Erdoğan’ın mağduru oynamaya hakkı yok

BAŞBAKAN Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçim sürecini çok kötü yönetti.

O kadar ki, 550 sandalyeli bir Meclis’ten, 353 sandalyesi olmasına rağmen cumhurbaşkanı çıkaramadı.

Şimdi boşuna mağduru oynamaya kalkmasın.

Eğer inat statejisini sürdürmeseydi, AKP grubundan, muhalefetin ve kamuoyunun içine sindirebileceği bir aday şimdi Çankaya’da oturuyor olabilirdi.

Başbakan, Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan oldu.

Ama ilginçtir Erdoğan hálá aynı inat stratejisini sürdürüyor.

Demek ki AKP’de sağduyu ve ortak akıl diye bir anlayış yok.

Başbakan, kürsülere çıkıp iddia ettiği gibi iktidarı döneminde Türkiye’yi de iyi yönetemedi.

Bütün kurumlarla kavga etmeyi politikasının ana stratejisi haline getirdi.

Oysa bir iktidarın ilk görevi, ülkede istikrarı ve huzuru sağlamak olmalı.

Toplumun dindarlar-laikler diye ikiye bölünmesinde önemli katkıları oldu.

Yolsuzlukların üzerine gideceğine yolsuzluklara bütün kapıları açtı.

Devletin olanaklarını kendi yandaşlarının önüne serdi.

* * *

En çok övündüğü ekonomiye gelince...

Ecevit hükümetinin hazırlayıp uygulamaya koyduğu programa bağlı kaldı. Bu sayede enflasyon yüzde 10’lara kadar düştü.

Bu bir başarıdır kuşkusuz. Ama programa göre enflasyonun 2007’de yüzde 5’e düşmesi gerekiyordu.

Demek ki enflasyon hedefinde de yüzde yüzlük bir sapma oldu.

Büyüme yüzde 7’ye yakın gerçekleşti. Ama bu ithalata dayalı büyümeydi.

İhracat 100 milyar dolara dayandı ama bunu gerçekleştirebilmek için Türkiye 70 milyar dolarlık ithalat yapmak zorunda kaldı.

Yani gerçek ihracatımız 30 milyar dolardır.

2006’da ülkeye 20 milyar dolarlık yabancı sermaye geldi.

Ama yabancılar getirdikleri parayla banka veya kurulu tesis alıyor, yeni yatırım yapmıyor.

Bu nedenle de istihdamda ve refahta bir rahatlama olmadı.

İşsizlik azalmadı.

* * *

Devam edelim...

Bugün itibarıyla borsanın yüzde 74’ü yabancıların elinde.

Bol bol sıcak para geliyor.

Çünkü Türkiye dünyadaki en yüksek faizi veriyor.

Bazı ekonomistler bu kadar yüksek faiz verilmesini ülkenin soyulması olarak değerlendiriyor.

4 yıldır kur düşük tutularak ülke ithal cennetine dönüştürüldü.

Oysa AKP iktidarında enflasyon yüzde 40’a yakın oldu.

Bu durum bütün ekonomi kurallarına ters.

Rekor düzeydeki cari açık ile dış ticaret açığı da ekonomiyi zorluyor.

Dar gelirli insanların yaşamları giderek zorlaşıyor.

Örneğin geçen yıl ilk kez, kapanan dükkán sayısı açılan dükkán sayısını geçti.

Köylü çok sıkıntılı.

Son bir not daha verelim:

En zenginle en yoksul arasındaki ara AKP iktidarında daha da açıldı.

Yani yoksul insanlar daha da yoksullaştı, gelir dağılımı uçurumu daha derinleşti.

Vaziyet-i umumiye "Ekonomi mükemmel" nutukları atanların bilgilerine ve de vicdanlarına sunulur.
Yazarın Tüm Yazıları