Paylaş
Trafik sorununu tek merkeze sıkışmış bir kentte, yalnızca araçların yollarda hareket etmesi olarak ele alamayız. Trafik sorunu, yayaların yürüme alanlarını ve yol üstü parkları da içine alan önemli bir sıkıntı. Bandırma’da özellikle kaldırım üstü parklar aslında birer insanlık suçu. Konuyu abarttığımı düşünebilirsiniz ama öyle bir an geliyor ki, kaldırım üstü parklar nedeniyle yayalar kaldırımı kullanamıyor, yolda da araçların çarpma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Hatta iki araç arasında sıkışma tehlikesi atlatıyor. Bazı sokak ve caddelerde gün boyu Bandırma’nın durumu bu...
Kaldırım üzeri parklar o kadar yaygınlaşmış durumda ki, artık devlet kurumlarına ait araçlar da halkın kaldırımlarını işgal etmiş durumda. Hacı Keşfettin Caddesi girişine her gün PTT’nin kocaman panelvan araçları park ediliyor. Bu iki araç park edildiğinde de 10-12 metrelik bir kaldırımı işgal ettiği gibi mesai saatleri dışında sürekli park halinde ve ne yazık ki insanlar araç yolundan yürümek zorunda. Asıl kötü olansa bu kaldırım üstü parklara göz yumuluyor olması. Ceza yok, uyaran yok...
ÇÖZÜM YOLUNU ORTAKLAŞTIRMALIYIZ
Geçtiğimiz günlerde CHP Bandırma Belediye Başkan Aday Adayı Tolga Tosun’un otopark konusunda Kaymakam Günhan Yazar ile yaptığı görüşme Bandırma’da yaşayan herkes için çok önemliydi. Tosun aday adayı olmasına karşın bu konuda kendini sorumlu hissederek araştırmalar yapmış ve ortaya çıkan “yenilenmesi düşünülen Hürriyet İlkokulu ve Endüstri Meslek Lisesi’nin, zemin altında kalan bölümlerinin otopark olarak planlanması” düşüncesini Kaymakam Yazar’a iletti. Bu tavsiye yaşama geçirilirse yalnızca Endüstri Meslek Lisesi’nde 400 araçlık bir otopark alanı oluşturulmuş olacak. Geçtiğimiz yıl mayıs ayında yapılan otopark yönetmeliğindeki değişiklikle okulların zemin katlarında otopark yapılabilmesinin de önü açılmış. Kısacası bu konuda yalnız Tolga Tosun’un değil bütün bir Bandırma’nın öne çıkması gerekiyor. Ayrıca bu otoparklar yaşama geçerse okullara da ciddi kaynak sağlayacaktır. Bandırma’ya “kent” demekle kentli olunmuyor, Bandırmalı da olunmuyor. Mesele insanların yaşadığı sorunlara çözüm yolu bulabilmek. Sorunların ve çözümün ortaklaştırılması... Umarım Kaymakam Günhan Yazar, Tolga Tosun’un getirdiği öneri ile yakından ilgilenir. Otoparklar kuşkusuz Büyükşehir’in yetki alanında ancak bu kentte yaşayan insanların “Büyükşehir gelsin otopark yapsın” demekten öte projeler üretip talep etmesi gerekli.
BALIKESİR’DE AK PARTİ SEÇMENİ OLMAK ZOR
Edip Uğur “metal yorgunluğundan” dolayı görevden alındı. Zekai Kafaoğlu ile ilgili de birkaç hafta önce ciddi yolsuzluk iddiaları ortaya atıldı ve aday yapılmadı. Geçmişe baktığımızda Edip Uğur ile Balıkesir’i kazanan AK Parti, onu görevden almış, yerine de adeta seçim kazanmış gibi Zekai Kafaoğlu’nu davul ve zurna ile karşılayarak başkanlık koltuğuna oturttu. 3,5 yıl Edip Uğur’dan memnun kalınmadı, istifa ettirildi, 13 aydır başkanlık koltuğunda oturan Zekai Kafaoğlu da Balıkesir’i iyi yönetememiş olacak ki tekrar aday yapılmadı. Peki, Yücel Yılmaz ismi bu kez doğru mu? İşte AK Parti seçmeninin soracağı soru bu anlattıklarım olacaktır. CHP’nin Büyükşehir Adayı Ahmet Akın ve İYİ Parti Adayı İsmail Ok, yukarıda anlattığım gibi Ak Partili seçmene 5 yılda yaşananları sorgulattığında ciddi siyasi kazanımlar elde edecektir. İki aday meydanlara çıktığında, “AK Parti, 5 yıldır Balıkesir’i yönetecek bir başkan bulamadı. Bunlar başkanlarını görevden alarak, aday yapmayarak Balıkesir’i yönetemediğini kabul ediyor. Bizde halkın oyu ile gelen halkın oyu ile gider” dediklerinde acaba AK Parti nasıl bir karşılık verecek, merakla bekliyoruz. Ak Parti’nin Büyükşehir adayları konusunda iki kez yanıldığı ortada 3’üncü kez yanılır mı? Bunu elbet zaman gösterecek.
TUNÇ BAŞARAN SAĞLIĞINA KAVUŞTU
Geçirdiği rahatsızlığın ardından hastanede tedavisi altına alınan yönetmen Tunç Başaran, taburcu edildi. Onunla sohbet etmek, tartışmak benim için ayrı bir zevk. Bizi biraz korkuttu ama insanlar bazen de biraz kaybetmekten korkmalı. Biz insanlar; ninemizi, dedemizi, annemizi, babamızı, kardeşimizi kan bağımız olan kişileri ve dostlarımızı kendimiz için severiz. Onlar bizim yaşamımızda çok önemli değerlerdir. Ancak konu bir sanatçı olduğunda işte onu yalnızca kendimiz için değil, diğer insanlar için severiz, diğer insanlara söyledikleri ve söyleyecekleri sözler için... Ben Tunç Başaran’ı diğer insanlar için sevenlerdenim. Benim için Tunç Başaran, “Uçurtmayı vurmasınlar” filmiyle bir uyanışı tetikleyip bizlere “Belki bir gün uçurtmalarınız kurşuna dizilecek ama siz uçurtmalardan ve gökyüzünden vazgeçmeyin çocuklar”ı anlatabilen Türk Sinemasının efsane ismidir.
Paylaş