“CHP’de Fırtınalı 15 Gün” dizisinin anonsları çıkar çıkmaz bana en çok, “Kemal Kılıçdaroğlu neden iki kez ‘aday değilim’ dedi” sorusu yöneltildi.
Bu soruyu ben de Kılıçdaroğlu’na sordum, yanıtını hemen aktarayım: “Böylesine duygusal ve hukuk dışı yolların kullanıldığı bir olayda birinin çıkıp, ‘adayım’ demesi hiç doğru ve anlamlı değil. Daha açıkçası, saçma. Liderlik için toplumsal, örgütsel destek gereklidir. Yoksa bireysel hırsların tatmini için adaylık söz konusu olur ki bu da bana yakışmazdı. Ancak halk isterse, destek verirse, bizim siyaset yapmaktaki amacımız da halka hizmet. Amaç bu olduğuna göre koşullar da uygunsa, olur, tabii. Vatandaşın isimlendirmesini görmüştüm; ama partinin de sahip çıkması gerekirdi.” BAŞŞOFÖR KADER DEĞİŞTİRİYOR Dizide görüldüğü gibi, süreçte en belirleyici rolü Önder Sav oynuyor. Kritik birçok müdahalesi oluyor; ama sanırım en önemli müdahale il başkanları toplantısında geliyor; hem de ilginç bir uyarı ile. İl başkanları toplantısı açılır açılmaz, CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, başkanların alfabetik sıraya göre konuşmasını önerdi. Sav, ilk söz Deniz Baykal’a ‘Dön’ diyen Adana’nın olsa da “Evet” dedi. Ancak Adana İl Başkanı, “Karar almadan önce Deniz Bey’e ziyarette bulunalım, bağlılık bildirelim, sonra gelip devam edelim” önerisini getirince tartışma açıldı, il başkanları bunun üzerinde görüş bildirmeye başladı. Tam bu sırada, Sav’ın sessize aldığı cep telefonuna şu mesaj düştü. “Önder Bey, Mustafa Bey (Özyürek) otobüsleri hazırlamamızı, Deniz Bey’in evine gideceğimizi söyledi. Ne diyorsunuz. YALÇIN” Yalçın, CHP’nin başşoförüydü. Sav, o an Baykal’ı geri döndürme çabalarının bitmediğini gördü. Çünkü, sürekli izleme altına aldığı Ateş’in, sık sık dışarı çıktığını fark etti, Baykal’a anında bilgi aktarıldığı sonucuna vardı. Hemen bir il başkanına ‘tartışmayı bitirin’ işareti verdi. O başkan söz aldı, “Bu kadar tartışma yeter, artık kararımızı verelim” dedi. Ardından Çorum İl Başkanı Tufan Köse söz aldı, “MYK’da Önder Bey’e yapılan saygısızlığı kınıyorum” deyince uzun bir alkış geldi. Cesareti bulan Sav, ayağa kalktı; “Arkadaşlar toplantı bitmiştir. Bu heyetin hükmü şahsiyeti kalmamıştır. Karar verdiyseniz çıkın açıklayın” dedi. Salon o an boşaldı ve sonuç erken ilan edildi. TEKİN’İN YILDIZI Süreçte, Gürsel Tekin’in pozisyonu da çok tartışıldı ve bunu da ortaya koymaya çalıştım; ama bakın nasıl bir ayrıntı daha var orada. Adaylık açıklaması için Sav, Kılıçdaroğlu’na tek değil, üç seçenek sundu: 1- Tek başına açıkla. 2- Ben yanınızda olurum. 3- İkimiz ve İstanbul ile Ankara il başkanları birlikte açıklayalım. “Hangisini istersen sen seç” dedi; tartıştılar, Kılıçdaroğlu, “İkimiz” dese de Sav, “Tek başına yaparsan iki katı etki gösterir” ısrarında bulundu. İlk şık kabul edildi; oysa üçüncü şık olsaydı, Tekin işin göbeğine oturacaktı. Ancak burada kartopu etkisi hesabı yapıldı; tek başına açıklamanın ardından, destek açıklamaları gelecek, ilk sırada da Sav olacaktı. Sanırım, Tekin de kartopunu büyütecek ikinci isim diye düşünüldü. Bu öngörü çıkmadı ve sonraki süreç Tekin’in etkisinden uzakta yürüdü.