Akıllı cep telefonlarımız bilgisayar veya fotoğraf makinesinin yerini alalı çok oldu. Mobil uygulamalar da hayatın her yerinde. Yoğun kullanımların başında uçak bileti satışları geliyor. Her yıl milyonlarca yolcu, biletini mobil uygulamalardan satın alıyor. Örneğin Türk Hava Yolları (THY) 2018’de 4.1 milyon bileti mobil uygulama üzerinden sattı. Bu oran her yıl artıyor. Bir kere kullanmaya başlayan, sisteme alıştıkça deyim yerindeyse uygulamaya yapışık yaşamaya başlıyor.
Check-in’lerin yarısından fazlası mobil
Kullanımın en yoğun olduğu aşama, rezervasyon ve fiyat takibi. Sektöre bilgi teknolojileri geliştiren SITA’ya göre kullanıcıların yüzde 85’i mobil uygulamayı bu amaçla açıyor. İkinci sırada check-in işlemleri var. Check-in’lerin yüzde 54.5’i mobil uygulama ile gerçekleştiriliyor. Yolcular güvenlik kontrolünden, telefonlarına gelen mobil kod ve kimliklerini göstererek geçiyor. Bagaj etiketi ise yüzde 48 ile üçüncü sırada. Check-in işlemi ile bagaj etiketi de uygulamayla oluşturuluyor. Fazla bagaj ödemeleri buradan yapılıyor. Hızlı artışın yaşandığı bir başka kullanım da yolcunun bagajını mobil uygulama üzerinden ‘self drop’ olarak adlandırılan noktalara teslim etmesi.
Uygulamalar başka neye yarıyor? Sayelerinde havalimanında yolunuzu bulabilir, değişen kapı numarasını takip edebilir, promosyonlardan haberdar olabilirsiniz. Ayrıca havayollarının kendi mobil uygulamalarını uçak içinde internete ücret ödemeden kullanmaya devam edebiliyorsunuz.
Neden kullanmalısınız?Bilgiye daha hızlı ulaşın: Web sitesindeki bilgileri cep telefonundan görmeye çalışmak sorun yaratabiliyor. Mobil uygulamadan işlem yapmak daha pratik.
Sadece uçuş için değil: Mobil uygulamalar ile hızlı check-in ve kayıp bagaj takibi yapabilirsiniz.Özel fiyatları kaçırmayın: Havayolu şirketleri mobil uygulamalar için bazen özel promosyon yapabiliyor. Bu bilgiler, uygulamayı indiren kişilerin cep telefonuna doğrudan iletiliyor.
Gittiğiniz yeri öğrenin:
Moskova’daki uçak kazasından sonra beynime kazınan, bir fotoğraf ile bir grafik oldu. Fotoğrafta arkada yanan bir yolcu uçağı, önde ellerinde bavullarla yürüyen yolcular görülüyordu! Grafiğe ise hangi koltukta oturan yolcuların hayatını kaybettiği işlenmişti. Rus Aeroflot Havayolları’nın Sukhoi Super Jet (SSJ) tipi bölgesel uçağı, Moskova Sheremetyevo Havalimanı’ndan Murmansk’a gitmek üzere 73 yolcu ve 5 mürettebatıyla havalanmıştı. Kalkıştan kısa süre sonra uçağa yıldırım isabet etti. Elektronik sistemlerde ve telsizde arıza meydana geldi. Pilotlar kalkış yaptıkları meydana dönme kararı aldı. Yıldırımın yüksek voltajı, telsiz sistemini devre dışı bırakmıştı. Yerdeki hava trafik kontrol merkezine bu bilgiyi transponder ile aktarıp inişe geçtiler.
Uçağın hızı normalden çok yüksekti, teker değdikten sonra pistte iki kez sekti. Son temasta ana iniş takımları kırıldı ve piste vuran motorlar yanmaya başladı. Yolcu uçağı pistte kayarken sürtünmeyle alev topuna döndü.
Havacılık kurallarına göre, yolcu sayısı ne olursa olsun 90 saniye içinde uçağın tahliye edilmesi gerekiyor. Yolcu uçakları sertifikasyon sırasında bu kıstasa göre test ediliyor. Yolcuların ise kalkış öncesinde oynatılan video veya kuralların hatırlatıldığı demoları dikkatle izlemesi gerekiyor. Bu kaza, o videoları izlemenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Hangi hatalar yapıldı?
Panik çıktı: Yolcular büyük panik içindeydi. Uçuş ekibinin onları yatıştıracak anonsu yapıp yapmadığını bilmiyoruz. Hatta uçak durmadan birçok yolcu ayaklandı ve öne doğru ilerlemek istedi.
Cep telefonları kayıttaydı: Bazı yolcular olayı cep telefonunun kamerasına almaya çalışıyordu. Ne çıkabilecekleri kapıyı belirlemişlerdi ne de dışarıya çıkmak için ne yapacaklarını biliyorlardı. Bazı yolcular ise cep telefonları ile konuşmaya devam ediyordu.
Herkes öne doğru koştu:
Geçen hafta rötar yapan AtlasGlobal uçağının yolcusu, kontuarda görevli personele hakaret etti. O sırada çekilen video sosyal medyayı salladı, haberi milyonlarca kişiye ulaştı. Havayolu da yolcuyu kara listeye aldı. Yani bir daha AtlasGlobal’den bilet alamayacak.
Peki havayolları hangi yolcuları kara listeye alıyor, kırmızı kart gösteriyor?
Aslında bilet satışı sırasında havayolu ile yolcu bir sözleşme yapmış oluyor. Hem hukuk kuralları hem de uluslararası havayolu kuralları, taşıyıcı şirkete, olay çıkaran, kara listeye giren yolcuya bilet satmama hakkı veriyor. Sektörde bu tür davranışlar ‘Kural Tanımaz Yolcu’ başlığı altında toplanıyor. Sadece uçakta yapılan taşkınlıklar değil, örneğin asılsız bomba ihbarı yapan da bu kategoride.
Şirketin amacı, diğer yolcuların rahatsız olmasını engellemek ve uçuş ekibiyle yer görevlilerini korumak. Her yıl Uluslararası Havayolu Taşıyıcıları Birliği’ne (IATA) ortalama 10 bin yolcu rapor ediliyor. Sınırları zorlayan olaylarda ömür boyu kara liste uygulaması devreye giriyor ve bu sık rastlanan bir durum. Bir yolcu kara listeye girdiğinde kimlik bilgileri rezervasyon sistemine yükleniyor. Bilet satışı sırasında yolcuya ‘dur’ deniliyor. Veya daha önceden alınmış bilete sahip ancak kara listeye girmiş yolcuyu havalimanında tespit edip uçurmayabiliyor. Bazı ülkelerde tüm havayolu şirketleri ortak veritabanı tutuyor.
Kara listeye girme nedenleri
KÜFÜR VE KABA DİL: Kara listeye alınma sebepleri arasında ilk sırada. Görevlilere ve etraftaki yolculara kullandığınız dile dikkat edin.
AŞIRI ALKOL TÜKETİMİ: Her yıl çok sayıda yolcu, aşırı alkol tüketimi sonrasında olay çıkarıyor. İş kavgaya kadar gidebiliyor.
Atatürk Havalimanı’na inişlerde beni en keyiflendiren Ataköy-Florya tarafındaki 23 pistiydi. Boğaz’dan başlayıp Tarihi Yarımada üzerinden gelen uçak, güzel bir İstanbul turu yaptırırdı. Türkiye’ye ilk defa gelen turistler, pencereden manzarayı keyifle izlerdi. Boğaz’ı ve Haliç’i görürler, büyülenirlerdi. Artık uçuşlar İstanbul Havalimanı’ndan yapılıyor. Yeni alanda pistler, kuzey-güney doğrultusunda. Rüzgâr durumuna göre değişiyor ancak kalkışların önemli bölümü kuzeye yani Karadeniz’e doğru gerçekleştiriliyor. Pistten kesilen uçak irtifa alırken pencereden baktığınızda kendinizi Karadeniz’in hırçın dalgalarının üzerinde buluyorsunuz.Hava Trafik Kontrol Merkezi’nin talimatlarına uyan pilotlar özel hazırlanmış rotaları takip etmeye başlıyor. Örneğin Avrupa tarafına giden uçaklar sola dönüyor. İç hat veya Ortadoğu, Uzakdoğu için sağdan dönerek Kilyos, Maslak, Taksim hattında devam ediyor, Marmara Denizi üzerine çıkıyor.
İç hatlarda İstanbul manzarası daha iyi
Avrupa’dan gelen uçaklar, genellikle Tekirdağ taraflarından dönüp yaklaşmaya başlıyor. Büyükçekmece Gölü yakınlarında alçalıp sola dönüşle pisti karşılıyor. İç hatlar, Ortadoğu veya Uzakdoğu’dan gelen uçaklar ise Marmara’nın güneyinde Sabiha Gökçen Havalimanı, Kadıköy, Atatürk Havalimanı üzerinden uçup Büyükçekmece Gölü yakınlarından dönüyor, İstanbul Havalimanı pistlerini karşılıyor. Yani pencere kenarında oturanlar İstanbul manzarasını izleyebiliyor. İstanbul Havalimanı iki pistle açıldı. Bu pistlere aynı anda uçak inip kalkabiliyor. Bu nedenle uçak inerken etrafa bakın. Şanslıysanız, yakınlarınızda inişe gelen bir uçağı görebileceksiniz. Sakın paniklemeyin; iniş, pilot ve hava trafik kontrolörlerinin ‘kontrolü’ altında.Taşınmanın ardından İstanbul üzerinde görülen uçak sayısında azalış var. Kuşkusuz bu durum gürültüye de olumlu olarak yansıyor. Ama benim gibi gözleri gökyüzünde sürekli dolaşanlar için yeni bir durum.
Yeşilköy ve Ataköy artık sessiz
Geçen günlerde eski havalimanının bulunduğu Yeşilköy’e gittim. Sahilde yürüyüş yaptım. Eskiden tepemden yolcu uçakları aralıksız geçerdi. Şimdi buralar sessiz. Saatte birçok özel jet veya kargo uçağı Atatürk Havalimanı’na iniyor veya kalkıyor. Kuzeyde Halkalı, Sefaköy, güneyde Florya, Yeşilköy ve Ataköy tarafı pek sessizliğe alışamamış. Arkadaşlarımdan bu yönde şeyler duyuyorum.
Uçakla yeni tanışan semtlerin başında Büyükçekmece, Esenyurt, Arnavutköy geliyor. Buraların üzerindeki uçuşlarda irtifa biraz daha yüksek. Bu nedenle gürültü Yeşilköy veya Ataköy tarafındaki kadar yüksek değil. Yakında bu semtlerde oturanlar uçaklara daha da alışacak.
Ne zaman uçakta “Aman üzerime dökülmesin” desem ya salataya koyduğum zeytinyağı damlar ya da domates sosu gömleğime sıçrar. Hiç olmazsa üzerime kahve damlatırım. Bunlar benim sakarlıklarım. Bazen de aksilik olur, servis sırasında içecek veya tabak yolcunun üzerine dökülür. Diyelim hostes için çok daha büyük bir aksilik oldu ve yemek çalıştığı havayolunun CEO’sunun üzerine döküldü...
Geçen hafta bu olay Amerikan Havayolları’nda meydana geldi. Şirketin Phoenix-Dallas seferinde CEO Doug Parker da yolcular arasındaydı. Uçuş ekibine CEO’nun yolculuğu hakkında önceden bilgi verilmişti.
Yerde kalkış hazırlıkları yapılırken servis sırasında sekiz içeceğin bulunduğu tepsiyi taşıyan hostese bir yolcu çarptı ve tepsi CEO’nun üzerine döküldü. Dört yıldır uçan kabin memuru şok olmuştu. CEO’nun üzerini berbat etmişti. Parker önce kabin memuruna üzülmemesini söyledi. Ardından kağıt peçetelerle etrafın temizlenmesine yardım etti. Sonra da kabin memuru ile fotoğraf çektirdi. İş tatlıya bağlandı. Kabin memuru bu fotoğrafı Instagram hesabından paylaştı.
Yardım etmelerine izin verin
Uçakta bu durum istem dışı olarak, örneğin türbülans sırasında başınıza gelebilir. Sıcak bir içecek bacağınıza döküldüğünde yanık da oluşabilir. Bu konuda kabin memurları özel eğitimli. Öncelikli olarak kabin memurlarının size yardım etmesine izin verin. Genellikle ilk müdahaleyi ıslak havlu veya kolonyalı mendil ile yapıyorlar. Bazı havayollarının kabininde leke çıkartan kimyasallar da bulunabiliyor.
Leke çıkmazsa...
Büyük taşınma operasyonuyla birlikte Atatürk Havalimanı’na veda ettik. Yeni havalimanına toplu ulaşım veya aracınızla gidecekseniz önden mobil uygulamaları kullanmanızı tavsiye ederim. Terminalin büyük yapısı nedeniyle önerim dış hatlarda, özellikle de ABD gibi ek güvenlik uygulanan ülkelere uçuyorsanız en az 4 saat önce gitmeniz.
Kendi aracınızla gidecekseniz...
İstanbul’un farklı noktalarına göre havalimanı mesafesi ortalama 35-45 km. arası değişiyor. Asya Yakası’ndan gidenler Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü kullanıp Kuzey Marmara Otobanı üzerinden ulaşabilir. Alternatif ise Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçip Kemerburgaz-Göktürk bağlantısından geçiş. Keza Taksim, Beşiktaş tarafından gelecekler de bu yolu kullanabilir.
Otoparkın saati 19.5 TL
Terminallerin kalabalık saatlerinde güvenlikte sıra beklemekten sıkılıyor musunuz? Uçağınızı sakin bir ortamda dinlenerek veya çalışarak beklemek mi istiyorsunuz? Business veya first class uçmuyorsanız, havayollarının özel yolcu programlarında üst seviyede değilseniz ayrıcalıklı olmanın yolu, özel hizmet almaktan geçiyor. Dünyada birçok havalimanında bu hizmet ya özel kuruluşlar veya havalimanı işletmecileri tarafından veriliyor. 7 Nisan’da Atatürk Havalimanı’ndaki operasyonunun İstanbul Havalimanı’na geçmesiyle birlikte terminalde özel yolcu hizmeti, işletmeci şirketin ‘İGA Pass’ı üzerinden verilecek.
299 Euro ödeyerek İGA Pass Plus sahibi olacaklar için pasaport kontrol sonrasında lounge, yani özel bir salon hazırlandı. Toplam 4 bin 420 metre kare alanda 584 kişilik oturma kapasitesine sahip salonda yolcular uçaklarını dinlenerek, toplantı salonlarında çalışarak bekleyebilecek. İsteyen duşunu alabilecek. Salondaki ikramı ise BTA veriyor. Günün farklı saatleri için özel mönüler hazırlandı. Yolcular beklemeleri sırasında sınırsız yiyecek ve ikramdan faydalanabilecek. Bu salonda ayrıca minik yolcular için oyun alanları, özel tuvaletler ile emzirme ve alt değiştirme noktaları yer alıyor. Duty Free mağazasından kalabalığa girmeden alışveriş yapabilecek, sipariş verdikleri ürünleri o noktadan teslim alabilecekler. İGA Pass satın alarak özel yolcu statüsü kazananlar, uçağa geçerken de yürümeyecek, dilerlerse buggy olarak adlandırılan elektrikli araçlarla kapıya kadar götürülecekler
Havayolu şirketleri için yaz sezonu 31 Mart’ta başlıyor, ekim sonuna kadar devam ediyor. Tarifeler değişiyor, yeni uçuş noktaları açılıyor. Bu noktalara ilk seferler için çok uygun fiyatlar veriliyor. Hızlı davranan uygun fiyata uçabiliyor. Fiyatları şirketlerin web sitelerinden takip edebilirsiniz ancak biz de öne çıkan birkaçını sizin için derledik:
THY’de 12 yeni uçuş, 12 fırsat
Türk Hava Yolları bu yıl Marakeş (Fas), Sharjah (Birleşik Arap Emirlikleri), Port Sudan (Sudan), Denpasar (Endonezya), Mexico City-Cancun (Meksika), Rovaniemi (Finlandiya), Luxor (Mısır), Port Harcourt (Nijerya) ve Pointe-Noire’ye (Kongo Cumhuriyeti) uçuş koydu. İç hatlar ise İstanbul-Siirt seferlerine başladı. 15 Mart’ta da İstanbul-Çanakkale uçuşları başlıyor. Bir sonraki iç hat noktası ise Uşak olacak.
Endonezya’nın en önemli tatil noktalarından biri olan Bali’ye uçuşlar 17 Temmuz’da başlıyor. THY her gün Bali Denpasar’a filosuna yeni katacağı Boeing 787-9 uçakları ile sefer yapacak. THY’nin Meksika’daki yeni uçuş noktaları Mexico City ile bölgenin en önemli tatil noktalarından Cancun’a bilet fiyatları ekonomi, gidiş-dönüş, tüm vergi ve harçlar dahil 999 dolardan başlıyor. İlk uçuş 21 Ağustos’ta gerçekleştirilecek.
Pegasus Venedik’te