SEÇİMDE alınan sonuç, CHP’de geleceğe umutla bakanların sayısının dibe vurmasına neden oldu.
Partide kiminle konuşursanız konuşun, hepsinin derin bir umutsuzluğun girdabına sürüklendiğini görüyorsunuz.
Bu parti, içine düştüğü karamsarlık ve çaresizlik ortamından kurtulup yeniden iktidar alternatifi olabilir mi?
Böyle bir silkinişin kısa dönemde başarılması çok zor.
Ama kollar sıvanıp, partinin yeniden yaratılması başarılabilirse, bundan hem CHP hem de Türk demokrasisi kazançlı çıkar.
CHP çok hızlı bir şekilde "düşünsel ve örgütsel" yapılanmasını baştan aşağı değiştirmelidir.
İki yıl sonra yerel seçimler var.
Eğer parti örgütü yeni bir heyecana ve dinamizme kavuşturulamazsa CHP için yerel seçimler de hüsranla sonuçlanır.
Tayyip Erdoğan seçimin hemen sonrasında örgütüne yerel seçim hedeflerini verdi, "İzmir’i, Çankaya’yı, Edirne’yi, Muğla’yı istiyorum" dedi.
AKP örgütü bu hedefleri yakalamak için çalışmaya başladı bile.
CHP ise hálá seçim depreminin enkazı altında.
* * *
Unutulmamalı ki yerel seçimler sadece belediye başkanlıkları bakımından önemli değil.
Partililer için belediye meclislerine, il genel meclislerine girebilmek örgütün ayakta durması bakımından hayat memat meselesidir.
O nedenle CHP bir an önce yapması gereken değişimi başlatmalı ve zaman yitirmeden yerel seçimlere büyük hedefler koyarak hazırlanmalı.
CHP’nin bugün oylarını artıracak gücü yok.
CHP yönetimi bu gerçeği artık kabul etsin.
36 ilden hiç milletvekili çıkaramayan bir ana muhalefet partisi olmaz.
Sosyal demokrat bir partinin Kürt kökenli vatandaşlarımızın böylesine nefretini çekmesi de aklın alacağı bir şey değildir.
Tersine, o insanlara bir barış ortamı içinde mutlu ve huzurlu bir yaşam vaat eden bir parti olmalıydı CHP...
Eğer o insanlar kendilerine MHP’yi bile CHP’den daha yakın görüyorlarsa ve bunu söylüyorlarsa Güneydoğu’ya dönük politika baştan aşağı yanlış demektir.
Aynı yanlış politika sosyal demokrat partiyi umut olarak göremeyen dar gelirli insanlar için de geçerlidir.
Geçim sıkıntısı altında inim inim inleyen insanların, bütün politikasını rantçı kesim ile kendi yandaşlarını zengin etmeye göre işleten bir partiye sarılması CHP için acı bir durumdur.
* * *
Ben Ecevit’in 1973 ve 1977 seçim kampanyalarını adım adım izledim.
O zamanın coşku dolu, kıpır kıpır CHP’sinden bugün eser yok.
O seçimlerde CHP örgütü dağa taşa "Umudumuz Ecevit" diye yazmıştı.
Bir önceki seçimde Demirel’in oy deposu olan kent varoşları ile doğudan batıya tüm Anadolu kırsalının insanları "Karaoğlan" adını taktıkları Ecevit’e akıtmışlardı oylarını...
Ecevit’in o yoksul insanların yüreklerine işleyen şiirsel sloganları kitleleri büyülemişti.
1977’de CHP yüzde 41’le çok partili dönemde aldığı en büyük oy oranına ulaşmıştı.
İşte CHP o heyecanı yeniden yakalamayı hedeflemeli, bunun için yeniden yapılanmalıdır.
Kimse unutmasın ki CHP Türkiye için, Türk demokrasisi için vazgeçilmez bir kurumdur.