EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan’ın Dubai’ye yaptığı gezinin daha ilk adımında Türk dizilerinin Arap dünyasındaki etkilerine yeniden tanık olduk.
Bakanından sokaktaki vatandaşa kadar karşılaştığın her Dubaili, mutlaka sizinle dizi muhabbetine giriyor, “Sonu nasıl bitecek” diye soruyor. “Dizi başrol oyuncularını bizden iyi tanıyorlar” desem yeridir. Çağlayan, önceki gezilerinde de buna tanık olmuş, Ekonomi Bakanı Bint Khalid Al Qasimi’nin, “Sistemimizi altüst ettiniz, çalışanların davranış biçimini bozdunuz. Kocam da buna dahil” sözlerini ilk duyduğunda hayrete düşmüş, nedeninin Türk dizilerini izlemek olduğunu öğrenince de sevinmişti. Dönüşünde de dizilerin ‘ihraç ürün’ kapsamına alınmasını sağlamıştı. Qasimi ile bu seferki buluşmasında da sohbetin önemli bölümünü yine Türk dizileri oluşturunca Çağlayan Türkiye’ye bu kez de bir başka kararla döndü. TATLITUĞ VE ŞAŞMAZ İLE YOLA DÜŞECEK
Dönüş yolundaki sohbetimizde Qasimi’nin, “Herkes dizidekiler gibi yapmak, onlar gibi giyinmek istiyor” dediğini anımsatan Çağlayan, bu avantajı geliştirmek gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Daha çok tanıtım yapmamız gerekir. Dizideki oyuncuları buralara daha fazla getirip fuar gibi tanıtım etkinlikleri yapmaya hemen başlayacağız. Sadece Dubai değil, diğer ülkeler de dahil. Mesela Libya’ya Necati Şaşmaz ile gideriz; orada Murat Alemdar diye tanınıyor. Buraya Kıvanç Tatlıtuğ ve diğer arkadaşlarla geliriz. Sektörle geleceğiz yani. Dizi kahramanlarının kullandığı giyimden mobilyaya, ayakkabıdan dekoratif malzemeye kadar her objeyi, dikkat çekmesi için hediyelik eşya yapıp satacağız.” Başlangıçta bölüm başına 50 bin dolara satılan dizilerde rakamın, 1.5-2 yılda 150 bin dolarlara çıkmasından çok memnun kalmış olan Çağlayan, Türk filmlerinin de Arap dünyasında aynı başarıyı göstereceğine inanıyor. Türk filmlerini izlenme oranının ilk kez yüzde 60’a çıktığını söyleyen Çağlayan, “Filmlerimiz de diziler kadar Türkiye sempatisi yaratacak” dedi. DÜNYA MARKALARI GELSİN
Özelikle kış aylarında kendisinin de her hafta mutlaka sinemaya gittiğini vurgulayan Çağlayan, firmasının reklamını yapmak, adını duyurmak isteyen özel sektör temsilcilerine, “Gelin bu sektöre yatırım yapın. Yatırımın karşılığını fazlasıyla alırsınız” diye seslendi. Yeni teşvik paketine sinemanın da konacağı haberini veren Çağlayan, özel ekonomik bölgelerden birini dünyanın en iddialı film platosu yapmayı planladıklarını açıklayarak sözlerine şöyle devam etti: “Neresi olursa olsun, kim yapmak isterse istesin, beşinci bölge teşvikini uygulayacağız. Ancak en az Hollywood, Bollywood kadar, hatta onları da aşacak bir başarı sağlasın istiyoruz. Son derece kararlı bir çalışmamız var. Üzerinde dikkatle durduğum bir konu. Hizmet sektörüne güvendiğim için buna yapabileceğimize de inanıyorum.” Şikago’yu örnek vererek yerel yönetimlerden de sektöre destek isteyen Çağlayan’ın gönlünden geçen, dünya markalarının Türkiye’de film yapması. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in bir film platosu kurmaktan söz ettiğini, Limak’ın sahibi Nihat Özdemir ve kızı Ebru Özdemir Kışlalı’nın da sektöre ciddi giriş yapmak istediklerini duyduğunu da kaydeden Çağlayan, “Evet, o zaman buyurun hanımlar, beyler diyorum. Hadi gelin yapın yatırımınızı. En iyi teşviki verelim, siz de Türkiye’yi ve firmalarınızı tanıtım konusunda büyük bir adım atınız” diye konuştu.