YÖK’ün hazırladığı listelere göre cumhurbaşkanı tarafından yapılan rektör atamaları cumhuriyet üniversitelerinin tarikatlara teslim edilmesinin ilk adımıdır.
Hiç kimse kuşku duymasın, bu adımlar, tüm üniversiteler tarikat üniversitelerine dönüşünceye kadar sürecektir.
Yeni öğretim yılında operasyonun gerçekleştirildiği üniversitelerdeki değişimi hep birlikte göreceğiz.
Cumhurbaşkanı ağırlıklı olarak liyakata, bilimsel başarıya, yöneticilik deneyimine özen göstermedi.
Ya neydi Gül’ün ölçütleri?
Birincisi, AKP’ye yakın durmak...
İkincisi, türbanın üniversitelere serbestçe girmesinden yana olmak...
Gerisi mi? Gerisi tamamıyla teferruat.
* * *
Cumhurbaşkanı Gül göreve başladığından bu yana 26 rektör atadı.
5 rektörün atamasını daha önce yapmıştı.
Son olarak 21 üniversitenin rektörünü belirledi.
Önümdeki tabloya bakıyorum, atanan rektörlerin 12’si AKP’ye yakın ve türban yanlısı olanlar.
Önümüzdeki günlerde de yeni açılacak 23 üniversiteye rektör atanacak.
Bu atamalar çok önemli. Çünkü Üniversitelerarası Kurul’un dengesini değiştirecek.
Üniversitelerarası Kurul’da AKP’yle aynı dünya görüşünü paylaşan üyeler çoğunlukta olacak.
Doğal olarak bu yapıdaki ÜAK türbanın üniversitelerde serbest bırakılmasını savunacak.
* * *
Son atamalarda Cumhurbaşkanı Gül tarafsız davranmamıştır.
Dinci basın, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in de zaman zaman rektör seçimlerinde ikinci veya üçüncü olan adayı atadığını öne sürerek Gül’ün yaptığı atamaları meşrulaştırmak istiyor.
Bunu söylerken cumhurbaşkanının en önemli görevinin laik demokratik cumhuriyeti korumak, kollamak olduğunu unutmamak gerekir.
Üniversiteler cumhuriyetin üniversiteleri olarak kalmalıdır.
Bunun güvencesi cumhurbaşkanıdır.
Cumhurbaşkanları bu nedenle atamaları yaparken duyarlı davranmak zorundadır.
Üniversitelerin yönetimlerine, bu bilim kurumlarını akıl ve bilimden koparacak anlayışı getirmemelidir.
Bu atamalarla Cumhurbaşkanı, AKP’nin cumhurbaşkanı olarak hareket etmiş ve seçimlerini ona göre yapmıştır.
* * *
Çankaya’nın bu sürpriz olmayan tutumu ne getirecek?
Üniversitede yıllardan beri süren huzur ve güven bozulacak.
Kavgalar başlayacak, öğrenciler kamplara bölünecek, özgürlükler kısıtlanacak, yaşamlar baskı altına alınacak.
Cumhurbaşkanı ve AKP bunu görmüyor mu, yoksa görmek mi istemiyor?
Özetlersek üniversitelerimiz cumhuriyetin altından hızla çekilip alınıyor.
Evet durum vaziyet bu merkezde...
Olaya AKP cephesinden bakarsak, durum sevindirici.
Atamalar hamdolsun hedeflere uygun şekilde yapıldı.
Üniversiteler Allah’ın izniyle emin ellere teslim edildi!
Ve Cumhurbaşkanımız ailesiyle birlikte huzur ve sükun içinde mavi yolculuğa çıktı.