Sanata feda edilmiş bir hafta

Tekin ARAL

Geçtiğimiz günler, sanat etkinliklerinin peşinden koşuşturma açısından benim için hayli yorucu geçti...

İlk olarak sevgili arkadaşlarım Mine ve Ömer Vargı'nın kotardıkları ‘‘Herşey çok güzel olacak’’ filminden sözetmek istiyorum...

Film çok güzel çekilmiş, teknik düzeyi yüksek ve de gırgır bir film...

Filmin yönetmeni Ömer Vargı başarılı...

Bir kere o bildiğimiz yumurta görünümlü kafalı Cem ilk kez saçlı olarak karşımıza çıkarıyor...

Bu hem Cem Yılmaz hayranları için bir sürpriz oluşturuyor... Bu arada en önemlisi de filmin ‘‘Cilalı Taş’’ devrinde geçmediğini öğreniyoruz...

Cem Yılmaz'ın yanısıra filmin diğer başrol oyuncusu ise ünlü müzikçi Mazhar Alanson... Mazhar da filmde oynamaktan çok mutlu... Ama Mazhar'ın en mutlu olduğu şey onca gün Cem'le rol arkadaşlığı yapıp da ‘‘Mazhar Osman’’lık olmaması...

Sonuç olarak ‘‘Herşey çok güzel olacak’’ çok başarılı, hoş bir film... Bence tek kusuru, filmin ‘‘meşazı’’ olmaması... Bu konuyu Ömer'e sorduğumda, ‘‘Çok masraf ettik... 'Meşaz'a para kalmadı abi...’’ dedi.

AFİFE

Geçtiğimiz haftanın çok önemli bir sanat olayı da Halk Sigorta'nın büyük özveri ve çabayla gerçekleştirdiği, Devlet Opera ve Balesi Modern Dans Topluluğu dansçılarının rol aldığı ‘‘Afife’’ balesiydi...

Halk Sigorta, zaten bir gelenek başlattı dahası kurumlaştırdı... Üç yıldır Afife Jale adına tiyatro ödülleri veriyor...

1902 yılında doğan Afife Jale ilk Türk Müslüman kadın tiyatro oyuncusu...

1918'de Darülbedayi'ye giriyor... 1920'de Kadıköy Apollon Tiyatrosu'nda ilk kez sahneye çıkıyor...

Ve ilk sahneye çıktığı o gün ilk perdenin sonunda da tiyatroyu devlet polisi basıp Afife'nin peşine düşüyor...

Aslında polisini Afife'nin peşine salan Devlet'in amacı Afife'yi yakalayıp ilk ‘‘Devlet Sanatçısı’’ yapmaktır...

Ama başına geleceği hisseden Afife kaçıyor ve ‘‘Devlet Sanatçısı’’ olmaktan kurtuluyor...

Ama o aralar elinde Ajda, Emel, Kamil Sönmez, İzzet Altınmeşe vs. gibi ‘‘Devlet Sanatçısı’’ yapacak değerler olmayan devlet Afife'nin peşini bırakmıyor... Ve bu genç tiyatro sanatçısının bunalıma girip, bir akıl hastanesinde yaşamını yitirmesine neden oluyor...

Tabii bu işin şakası... Sonuçta ‘‘Afife Balesi’’ çok başarılı bir organizasyondu...

Bu işe tüm gönül koyanları, emek verenleri kutluyorum...

Benim bu tip gecelerde karşı olduğum tek şey, o gösteri sonrası sanki Ağa oğlu evleniyormuş gibi verilen o ikibin çeşit yemekli ağırlamalar...

Çoktandır görmediğiniz, iki kelam etmek istediğiniz dostlarınız, ya o sıra ya o kuyruklarda kuzu tandır alma mücadelesi veriyorlar... Ya da ağızları avurtlarına kadar baklava ve şekerpare ile dolu olduğundan, sizinle ilk insanlar gibi anlaşılmaz bir biçimde homurdanarak konuşuyorlar...

BAETLAS MADE IN TURKEY

Beatles 1960'lı yıllarda dünyayı kasıp kavuran, bugün ününe hala erişilememiş bir müzik topluluğu...

Paul Me Cartney, John Lennon, George Harrison ve Ringo Star'dan oluşan bu ünlü İngiliz rock grubu, Chuck Berry, Bill Haley ve Elvis Presley'den sonra rock müziğinin günümüze gelmesine neden olan gruptur...

İşte bizim ünlü müzikçilerimiz Fuat Güner, Dağhan Baydur ve Erdal Kızılçay oturup bir yıl çalışmışlar... Beatles'in en ünlü on şarkısını ‘‘Beatles Made In Turkey’’ adıyla Türk çalgıları eşliğinde, Türkçe yorumlamışlar...

Commeral Unıon Sigorta evsahipliğinde, sevgili Cin Kapancı'nın iteklemesiyle gerçekleştirilen ‘‘Beatles Made In Turkey’’ bence keyifliydi... Zaten hepsi de o kadardı...

Zira bu ‘‘Beatles’’ konusunda konuşursam, gerçekten çok kötü konuşurum...

Çünkü bu konuda çok mutsuz anılarım var...

Bu ‘‘Beatles’’in bana inanın çok zararı oldu...

Şimdi düşünmek bile istemiyorum... ‘‘Beatles’’in Türkiye'de dahası dünyada ilk çizgi filmini yapan kişi ben olmama rağmen. Üstün zekalı bir arkadaşımın kamera hatası yüzünden zorluk çektik . Ama ben yine de o filmi sinemalarda oynattım. Çokta güzel bir film oldu.