Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

Meydanlar ölçüyse

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, muhalefet liderlerini, kendine olan güvenle alanlara çağırırken, "Halep oradaysa arşın burada" diye meydan okudu.

CHP Lideri Deniz Baykal’ı, önceki gün Denizli ve Aydın’da izledikten sonra meydanlar gerçekten ölçü mü, değil mi diye düşünmeye başladım.

Baykal, bir hafta arayla iki ilde Erdoğan’la aynı meydanlarda konuştu.

Hemen belirteyim; eğer, iki mitingi kendim izlememişsem polisin, meydana bakan işyeri sahibi esnafın ve yerel gazetecilerin hakemliğine başvururum.

Denizli ve Aydın’da "AKP’nin mitingi daha kalabalıktı" diyen çıkmadı, "aynı" diyen birer kişi oldu, çoğunluk (polis de) "CHP önde" dedi.

Hadi diyelim Aydın’da CHP adayı Özlem Çerçioğlu iyi bir rüzgár yakalamış, seçimi sürüklüyor; ya Denizli’ye ne demeli; çünkü Belediye Başkanı Nihat Zeybekçi, başarısız görülmüyor ve "Erdoğan’a çok yakın" avantajına sahip.

ŞAŞIRTAN SOKAKLAR

Sokaklara gelince; Erdoğan’ı seçim otobüsünde izleme şansımız yok; ama 25 yıldır seçimlerde lideri yakından izlemiş bir gazeteci olarak, Baykal’a iki Ege ilinde gösterilen ilgi karşında şaşırdım.

Bunun Baykal için de sürpriz olduğunu söylemeliyim.

Denizli’de miting alanına ulaşmak için uzun caddeler geçildi; aynı caddelerden ters yönden ise yaya olarak Nihat Zeybekçi dolaşıyordu.

Sokakta yürüyenler, dükkán içindekiler, balkonlardan sarkanlar Baykal’a büyük ilgi gösterdi, "Çak" yapanların çokluğu kol yorgunluğuna neden oldu.

Şaşırtıcı sayıda başı kapalı kadından da büyük sevgi gören Baykal’ı, en çok bu tablo mutlu etti; birkaç kez bu kadınlara, "Anacım benim" diye seslendi, yetinmedi arkadaşlarını, "Bakın başı açığı da, kapalısı da selam veriyor, esnafı da işçisi de" diye uyardı; "Maşallah" ilavesini ise unutmadı.

Aydın’da ise alana gidişte kısa, dönüşte ise uzun yol kat edildi.

Her iki yönde de sokaklardan, özellikle balkonlardan Baykal’la Özlem Çerçioğlu’na yoğun sevgi gösterisi yapıldı.

Anlayacağınız, meydan ve sokak bir ölçüyse en azından bu iki ilin sonucunu merakla beklemek, Ege’de bir şeyler mi olacak, diye düşünmek gerekiyor.

ERGENEKON ÖLÜM KUYULARI

Baykal’la yolculuk boyunca çeşitli konularda sohbet de ettik, seçim gündemini değiştirmek istemediği için çoğu güncel konulara girmek istemedi.

Buna rağmen, 30 Mart’a yansıyacak bazı izlenimlerimi aktarayım:

Ölüm kuyularıyla ilgili net görüşleri var; Yüksekova çetesine karşı CHP’nin o zaman büyük savaş açtığını ima etmesi bir ipucu.

Anayasa değişikliği konusunda söyleyecek çok şeyi var; ama ekonomik kriz ve yolsuzluk tartışmalarına gölge düşürmek istemiyor.

Baykal’ın, darbe planlayanların varlığını görmezlikten geldiğini, darbecilerin üzerine gidilmesine itiraz ettiğini söylemek ciddi haksızlık.

Mustafa Balbay’ın günlüklerine dayanarak Baykal’ın, Ergenekon sanığı Şener Eruygur’la konuştuğunu savunanlar var; ama Baykal bunu doğruladı mı?

Özetle Baykal, terörle mücadelede yapılan yanlışlar, darbe teşebbüsleri, çeteler konusunda net; ama Ergenekon’un silaha bulaşmamış muhalefeti sindirme harekátına dönüşmesinden ciddi olarak kaygılı.

Aynı Baykal, kişisel olarak ise, "O kadar bakıldı, tek bir rahatsız edici ilişki bulunamadı" güven ve rahatlığı içinde.
Yazarın Tüm Yazıları