2011’in en konuşulan şirketi The Daily’den yazıyorum

Şubatta lansmanı yapıldığında herkesin dilindeydi The Daily. Rupert Murdoch’ın sadece iPad’den yayın yapan dijital günlük gazetesi.

Haberin Devamı

Bir riskti. Ama aynı zamanda... Bütün medyanın, başarılı olacak mı, diye beklediği bir hevesti. Washington Post’un patronu Donald Graham’la
lansmandan bir ay önce konuşmuştuk. Aynen şöyle dedi bana: “Umarım Murdoch başarılı olur. Biz de aynısını kopyalarız.” İşte bu yazı onun bilançosu. Soru: The Daily oldu mu? Yer: The Daily’nin New York’taki ofisi. Vakit: Perşembe günkü Şükran Günü’nün bir gün öncesi

Ofis, Murdoch’un medya holdingi News Corp’un merkezinde. 6. Cadde ve 47. Sokak’ın köşesi. 9. katı ikiye ayırmışlar. Koridorun bir tarafı, girişi eski New York Post. Diğer tarafı, dışındaki pastel camla “Ben burada teknolojiyi temsil ediyorum” diye bağıran The Daily.

MEDYA FABRİKASI

İçerisi, küçük kübiklerin olduğu bir medya fabrikası. Uzun bir hol düşünün. En başında tasarımcılar oturuyor. Sonra yapımcılar. Sonra muhabirler. Yanlardaki küçük odalarda da editörler... Holün sonunda bir prodüksiyon stüdyosu var. Muhabir hikâyeyi buluyor. Ardından prodüktörle bir çatı oluşturuyor. Dış çekimse dış çekim. Stüdyo gerekiyorsa stüdyo. İş oradan dağılıyor. Seri üretim bandı gibi...

GENÇLERE GÖRE

Haberin Devamı

Önce şirketin pazarlama direktörü Rebecca Grossman-Cohen ile buluştum. Genç. Şükran Günü haftası benimle buluşacak kadar çalışkan. “İnsanlar şirketten ayrılmaya başlamış doğru mu” dedim. “150 kişilik bir yer burası ve ayrılanların oranı sıradan bir medya şirketindekinden fazla değil” dedi. “Okuduğum kadarıyla ayrılanlar yaşı büyük olanlar” dedim. “Evet. Çünkü yeni kurulan şirketin heyecanı ve iş yoğunluğu gençlere göre” dedi.

DERİLERİ KALIN

Bir yorum okudum The Daily ile ilgili. Ortada daha Facebook’lar MySpace’ler yokken, bugün ‘sosyal ağların dedesi’ denilen Friendster kuruluyor 2002’de. Ama erken öten horoz durumuna düşüp sonra geri kalıyor. “Sizi Friendster’a benzetenler var” dedim. “New York öyle bir yer ki başka neler söyleniyor. Bizim derimiz kalın” dedi.

ZARAR 20 MİLYON $

Sonra rakamlara geçtik. Şirket sırrı sayıldığından her şeyi söylemedi. Ancak anlattığı kadarıyla tablo aşağı yukarı şöyle: Murdoch başlangıç olarak 30 milyon dolar harcıyor The Daily için. Operasyon gideri ise haftada 500 bin dolar. Yani yılda 26 milyon. Bugün 80 bin aboneleri var. Bunlar şimdiye kadar iPad üzerinden The Daily’nin aplikasyonunu indiren 1.5 milyon kişiden geriye kalanlar. Abonelik ücretleri çeşitli. Ancak yıllık 40 dolar olanı ortalama kabul edersek, gelir yılda 3.2 milyon dolar ediyor. “Reklam ve abonelik yüzde 50-50” dedi. Onu da bu orana göre eklediğinizde... The Daily’nin yılda yaklaşık 6.5 milyon dolar geliri olduğu anlaşılıyor. Kuruluş yatırımını dahil etmediğinizde bile... Sadece ilk yıl zararı 20 milyon dolar demektir!..

Haberin Devamı

KÂR BASKISI YOK

“Biz bu işe uzun bir dönem kâr-zarar açısından bakmıyoruz. Bir deney” dedi Grossman-Cohen. “Ne kadar zaman tanıdılar size” dedim. Söylemedi. The Daily’deki ilanlarda reklam ajanslarının bile iş üretmekte zayıf kaldıklarını gördüğünüzde zamanı fazlasıyla hak ettiklerini kabul ediyorsunuz.

ENTEGRE ŞİRKET

Şimdilik sadece iPad’deler. Fakat Android için de bir altyapı kurulmuş. Hedef, kendilerini hızla dönüştürüp çıkan her yeni platforma dahil olmak. Oluşturdukları çalışan profilini incelediğinizde ise The Daily için neden bir deney dedikleri ortaya çıkıyor. ABC’nin televizyoncuları, NPR’ın radyocuları, Time’ın dergicileri, New York Times’ın muhabirleri, AOL’in web tasarımcıları... Hepsinin melekeleri aynı anda tek bir gazetede. Muhtemelen dünyanın en entegre medya şirketi burası.

SARI ÇORAPLAR

Haberin Devamı

Ofisi dolaşıyorum. Yazıişleri toplantılarına denk geldim. Genel Yayın Yönetmeni Jesse Angelo, masanın başında pantolonuyla pabucu arasından taşmış sarı çoraplarını çekiştirerek gündemdeki haberleri dinliyor. İlk yayına geçtikleri zaman Angelo’nun çalışanlara gönderdiği bir memo sızmıştı dışarı. Mealen, “Mısır Devrimi’ni boşverin, bana South Dakota’nın en zengini kim onu bulun” yazmış. “Hâlâ aynı mı” dedim çalışanlardan birine. “İnsanlar binlerce yerden haber alıyor. ‘Sadece bizi okusunlar’ diye bir hedefimiz yok. Farklı olanı vermek istiyoruz. Başından beri bu değişmedi” dedi.

DEDİKODU BAŞTA

Farklı olma hedefi o kadar baskın ki... iPad’de gazeteye girdiğinizde karşınıza önce “Haberler”... Sonra “İş Dünyası”... Sonra da “Dedikodu” bölümü çıkıyor. Hatta iş dünyası bölümü başta yokmuş, okuyucular ilk ay mesaj atarak ekletmişler. “Okuyuculardan gelen her mesajla kendimizi yeniliyoruz” dedi Grossman-Cohen. “İnsanlar kullanmayı yeni öğreniyorlar. O yüzden biz de her şeyi basit tutarak öğrene öğrene ilerliyoruz.” Ama söylenen, en çok takip edilen kısım dedikodu.

Haberin Devamı

ŞİMDİ BİRİNCİYİZ

Uzun süre kaldım The Daily’de. Etrafı izledim. “Peki” dedim ayrılırken “Sizce ilk yıl için başarılı mısınız?” Grossman-Cohen, “Evet, şu anda iPad’de yayınlanan gazeteler arasında birinciyiz” dedi. “Beş yıl sonraki hedefiniz” dedim. “Yine birincilik” dedi.

YAKIN ARKADAŞLAR

O gün, Murdoch’un oğlu James’in İngiltere’de yayınlanan gazetelerindeki görevlerinden istifa edeceği açıklandı. Ve konuştuğum biri, Murdoch’un Harvard’dan arkadaşı Jesse Angelo’yla bundan sonra çok daha yakın görüşeceklerini söyledi. The Daily, dedikleri gibi bir deney. Ve bütün mesele... Murdoch’ların bu deneye daha ne kadar para yatıracağı. Ama James Murdoch da İngiltere’yi terk ettiğine göre... Sanırım sarı çoraplı yakın arkadaşı bu deneyde daha uzun süre yalnız kalmayacak.

Yazarın Tüm Yazıları