Paylaş
Gerilimin ne boyutlara tırmandığının örneğidir.
Kavga eden milletvekillerine oy veren kitlelerin ne kadar gerildiğini bu kavgada da görmek mümkün.
Türkiye’yi sakinleştiren, tansiyonu düşüren esaslı gelişmelere ihtiyacımız olduğu halde sürekli gerilimi tırmandıran olaylar yaşıyoruz.
Dokunulmazlıkların kaldırılması teşebbüsü bunun son örneğidir ve Meclis tarihindeki büyük kavgalardan birinin çıkmasına sebep olmuştur.
“Bütün dokunulmazlıkları kaldırıyoruz” sözü siyasi bir makyajdan ibarettir. Asıl amacın HDP’li bazı vekilleri yargı önüne çıkarmak olduğu besbellidir.
548 DOSYA!
HDP’lilerin dokunulmazlığının kaldırılması Cumhurbaşkanı tarafından aralık ayında gündeme getirildi. Muhalefet yolsuzluk soruşturmalarını kastederek “Bütün dokunulmazlıklar kalksın” deyince, Başbakan, “Hodri meydan” diyerek halen dokunulmazlık işlemi söz konusu olan 548 dosyanın hepsi için dokunulmazlıkların kaldırılmasını önerdi.
Bu dosyalar teker teker ele alınamayacağı için “anayasaya geçici madde” formülü üretildi.
HDP’lilerin dokunulmazlığını kaldırmak için düşünülmüş dolambaçlı yollardır bunlar. Üstelik “geçici madde” formülü yolsuzluk iddialarını kapsamadığı gibi muhalefet liderlerinin dokunulmazlığını kaldırmak ama iktidarın hassas olduğu konulara dokunmamak gibi bir tuhaflığı da içeriyor.
Sadece bu da değil...
BAŞBAKAN’IN SÖZLERİ
Başbakan Davutoğlu, HDP’lilerin dokunulmazlığını kaldırmanın siyaseten olumsuz sonuçlara yol açabileceğini ve Türkiye’nin dış itibarını sarsacağını görüyor. Şöyle diyor:
“Yasama, yargının önünü açıyor. Yargı da Türkiye’nin imajı bakımından hassasiyetleri gözetir diye, inanıyorum.” (21 Nisan)
Ne demek bu? HDP’lilerin dokunulmazlığı kaldırılsın fakat mahkemeler tutuklamadan yargılasın...
Ama ifade vermeye gitmeyeceklerini açıkladılar! Zorla götürülmeyecekler mi?!
Nasıl yararlanacaklar belli değil mi?
Davalar yıllarca sürmeyecek mi?
Öyleyse niye dokunulmazlıklar kaldırılıyor? Gelecek seçimlerde yeniden seçilerek dokunulmazlık kazanmayacaklar mı?
Fakat seçimlerde, hele de baskın seçim yapılacaksa, ‘Meclis’teki teröristleri yargıya teslim ettik’ diye propaganda yapılacaktır.
Zaten çözüm süreci döneminde HDP tabanından oy getirmesi umulan konuşmalar yapılmıştı, şimdi strateji MHP tabanından oy almak....
KİME YARAR?
Peki, dokunulmazlıkları kaldırmak terörle mücadelede işe yarar mı?
Mart 1994’te siyasi Kürt hareketinden milletvekillerinin dokunulmazlığı kaldırılmıştı. 1994’te terörle mücadele bugünkünden daha az kararlı değildi. O zaman da “terörün Meclis’teki uzantılarını tasfiye ediyoruz” denilmişti. (3 Mart 1994 günlü basın)
Fakat aksine, hem Türkiye’nin imajını sarsarak dışarıda Kürt hareketinin ekmeğine yağ sürmüştü hem içeride PKK’nın tabanının genişlemesine yol açmıştı.
9. Cumhurbaşkanı merhum Demirel, “hapsedilmelerini önleyemedim” diyerek, Türkiye’nin bundan nasıl zarar gördüğünü anlatmıştı. (12 Ağustos 2005)
Dokunulmazlıkları kaldırmanın caydırıcı değil, aksine kışkırtıcı olacağının örneği, Meclis’teki son kavgadır.
Terörle mücadele ve yapılmakta olan operasyonlar haklıdır.
Hatta gecikildi bile; çözüm sürecinde PKK’ya bu kadar müsamaha edilmesi çok yanlıştı...
Bugün de dokunulmazlıkları bu şekilde geçici madde ile kaldırmak yanlıştır.
Not: Yıllık iznimin bir haftalık bölümünü kullanacağım. Okuyucularımın bilgisine sunarım.
Paylaş