"Cemil Çiçek geldi, lobide oturuyor" telefonu üzerine kayağa ara verip, "İyi seneler" demek ve sohbet etmek niyetiyle yanına gittim.
Arkadaşlarının tavla maçını izlerken bulduğum Çiçek, kıyafetim nedeniyle, "Siz kaymaya çalışıyorsunuz, biz ise kaymamaya" diye espri yaptı.
Uzun yıllardır tanıdığım için Çiçek’in, "O konuyu bilmem" demesinin anlamını çözdüğümden; "Tavladan anlamam, çok da oynamam" dediğinde iddiasını hissedip kendisini tavla düellosuna(!) davet ettim.
Çiçek’e bir kitap borçlandım; ama Melih Gökçek’e verdiği desteğin "kaymamak" için sağlam zemin olup olmadığını sorguladığım için kárda sayılırım.
BAŞARILI OLAN KALIR
Çiçek’le yaptığım uzun görüşmeye Gökçek tartışmasıyla başladım.
Malum, aynı siyasi grup içinden geldiği için Gökçek’e en büyük desteği kendisinin verdiği; en yakın iki arkadaşı AKP Genel Başkan Yardımcıları Abdülkadir Aksu ile Necati Çetinkaya’nın tansiyonlarını fırlatmayı da göze alarak, Çiçek hatırına Gökçek için seferber oldukları konuşulup duruyor.
Ben, "Gökçek" deyince, Çiçek hemen, "Adaylığı doğru ve isabetli; çünkü siyaset başarıya dayanır. Melih Bey başarısı ispat edilmiş bir aday.Başarılı olmasa Ankaralı üç dönem seçer miydi?" diye sorup devam etti:
"Batı demokrasilerinde ölçü budur. İşte; Almanya’da Kohl, İngiltere’de Thatcher ve Blair. Başarı herkese göre farklı değerlendirilebilir; ama vatandaş tercihi ortada. Niyebaştan aday yapılmadı deniyor. AK Parti’de daha baştan yüzde 100 belli olan aday yok. Bunun prosedürü var. Yoklamalar, anketler yapılmadan doğru olmazdı. Biz kişiler değil, parti açısından bakarız."
Gökçek’e desteğin gerekçesini böyle açıklayan, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın seçiminde de "başarı ve halkla ilişki" kriterlerinin belirleyici olduğunu anlatan Çiçek, "Geçmiş hukukumun bunda rolü yok" deyip kanıt da gösterdi:
"Partideki toplantıda da söyledim, herkes duydu.Babamın düşmanı da olsa, seçimi kim kazanacaksa onun adaylığı doğru.Parti, kişiden önde. Ankara’da seçimi parti için riske sokmak yanlıştır.Hissi tercih olmaz."
GÖKÇEK’İN ŞANSI
Seçimi kesinlikle alacaklarına inanan Çiçek’in, Gökçek’in son dönem olumsuz bir performans sergilediği görüşüne katılmadığını da belirteyim.
Çiçek’e göre, "Bu medyanın yıpratma uğraşısı.Medyanın etkisi de belli; geçmişte yıpratmaya çalıştıklarının şimdi nerede olduğu da ortada."
Çiçek penceresinden Gökçek’le ilgili manzara bu, şimdi bir de Ankara’da yeni konuşulmaya başlanan bir komplo teorisinden söz edeyim.
Bu teoriye göre, yedi gencimizin ölümü karşısında dahi sessiz kalan, o büyük taziye duyarlılığını, olay mekánını belediye araç ve görevlileriyle doldurmayı bu kez unutan Gökçek, yattığı derin uykudan şu planla kalkacak:
"Neye mal olursa olsun, neyi gerektirirse gerektirsin, DSP’nin bir aday çıkarması sağlanacak.CHP’nin Eskişehir’de aday çıkarması bu işi kolaylaştıracak.Bu sağlanamazsa solda bağımsız bir aday bulunacak."
Kim inanır kim inanmaz bilemem; ama şu uyarı da sola:
Karayalçın dışında ikinci isim Gökçek destekli görülecek, bilinecek.