Doping olaylarının gerçek nedenleri

TÜRKİYE’de son 2 yıl içinde gelişen doping olaylarının başlıca nedeni, sporcuların kısa zaman içinde Avrupa, dünya veya olimpiyat şampiyonu olarak köşe dönme olgusundan kaynaklanmaktadır.

Ayrıca antrenörlere aylık maaş ödenmediği için sporcusu madalya kazandığı taktirde ödül verilmesi, doping olaylarının çoğalmasında rol oynamaktadır. Sporcular yanlış bilgilendirilmekte, yönlendirilmekte ve genç yaşta bu öldürücü belanın içine girmektedir.

Doping nasıl önlenir?

Doping konusunda başlıca görev federasyonlarındır. Her federasyon sporcularını eğitmek zorundadır. Her federasyonun doktoru, sporcuları ve antrenörleri dopingin zararları ve kullanılması yasak ilaçlar hakkında bilgilendirmelidir.

Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün uyguladığı uluslararası müsabakalar öncesi doping kontrolü mecburiyeti, bu konuda olumlu bir harekettir. Ayrıca antrenörlerin ve doktorların da sporcuları doping yaptığında aynı cezayı alması gerekir. Suç sadece sporcuda değil, sporcuyu kontrol etmeyen, uyarmayan, onu bu gibi zararlı girişimlerden uzak tutarak önerilerde bulunmayan antrenörler ile gerekli dikkati göstermeyen doktorlarda da vardır.

Antrenörleri maaşa bağlamalı ve sporcusunun başarısına paralel ödüllendirilmemelidir. Federasyon başkanları ise sadece etiket için bu göreve gelmemelidir. Federasyon başkanı gönüllü olarak çalışıyorsa da zaman yoksa kimse onu bu işi yapmaya zorlamıyor. Eğer doping olayları bir spor branşında artıyorsa, bunda mutlaka federasyon başkanı ve yöneticilerde de kusur vardır. Demek ki sporcuları ile yakından ilgilenilmemektedir.

İtalya’da hapis cezası var

İtalya’da bir ara özellikle bisiklet sporunda dopingin çok yoğun olması nedeniyle bir kanun çıkartıldı. Doping yapan sporcuya mahkeme kararı ile hapis cezası verilmeye başlandı. Bu kanun hala geçerli. Bu nedenle İtalya’da bu ay içinde başlayacak Torino Kış Olimpiyatları’nda Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) zor durumda kaldı. Çünkü IOC kurallarına göre mahkeme kararı ile hapis cezası yok. İtalya Spor Bakanı ve Avrupa Olimpiyat Komiteleri Başkanı ve Torino Kış Olimpiyatları Oyunları Organizasyon Komitesi’nin hükümet komiseri olan Mario Pescante, bu konuda ilgi çekici bir çalışma yaptı. Sonunda İtalya Parlamentosu, olimpiyatlar süresince doping olaylarında İtalya kanunlarının geçerli olmadığını kabul etti.

Evet, doping sadece ülkemizde değil bütün dünyada var. Yapılan anketlerde sporcular hep köşeyi dönüp zengin olmak için doping kullandıklarını açıklamaktalar.

Ayrıca doping bir etik ve Fair-Play konusudur. Doping yapan sporcu aslında bence yapmayan sporcuların hakkını çalmaktadır. Bir nevi hırsızlık, ahlaksızlık ve sahtekarlık olarak kabul edilmektedir.
Yazarın Tüm Yazıları