Belli ki 2007 başımıza çok işler açacak

CUMHURBAŞKANLIĞI tartışmaları, sadece Başbakan Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkmamasına odaklandı.

Oysa Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olması kadar, onunla aynı dünya görüşüne sahip bir kişinin Çankaya’ya çıkması da rejim açısından sakıncalıdır.

Hatta Başbakan’ın seçtirdiği bu kişi tamamen onun güdümünde olacağı için Erdoğan’dan daha sakıncalı bir cumhurbaşkanı olur.

Bu gerçek üzerinde durulmuyor ve sanılıyor ki Erdoğan cumhurbaşkanı seçilmezse durum kurtarılacak.

Bir de 367 meselesi var...

Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun yorumunu birçok Anayasa hukukçusu da paylaşıyor.

Karşı çıkanlar da var.

Bu yorum farklılığı içinde yapılacak bir seçim, Çankaya’yı hep tartışmalı hale getirecek.

AKP’liler kurnaz insanlardır.

Buna meydan vermemek için bir çözüm bulurlar.

Çözüm de gayet kolay.

AKP’nin sayısını 367’ye tamamlayacak 13 milletvekili ya transfer edilir, ya da seçim garantisi verilerek o gün Meclis’e getirilir, sorun da böylece çözülmüş olur.

Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.

* * *

Görülüyor ki 2007 yılı, çok zor bir yıl olacak.

İçte ve dışta devasa sorunlarla boğuşmak zorunda kalacağız.

Böyle zorluklarla dolu bir yılı ancak güçlü bir hükümetle ve halkın inanacağı, güveneceği ve sayacağı bir cumhurbaşkanıyla aşabiliriz.

Polisin yaptığı açıklamaya göre, halen cezaevlerinde 54 bin kişi yatıyor.

Bu rakam her gün artıyor.

Bu suçluların yarıdan fazlası hırsızlıktan içerdeler.

İnsanlar aç, insanlar işsiz...

Yaşamak için çalıyorlar. Direnenleri de öldürüyorlar.

Gazete sayfaları ve ekranlar, hunharca işlenmiş cinayet haberleriyle dolu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), bu dramatik sonucun nedenlerini gözler önüne seriyor.

Türkiye’de 623 bin kişi açlık 14 milyon da yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

TÜİK’e göre açlık sınırı, 4 kişilik aile için aylık 190 YTL.

Yine 4 kişilik aile için yoksulluk sınırı da aylık 487 YTL.

Bu bir alarmdır...

* * *

TÜİK’te bu hesapları yapanlar ve bu rakamları belirleyenler ya dayak yememiş ya da hesap yapmasını bilmiyor.

Ya da işin içinde inanılmaz bir hinoğlu hinlik var.

Acaba 190 Yeni Türk Lirası’yla 4 kişilik aileyi doyuracak bir sihirbaz var mı dünyada?

Aynı hinoğlu hinlik yoksulluk sınırı için de geçerli. 487 YTL yoksulluk sınırı olur mu?

Belediyelerin yaptığı hizmet binaları, tesisler, gösterişli şovlarla açılarak ülke kalkınmaz.

Batı’da bu tip hizmetler gazetelerde haber bile olmaz.

Gelir dağılımını adaletli bir bölüşüme dönüştürmeden, hukuk devletine saygılı olmadan ülkeyi huzura kavuşturma olanağı yoktur.

Bu iktidarın, "Halk bana yetki verdi, ben istediğimi yaparım" kafasıyla ülke yönetilemez.

Zaten Türkiye’nin durumu, Başbakan’ın kürsülerde çizdiği pembe tablolara da bu yüzden uymuyor.
Yazarın Tüm Yazıları