EURO 2008’in efsane takımı

BÖYLE bir maçtan sonra ancak ağıt yazılabilir.Almanya’yı sakat ve cezalı 9 eksikle çıkıp sahada 90 dakika eziyorsun, ama kaybediyorsun.

Düşünün, sahaya çıkardığın 11 kişiden başka elinde kala kala 3 futbolcu kalmış.

Onun için yedek kaleciyi de oynatabilme izni istemişsin.

Bir savunma oyuncusu sakatlansa yerine alabileceğin kimse yok.

Çaresiz yerine bir forveti sokmak zorunda kalacaksın.

Bunu bildikleri için futbolcular diken üstünde oynuyorlar.

Bunun yarattığı psikolojik baskı dayanılır gibi değil.

Bu kadar olanaksızlıklarla yarı final maçına çıkıyorsunuz.

Karşınızdaki takım turnuvanın en güçlü takımlarından biri.

Ve maç boyunca o takımı eziyorsunuz.

Futbolu onlar değil, siz oynuyorsunuz.

Ağırlıklı olarak saldıran sizsiniz. İki topunuz direkten dönüyor, atılan şutlar az farkla dışarı çıkıyor.

Onların doğru dürüst şutları bile yok.

Antrenörü, teknik adamları, yedekleri, seyircileri 90’ıncı dakikada attıkları gole kadar korku içinde izliyorlar maçı.

* * *

Hepimiz, ezdiğimiz bir takıma karşı kaybetmenin üzüntüsünü iliklerimize kadar hissettik önceki gece.

Kuşkusuz futbolda sonuç önemlidir.

Ama bütün dünya kabul edecektir ki Türkiye bu turnuvanın efsane takımı olmuştur.

Ben iddia ediyorum, hiçbir takım 9 eksikle Türkiye’nin gösterdiği başarıyı gösteremezdi.

Nasıl oldu bu mucize? Bunun mimarı kim?

Kuşkusuz Fatih Terim...

Tartışmasız turnuvanın en başarılı antrenörü.

Onu sevmeyenler de bu gerçeği görmek ve içlerine sindirmek zorunda.

Düzeyli eleştiriler yapanlara bir sözüm yok, ama kişisel öfkeleri nedeniyle hakarete varan yazılar yazanlar Fatih Terim’e hakkını verme olgunluğunu göstersinler.

Ve herkes, ama herkes Terim’in milli takımın başında kalması için çaba göstermeli.

Yakalanan bu istikrarın, bu uyumun bozulmasına izin verilmemeli.

Bu sağlanırsa ben iddia ediyorum ki, Türk milli takımı önümüzdeki şampiyonalarda turnuvaların en büyük favorisi olur.

Türk futbolcuları hem Avrupa hem de dünya kupalarını Türkiye’ye getirirler.

* * *

Bunun bir tek koşulu var.

Fatih Terim ve teknik ekibi en az 5 yıl Türk milli takımının başında kalmalı.

Hatta yetkileri daha da genişletilmeli.

Kendisine ve ekibine her türlü olanak sağlanmalı.

Onun işine kesinlikle karışılmamalı.

Çünkü Fatih Terim, futbolcularına üzerlerindeki ezikliği atmalarını, karşılarında oynayan futbolculardan daha yetenekli olduklarını öğretiyor.

Emeğin, dökülen terlerin karşılıksız kalmayacağına onları inandırıyor.

Ve onlara sahada tıkır tıkır futbol oynayarak en güçlü takımları bile yenebilecekleri inancını aşılıyor.

Bunu bu turnuvada bütün dünya gördü.

Şuna inanın ki, Euro 2008’i izleyenler şampiyon olanı değil, Türk milli takımını unutmayacaklar.

Hiç kuşku yok ki, turnuvanın efsanesi Türk milli takımıydı.
Yazarın Tüm Yazıları