Modacıya TV’ciler hafif geldi

BEN Pınar Kür’le Müjde Ar’dan daha güçlü bir performans beklerdim.

Doğrusu, modacı Cemil İpekçi karşısında her ikisi de beni hayal kırıklığına uğrattı.

Cemil İpekçi belli ki çok görmüş geçirmiş biri, ağzı iyi laf yapıyor.

Onlara halkın merak ettiği soruları sorma fırsatı tanımadı.

Örneğin Müjde Ar o bildiğimiz cince sorularına şöyle bir başladı ama sonunu getiremedi.

Modacı bunlardan ustaca kurtulmasını bildi ve demagojiyle konuyu kendi istediği yöne doğru yönlendirdi.

Aslında can alıcı soruyu da sordular:

"Türban yasağı kalkana kadar defile yapmayacağım, dediniz. Neden?"

Cemil İpekçi
bu sözlerini anında yalanladı:

"Ben defile yapmayacağım demedim. Ben, türban yasağı kalkana kadar türban defilesi yapmayacağım dedim."

Hem Müjde Ar hem de Pınar Kür o noktada sormaları gereken soruyu sormadılar.

* *Ê *

Oysa hem Pınar Kür, hem de Müjde Ar anında şunu sormalıydılar.

"Peki, madem öyle demediniz de neden bugüne kadar yalanlamadınız?"

Bizim meslekte geçerli olan şudur:

Söylemediğiniz bir söz yazılırsa, ya da sözleriniz çarpıtılırsa bunu en kısa zamanda düzeltmeniz gerekir.

Eğer sözlerinize yoğun tepki geldikten sonra düzeltme yaparsanız o ciddiye alınmaz.

Nitekim Cemil İpekçi düzeltmeyi tepkileri görünce yaptığı için kimse ciddiye almadı.

Burada bir şeyi daha belirtmek istiyorum.

Aynı programda Cemil İpekçi’nin özel yaşamının sorgulanmamasını çok olumlu karşıladım.

Çünkü Cemil İpekçi’nin cinsel tercihleri, aşkları, meşkleri kimseyi ilgilendirmez.

O programda ve Cemil İpekçi’nin dolaştığı bütün TV programlarında işi geleceği yaratmak olan bir modacının kadınların örtünmesi ile muhafazakarlığı savunması, "Kadın olsam ben de türban takardım" demesi sorgulanmadı.

Bu dramatik çelişkiler vurgulanmadı.

Kısacası Cemil İpekçi tüm televizyonlarda istediği gibi konuştu, söylemek istediklerini rahatça söyledi.

Konuyu laf kalabalığına getirerek AKP’ye olan yakınlığının gerçek yüzünü gizlemeyi başardı.

Ve doğal olarak da milyonlarca insan ekran başında sinir oldu.

Gül’ün gafı

GELELİM Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Amerika ziyaretine...

Ben Gül’ün böyle bir davete neden balıklama atladığını hálá anlamış değilim.

Başbakan daha yeni döndü Beyaz Saray’dan.

Gül ne konuştu Bush’la? Yetkisiz ve sorumsuz olarak neyi halletti?

Neyse...

Esas üzerinde durmak istediğim Cumhurbaşkanı’nın giderken uçakta gazeteci arkadaşlarımıza söyledikleri:

"Irak PKK’yı aradan çıkarsın Türkiye’den on misli fazla yardım alır."

Cumhurbaşkanı, kimin parasını kime bol keseden dağıtıyor?

Türkiye’de 20 milyona yakın insan yoksulluk sınırının altında yaşam savaşı veriyor.

Yüz binlerce insan açlıkla boğuşuyor.

Gül’ün o kadar parası varsa önce kendi insanlarının karnını doyursun.
Yazarın Tüm Yazıları