Bahçeli, 29 Mart’ta oylarını artırıp bazı illerde de sürpriz yapacakları inancında; AKP’nin ise düşüşe geçeceği kanısında.
Ankara’dan umutlu söz etti; adayları Mansur Yavaş’la iki günde bir görüştüğünü, kendisine kadro desteği verdiğini anlattı.
Mitinglerdeki üsluptan rahatsızlığını yeniden dillendirdi, bunun halka kötü yansımasından çekindiğini söyledi.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın TOKİ olanaklarını kullanmasından yakınan Bahçeli, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e mesaj yolladı.
Gül’ün Devlet Denetleme Kurulu’nu hemen harekete geçirmesini isteyen Bahçeli, "Bu kaynak nereden?O kırmızı halılar nerede dokunuyor?DDK bunu ortaya çıkarmalı.Yoksa biz geldiğimizde zaten gereğini yapacağız" dedi.
ALLAH’INA KURBAN FIKRASI
Bahçeli, Başbakan’ın miting yarıştırmasına da yanıt verdi.
Yanıtı bu kez, şöyle bir Adana fıkrasıyla geldi:
"İki Adanalı yarış atı bakmak için İngiltere’ye gitmiş.Atları tek tek gösteriyorlar, özelliklerini sayıp kazandığı yarışları söylüyorlar.
Bizimkiler, ’Başka var mı’ dedikçe yenisini gösteriyorlar.
En sonunda, ’Size en güzel atımızı gösterelim’ diyorlar.Bu atın 2 bin 500 metre koştuktan sonra üç metrelik üç engeli rahatlıkla geçtiğini söylüyorlar.
Bizimki, yanındakine dürtüyor: ’Allah’ına kurban; bu kadar hızdan sonra babam da o engelleri aşar’."
Bahçeli, fıkrayı anlattıktan sonra ekledi:
"Eee o kadar devletin uçağı, helikopteri, kamu aracı, kamu görevlisi... Meydanda da ’izinli’ memurlar. Sonra, ’24 miting yaptım’ diye yarışacaksın. ’Ey Bahçeli, o imkánları sen de kullansaydın’ diye meydan okuyacaksın.Ben hiçbir parti faaliyetinde kamu aracı kullanmadım.Kullanmayacağım da."
Iğdır’da, milletvekili adayı Mikail Göleli’nin, partililere "Çök-kalk" komutu vermesini anımsattım.
Bahçeli üzgündü; kesin ve kısa konuştu; "Kabul edilir değil; olmaz böyle şey.Hemen gereğini yaptık" demekle yetindi.
ÖZENLİ DİL
Mitinglere gelince; Yozgat’ta Başbakan’ınki kadar olmasa da Bahçeli, önceki mitinglerine oranla daha büyük, daha heyecanlı kalabalık topladı.
Ancak Başbakan’ın izlediğim mitingleriyle kıyasladığımda çok özenli ve saygılı bir dil kullandı, en sert sözcükleri, "Yalan" ve "İftira" oldu.
Erdoğan’dan söz ederken ya "Recep Tayyip Erdoğan Bey" ya da "Sayın Başbakan" hitaplarını kullandı; Erdoğan’ın aksine ne "ya"lı ne de "yahu"lu tek sözcük kullanmadı.
Kırıkkale’de bir hafta önce de Başbakan’ın mitingini izlemiştim.
MHP’liler, burada iddialı olduklarını söyleseler de alana baktığımda Başbakan’ın mitinginin çok daha kalabalık olduğunu söylemeliyim. Bahçeli, burada da üslup tartışmasını yineledi; Başbakan’ın sürekli saldırgan, karşısındakini küçük gören tarzıyla siyaseti çirkinleştirdiğini söyledi.