Huy güzelliği

Bir Hz. Ali Efendimizi “kâfir” diyerek şehit eden Müslümanlar var, tarihte bunlara “Hariciler” (isyan edenler) denildi. Dar kafalı, saldırgan adamlardı.
Bir de şehit düşerken, “Bana bu saldırıyı yapanlara karşı kin ve intikam duygusuna kapılmayın, kanunun dışına çıkmayan” diyen Hz. Ali’nin Müslümanlığı var. Benzer şekilde, günümüzde siyasi bağnazlık ve öfke çatışmayı körüklüyor. Hikmetli ve olgun davranışları gölgeliyor.

PEYGAMBER SÖZÜ

CNN Türk’te yaptığım programda, MHP’li Meral Akşener, dindar insanların en çok sakınması gereken “büyük günahlar”dan birini ‘Kadına iftira atmaktır’ diye anlattı. Buna rağmen, beklenen tepkiyi siyasi tarafgirliğin gölgelediğini söyledi.
Programda ben de 20. yüzyılın en büyük İslam âlimlerinden Elmalılı Hamdi Yazır’ın “Fıkıh Istılahları” kitabından Peygamber Efendimizin bir hadisini okudum, istedim ki bütün Türkiye duysun. Şöyle:
“Allah nezdinde insanların en fenası, kötü ve çirkin sözler söyleyenlerdir.”
Hz. Peygamber’in “İslam huy güzelliğidir” diyen bir hadisi de vardır.
Hacı Bektaş-ı Veli’nin deyişiyle, “Eline, diline, beline sahip ol”.

DEĞERLERİN AŞINMASI

Ülkemiz, hızlı şehirleşmenin yarattığı bir “anomi”, yani kuralsızlık ya da değerler aşınması döneminden geçiyor. Siyasi hırs da buna binince, ortada ölçü, endaze kalmıyor; hukuk, teamül, hatta anayasa prensipleri bile hak getire!
Öfke dili ve kural tanımazlık toplumsal gerilimi körüklüyor. Kaç defa yazdım, TOMA ve biber gazı kullanımındaki artış, toplumsal gerilimin hararetini gösteren alarm işaretleridir diye.
Seçim bürolarına ve adaylara saldırılar, İstanbul’da AKP’nin bildirisini kabul etmeyen esnafın dövülmesi, Adana’da AKP’li adayın bıçaklanması...

PARTİLER ARASI İLİŞKİLER

TV’ler ilk haberlerinde AKP’li adaya yapılan bıçaklı saldırıyı “Bir partinin bayrağı bulunan araçtan çıkan saldırganların alkollü oldukları belirlendi” diye verdi. Ölçülü bir üslup fakat merak ettim hangi partinin bayrağı? İktidarda izan ve vicdanını kaybetmemiş isimlerinden Enerji Bakanı Sayın Taner Yıldız’a sordum. Şöyle dedi:
“MHP bayrağı idi fakat herhangi bir partinin bayrağı olabilirdi. Bundan dolayı MHP suçlanamaz. Biliyorum ki MHP’liler de böyle hareketleri asla tasvip etmez. Partiler arası ilişkileri yumuşatmamız, normalleştirmemiz gerekir.”
Çok doğru sözler. Bu olgun davranışı için Taner Yıldız’i kutladım, “Hemşeriniz Abdullah Gül de hep böyle olgun ve yapıcı konuşur, siyasete bu dil lazım” dedim.
Gerçekten marjinal bir davranış için bir parti suçlanamaz, kaldı ki provokasyon olarak parti bayrağı takılmış da olabilir.

AKP OY KAYBEDİYOR!

2011’den beri kamu hizmetleri gerilemedi, arttı. Öyleyse AK Parti oyları niye geriliyor?
Arkadaşımız Mustafa Karaalioğlu’nun karar.com adlı sitesinde, anketlere göre AKP’nin yüzde 43’lere düştüğü, HDP’nin barajı aşabileceği belirtilerek şöyle deniliyor:
“AK Partili seçmen şu veya bu sebepten dolayı mutsuz ve kızgın.
Şu veya bu sebepten dolayı kafası bozuk...
Ve de... Şu veya bu sebepten dolayı iktidara bir ikazda bulunmak istiyor.
Ciddiye alınması gereken anketlerin söylediği budur.”
AKP’ye oy kaybettiren “şu veya bu sebep” önemlidir.
Parti ilk iktidar yıllarında siyaset meydanlarında bu kadar dini söylemler kullanmıyordu, dili sakindi, kimseyi tehdit etmiyordu. Şimdi ise siyaset meydanında dini kullanıyor, söylemi kibirli ve öfkeli... Sadece ekonomiden değil, bu yüzden de oy kaybediyor.
AK Parti’nin tabanında “huy güzelliği”ni, itidali, tevazuu önemseyenlerin bu tablodan “mutsuz ve kızgın” olması tabiidir.