Paylaş
Yıllardır ülkemde açtığım bale ve dans okullarında bir erkek olarak hemen herkesin benimsediği bir rol model olmama rağmen erkek dansçı sayısının bir türlü artamadığı bir gerçek.
Konservatuvar yıllarımda hangi okula gittiğim sorulduğunda sevinçle Konservatuvar Bale Bölümü deyince aldığım cevaplar birbirinden şaşırtıcı olurdu. Bu cevapları derleyip kitap çıkarmam lazım belki de...
Bu cevapların karşısında gülümser, fazla üstünde durmaz, neşe ve azimle çalışmama devam ederdim.
Geçen gün bu ilginç durumu bir kez daha gülümseyerek düşünme fırsatım oldu.
* * *
Elelele dergisi ve Avon özel bir ödül gecesi düzenledi. Hayallerini gerçekleştirmeyi başarmış, düşledikleri ve yaptıklarıyla ilham veren kadınlara ödül vermek üzere bir halk oylaması yapıldı ve jüri değerlendirmesine sunuldu.
O gece ben de jüri üyesi olarak davet edildim ve yerimi aldım.
Gazeteci kategorisinde ülke gündeminin nabzını tutan konulardaki başarılı yazı ve röportajları ile dikkat çeken Gülden Aydın’a sevgili Erdil Yaşaroğlu ile birlikte ödülünü verdik.
Ödülü takdim ederken yaptığım kısa konuşmada, “Kadınların çoğunlukta olduğu bir mesleği yapıyorum. Bütün yaşamım çoğunlukla kadınlarla birlikte geçti. Bu yüzden sevgili kadınlar, sizi çok iyi anlıyorum” deyiverdim.
Oysa bir kadının yaşamının erkek egemen dünyada ne kadar zor, başarının ne kadar tırnaklayarak elde edildiğini söylemeyi arzu ediyordum.
Düşündüm ki ben de kadın egemen bir ortamda başarıya koşuyordum. İşte onun için bu zıt güçlüğü anlayabildiğimi düşünüyorum. Ve başaran kadınlara saygı duyuyorum.
Dolayısıyla o gecede ödül alanlar, bu güçlükleri yenenlerin simgeleridir.
* * *
Gece çok keyifliydi.
Devlet Opera ve Balesinin baş dansçıları Deniz Kılıç ve Erhan Güzel’in yorumuyla koreografisini hazırladığımız “Frida” ile başlayan gece, Mirgün Cabas’ın zarif sunuşuyla aktı gitti.
Jüride benimle birlikte Derya Baykal, Kalben, Erdil Yaşaroğlu, Hale Soygazi, Hüsamettin Koçan, Kanat Atkaya, Mehmet Yılmaz ve Türkan Derya vardı.
Ödüller 9 kategoride verildi.
Oyuncu Gonca Vuslateri,
Yazar Azra Kohen,
Sosyal Sorumluluk dalında, öğretmen Dilek Livaneli,
Girişimci Aslı Elif Tanuğur,
Şarkıcı Sıla,
Gazeteci Gülden Aydın,
Bilim insanı Profesör Oya Başak,
Sporcu Zeliha Ağrıs,
Güzel Sanatlar dalında genç piyanist Nehir Özzengin ödüllerin sahibi oldular.
* * *
Bu değerli gecede Sosyal Sorumluluk kategorisinde ödül alan Dilek Livaneli, konuşması ve duruşuyla üzerimde büyük etki bıraktı.
Dilek Livaneli köy okullarında on beş yıldır öğretmenlik yapıyor.
Okulunun hem müdürü hem öğretmeni hem de hizmetlisi.
“Okulum Gençleşiyor” projesiyle okulun fiziksel donanımını tamamen yenilemiş. Köyde hobi sınıfı, kütüphane, oyun parkı, spor alanları, oyuncak kütüphanesi, interaktif teknoloji alanı ve bir anasınıfı kurmuş. “Dünya Vatandaşlığı Projesi”ni hayata geçirip 4 yılda 11 ülkeden köye gelen öğretmenler ile İngilizce kamplar düzenlemiş. Köyde okuma-yazma bilmeyen kadınlara gönüllü olarak okuma-yazma öğretmiş. Köy kadınları için meslek edindirme atölyeleri kurup 40 köy kadınının istihdamını sağlamış. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde köy kadınlarıyla şiir dinletisi yapmış.
Ayrıca beni heyecanlandıran, Türkiye’de ilk defa yapılmış olan “Köyde Opera” organizasyonunu gerçekleştirmiş.
2012 yılında Millî Eğitim Bakanlığı tarafından “Mesleğinde Fark Yaratan Öğretmen” seçilip TBMM, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık’ta Samsun’u “Yılın Öğretmeni” unvanı ile temsil etmiş. “Türkiye’nin Rol Model Öğretmeni” ödülünü almış.
Varkey Gems Vakfı Küresel Öğretmen Ödülü Komitesi’nin, 127 ülke ve 5000 aday içinde “Dünya’nın en iyi 50 öğretmeni” arasına seçilen ilk ve tek Türk öğretmen olmuş.
* * *
Kadınlarımız adına ne gurur verici bir tablo.
Toplumumuzda örnek oluşturacak büyük başarılara imza atan,
amacına ulaşmak için sınırlarını dolu dizgin zorlayarak hedefe koşan ve başarılarıyla üzerimizde etki bırakan,
geleceğe umutla bakmamızı sağlayan tüm kadınlarımıza şükranlarımı sunuyorum.
Çünkü çalışan ve başarıya koşan kadın, bir toplumun olmazsa olmazı.
İyi ki varsınız…
Paylaş