Paylaş
Bir yandan yargının tepesinden Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, “Delil diye önümüze konan tapelerde vatandaşın mahrem konuşmalarını dinlerken içim ezildi” derken, diğer yandan yargıda, “Hâkimler dinleme kararlarını gelişigüzel veriyor” özeleştirisi başlatıldı.
Bir önemli gelişme de hükümet tarafında görüldü.
Muhalif bilinen bazı kişilerin telefon dinlemeleri ardından üç yıllık sessizliğe gömülen hükümet sonunda yeni bir tasarı düzenleme kararı aldı.
Peki ama bu süreci başlatan dönemin Adalet Bakanı, şimdi TBMM Başkanı koltuğunda oturan Mehmet Ali Şahin gelişmeleri nasıl değerlendiriyor?
BENİMKİ İNCELEME İZNİ
Şahin, konuyla ilgili bugüne kadar hiçbir değerlendirme yapmadı.
Konuyu kendisine açtığımda, ilk sözleri, “Bakanın bu konudaki konumu açık. Verdiğimiz onayla, dinleyin demedik” oldu.
Yargıyla ilgili gelen şikayetlerin Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nde (CİGM) işlem gördüğünü anlatan Şahin, sonraki süreci şöyle anlattı:
“CİGM bakandan inceleme için onay alır. Verdiğim onay da inceleme iznidir. İzinden sonra Teftiş Kurulu, müfettiş görevlendirir. İletişim bilgilerinin tespiti ise tamamen müfettiş takdiridir. Burada da olan budur.”
Şahin, “Söz konusu olayda yaptığımız, İstanbul Özel Yetkili Savcılığı’ndan CİGM’ye gelen inceleme talebinin ‘incelenmesinin’ onayıdır” derken de talebin kaynağının Ergenekon savcıları olduğunu yeniden netleştirdi.
Dinlemelerin müfettiş kararı olduğunu sık sık vurgulayan Şahin, “Bilinsin ki bundan bakanın haberi olamaz” sözlerinin altını da çizdi.
Şahin, sorum üzerine, “Ben de dinlenecek isimler kimlerdi bilmiyordum. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin de dahil isimleri sonradan öğrendim” dedi, görev yaptığı sürede bine yakın inceleme onayı verdiğini, bunlar arasında Ergenekon savcılarının da olduğunu açıkladı.
MİT’E GİDEN TAPE YOK
Araya girdiğim için Şahin, sürecin devamına döndü:
“Müfettiş incelemesi soruşturmaya dönüştürülecekse o zaman yenidenbakan onayına gelinir. İnceleme uzun süreç. İşte bakın dönemim biteli aylar oldu, ama işlemler sürüyor. Ben de yeni öğrendim; inceleme izni verdiklerimizin 46’sı ile ilgili bir işleme gerek görülmemiş, 2’si için meslekten ihraç talep edilmiş, 8’i ile ilgili soruşturma ise sürüyor.”
Şahin’e göre yasadışı dinleme yapanlardan hesap sormak zaten şart.
Yasal dinlemelerde ise hukukun öngördüğüne bakılmalı, hukuka uyulmaması durumunda, “gereğinin mutlaka yapılması” çok önemli.
TBMM Başkanı Şahin’in bugünkü tabloyu değerlendirmesi ise şöyle:
“Kamuoyunda kafa karışıklığı, tedirginlik var görünüyor. Bu giderilmeli. Dinleniyorum, dinlenmiyorum kargaşası hoş değil. Kimin yetkisi ne, bilinmeli. Sonuçta delil bulunmamışsa, dinlenen kişiye bilgi verilmeli.”
NOT: Perşembe günü, bir aydır dinleme tapelerinin, talep etmediği halde MİT’e de gönderildiği yolundaki kuşkuları yazmıştım. Bu yazı MİT’le hayatımdaki ilk teması getirdi. Gizemli tabirle “Yenimahalle’den aradılar”, “Kesinlikle böyle bir şey yok. Keşke bize sorsaydınız” dediler, sitem ettiler.
Paylaş