BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın "çürük yumurta" benzetmesini, AKP’yi destekleyen medya gruplarının da sürekli olumsuz haberlerle küçültmeye çalışmasını, sağ ve soldaki birlikteliklerin iktidarı zorlayacağının başka bir göstergesi olarak görebiliriz.
Yoksa, AKP yüzde 50’lere ulaşacağına göre bunca saldırıya gerek var mı!
Oysa AKP çevreleri görüyor ki bu birliktelikler aleyhlerine.
Dördüncü Doğa Sporları Şenlikleri nedeniyle gittiğim Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde, Elazığ ve Erzincan’ın ileri gelenlerinden aldığım hava da bu.
Bir de DP önderleri Mehmet Ağar ve Erkan Mumcu’nun cumhurbaşkanlığı seçim süreci ile ilgili açıklamaları halka yansıdıkça AKP’nin "mağduriyet" kozu, "beceriksizlik" kanıtına dönerse tablo bambaşka olabilir.
Bu çerçevede ben izlemedim, ama yankılarını Kemaliye’den aldım.
Mumcu’nun perşembe gecesi bir TV kanalında "Erdoğan, önerdiğim dört isimden birini kabul etseydi, bugün bir AKP’li Köşk’teydi" ve "Başbakan, TSK’nın 27 Nisan açıklamasını önceden biliyordu" demesi çok dikkate değer bulunuyor.
O nedenle de DP’nin, meydanlardaki performansı çok önemseniyor.
CHP’DE KADIN ADAY ÖNEMİ
Halk birliktelikleri Erdoğan gibi görmüyor; hem siyasi dağınıklığın giderilmesi hem de güçlü partilerin oluşması bakımından çok önemsiyor.
CHP-DSP ittifakı, iki partinin oy toplamının üstüne çıkacağından herkes hemfikir olduğu için ayrı bir dikkatle izleniyor.
Meydanların CHP-DSP ekseninde itici güç haline geldiği de bir gerçek.
Elbette CHP’nin, o meydanlardaki kadın mesajını iyi okunması şart.
İlaveten, BM UNDP’nin bir anketi, kadın aday konusunun her parti için önemli eşik haline geldiğini gösteriyor; ama aynı araştırma, özellikle Batı illerinde, kadın adaylarla seçmenden daha çok oy alacak parti CHP, diyor.
Pazar günü CHP’de altı ilde önseçim var.
Önseçim yapılacak illerden ikisi Batı’daki Aydın ve Muğla.
Batı’da oldukları için özellikle bu iki ilin CHP delegesinin genel merkeze vereceği kadın aday mesajını çok önemli görüyorum.
Kadın adayları tepelere çıkaran delege meydanlara da destek olacaktır.
YENİLERİNAKP’DEKİMİSYONU
AKP de kadın aday konusunu önemsiyor; ama bunu daha çok vitrin düzenlemesi çerçevesinde öne çıkardığı izlenimi vermekten uzak durmalı.
Kamuoyunda tanınmış, merkezde yer alan isimlerle ilgili tutumunda da AKP aynı izlenimi veriyor; çünkü geride kalan 4.5 yılın ağır izi ortada.
Birkaç yazımda da ifade ettim; AKP seçmeninin çok büyük bölümü Milli Görüş dışındaki seçmendi; ama AKP yönetimi iktidarda onları dikkate almadı.
Onları temsilen AKP içinde yer bulanların bir kısmı partiden dışlandı, kalanlar ise kendilerine verilen "önemli" görevlerin dışına çıkmadılar.
O isimler, Milli Görüşçü AKP’lilerin hiçbir çıkışını eleştiremedi.
Çünkü destekleri güçsüzdü; örgütte de yerel yönetimlerde tabansızlardı.
Erdoğan da onlardan yana tutum almadığı gibi azıcık ses çıkarmaya yeltenen milliyetçi kanadı iki günde darmadağın etti.
Oysa AKP’nin ihtiyacı, üstte tarafsız konuma çıkabilen bir lider, altta ise Milli Görüş’ü az çok dengeleyecek liberal ve milliyetçi kanatlar.
Erdoğan, yeni isimlere bu misyonu verirse çok şey değişir; ama bu olmazsa o isimler de AKP’yi merkeze çekemez, sadece aldatıcı vitrin olurlar.