Piriştina olayı

İZMİR'in başarılı Belediye Başkanı Ahmet Piriştina, ya duygusallığına tutsak olup siyasi yaşamına noktayı koyacaktı.

Ya da mantığının ona emrettiği, sosyal demokrat olmanın yükümlülüğüyle karar verip CHP'ye girecekti.

Piriştina doğrusunu yaptı.

Ecevit konusunda vicdanında bir eziklik duymaması gerektiği kanısındayım.

Çünkü ülkesi için şu aşamada yüreğinde duyduğu sorumluluk böyle hareket etmesini gerektiriyordu.

Önümüzde yerel seçimler var. Bu seçimler Türkiye için yaşamsal bir önem taşımaktadır.

Meydan AKP'ye bırakılmayacak kadar durum ciddidir.

Bunun için sosyal demokratların CHP'de buluşması zorunludur.

Hatta çağdaş Türkiye'den yana olan herkes, yerel seçimde AKP'yi durdurabilecek partiye katkıda bulunmalıdır.

Geldiğimiz noktada Türkiye için bir ikinci çıkış yolu görünmüyor.

* * *

Bu açıdan bakınca Piriştina çok önemli bir görevi yerine getirdi.

Bir öncü olarak.

Dilerim insanlarımız, Piriştina gibi duygularıyla değil de akıllarıyla hareket eder.

Biliyorum bazı aydınlar CHP'yi karalama yarışı içindeler.

Hangi mantıkla bunu yapıyorlar gerçekten de anlamakta güçlük çekiyorum.

Yerel seçimlerde belediyelerin yüzde 65'ini AKP'nin aldığını düşünün.

Meclis'te olduğu gibi yerel yönetimlerde de ağırlıklı bir AKP egemenliği Türkiye'yi çok daha ağır faturalarla karşı karşıya bırakmaz mı?

Herkes aklını başına toplamak zorunda.

Unutmayalım ki merkez sağ AKP'nin karşısına güçlü bir seçenek çıkaracak durumda değil.

O nedenle sosyal demokratlar ile çağdaş Türkiye yanlılarının CHP'de toplanması kaçınılmazdır.

Piriştina'nın kararı bu açıdan çok önemlidir.


Garip bir açıklama


ORTAK Araştırma Grubu'nun açıklamasındaki kilit cümle şu:‘‘Her iki taraf, müttefikler arasında vuku bulan bu olayı ve Türk askerlerinin gözaltında maruz kaldıkları muameleyi üzüntü ile karşılamıştır.’’

Ben bu cümle ile ne denmek istendiğini anlamadım.

Her iki taraf da olaylardan üzüntü duymuş...

Amerika'nın üzüntü duymasını anlıyorum. Çünkü Amerikalılıların Türk subay ve astsubaylarına yaptıkları davranış düşmancadır.

Bir müttefike reva görülemeyecek kadar aşağılayıcıdır.

Bu düşmanca davranışın hazmedilecek yanı yoktur.

O nedenle Amerika'nın bu hareketinden dolayı üzüntü duyması doğaldır.

Ama ben üzüntü müzüntü duymuyorum.

Ben, yüreğimde hiçbir zaman silinmeyecek büyük bir öfke duyuyorum.

Bu olay böyle garip bir açıklama ile geçiştirilecek bir olay değildir.

Türk askerine yapılan bu aşağılık hareket Türk toplumunu yaralamıştır.

Bu yara laf ola beri gele ‘‘üzüntü’’ sözcükleriyle iyileşmez.

Neo-con'lar şunu çok iyi bilsin ki, Türk milleti kindar değildir ama bu aşağılık hareketi asla unutmaz.
Yazarın Tüm Yazıları