Paylaş
Bu operasyonların yarın gireceğimiz ve şimdiden herkese mutluluk getirmesini dilediğim yeni yılın en geç sonbaharında bir seçim olasılığının işaretçisi sayılıp sayılmayacağını düşünmek gerekir.
Başbakan Tayyip Erdoğan için partisinin bütünlüğünü korumak her zaman yaşamsal değerde olduğundan aykırı görüşler veya kendi iradesine rağmen sonuçlanangelişmeler olduğunda derhal müdahale ettiği bilinen bir gerçek.
Son olarak, AKP’nin en başarılı olduğu Konya başta olmak üzere Sakarya, Tokat, Kars ve Trabzon il örgütleri ya görevden alındı ya da il başkanları istifa ettirilerek yenilenme yolu açıldı. İzmir’de 17 ilçe örgütüne yönelik başka bir operasyon da gerçekleştirildi.
İŞBAŞARAN’LA VERİLEN MESAJ
Bu arada Elazığ Milletvekili Fevzi İşbaşaran’ın istifasıyla sonuçlanan bir gelişme yaşandı, bunu iyi anlamak için şu örneği de anımsatmalıyım. Bir süre önce AKP’li iki milletvekili Hatay Cilvegözü Gümrük Kapısı’ndan giriş yaparken uzun süre beklettikleri gerekçesiyle görevli memurlarla tartıştı.
Görevlileri tokatladığı da belirtilen bu iki vekille ilgili disiplin işlemi yapıldığını duymadık; buna karşın, trafik denetimi yapan polislerle tartışan İşbaşaran hemen Disiplin Kurulu’na sevk edildi; o da istifa ile yanıt verdi.
İşbaşaran’ın kendisiyle konuşulmaya dahi gerek görülmediği, istifayı önleme amacıyla bir çabaya girilmediğine göre, “Gitmesinde hiçbir sakınca yok” mesajı verilmek istendiğini söyleyebiliriz.
Üç milletvekili ile ilgili bu iki farklı tutumu -ki aykırı ses çıkarabilecek diğer milletvekillerine de burada bir mesaj olabilir- örgüte yönelik operasyonla birlikte değerlendirmek, şu gerekçeyle mümkün:
Kritik bir yıla ve döneme girildiğinden Kürt açılımı başta olmak üzere oy üzerinde etkili tüm gelişmelerin halka anlatılması için atağa geçilecek.
Bunun önkoşulu örgütün merkezin yönlendirmesine, sorunsuz açık olması. Milletvekilleri medyada rahat yer aldığından farklı söylem olmamalı.
Yani aranan hem örgütte hem de Meclis’te uyumlu bir görüntü verebilmek.
CHP KURULTAYI ÖNEMLİ
Parti içinde yapılan bütün değerlendirmeler ve anketler de işaret veriyor ki gelecek seçimde sonucu belirleyecek en temel iki konu işsizlik ve Kürt açılımı.
Yapılan anketler ise her iki konuda da parlak sonuçlar vermediğinden genel merkezle örgütün birlikteliği daha fazla önemsenir oldu. Ancak bu yıl içinde bazı başka kritik eşikler de yaşanacak.
Öncelikle partideki Kürt açılımına karşı çıkanların ne yapacağı önemli.
Açılımın nasıl bir seyir izleyeceğinin önemini aktarmaya ise gerek yok.
Ancak Habur’un görüntüsünü silme çabalarının son hızla sürdüğünü ve belki de KCK operasyonunu böyle yorumlamak gerektiğini de düşünmeli.
Bir başka eşik de nisan gibi gerçekleşecek olan CHP kurultayıdır.
CHP kurultayında, delegenin yapacağı seçimle halka vereceği mesaj; bir yenilenme olup olmayacağı, Kemal Kılıçdaroğlu ile Gürsel Tekin’e biçilecek pozisyonlar belirleyici olacak.
CHP Kurultayı’nda çıkacak bu mesajın Mustafa Sarıgül hareketi için de belirleyici olacağını düşünüyorum, bu hareketin partileşmede son adımları nisan sonrasına bırakmasını da bu çerçevede akıllıca bulmalı.
Sonuçta şöyle ya da böyle, bir seçim olabilir diyenlere daha yakınım.
Paylaş