

72 milyonun hakkını sonuna kadar korurlar.

Fakir fukaranın hakkını yedirmezler.

Onlar siyasete girdikten sonra ticaretle micaretle uğraşmazlar.

Başbakan, bakan olduktan sonra servetlerine servet katmazlar.

Tersine siyasete atıldıktan sonra arsa satarlar, kat satarlar.

Onlar için koltuk, makam değil, tertemiz bir isim bırakmak, başı dik yaşamak önemlidir.

* * *

Onlar Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in değerini bilirler.

Laik, demokratik rejime bağlıdırlar.

Cumhuriyet’in kazanımlarına sahip çıkarlar.

"Kişiler laik olmaz, devlet laik olur" demezler, bunun tartışma konusu olmasına karşı çıkarlar.

Cumhuriyet’in kurumlarıyla kavga etmezler, yargıyla didişmezler.

Çünkü "hukuk devleti kavramı" onlar için kutsaldır.

Üniversiteleri bilimsel kurumlar olarak görürler, gelecek nesilleri yetiştirecek olan bu kurumların tarikatlara teslim edilip medreselere dönüştürülmesine karşı çıkarlar.

Bilgi çağını yakalamanın tek yolunun çağdaş eğitimden geçtiğine inanırlar.

Toplumun her kesimiyle kavga etmezler, tersine onlara kucak açarlar.

Onlar herkesin milletvekili, bakanı, başbakanı, cumhurbaşkanı olmaya özen gösterirler.

Onlar tüm vatandaşları eşit görürler, kimseyi "benden, benden değil" diye ikiye bölmezler.

Onlar siyaset dünyamızın yalnız insanlarıdır.

Onurlarından kesinlikle ödün vermezler.

Ceylan derili turuncu koltuklar uğruna bütün geçmişlerini, kimliklerini feda etmezler.

Onlar saygın insanlardır.

Ne yazık ki onların sayıları bir elin parmakları kadar azdır.
Yazarın Tüm Yazıları