Paylaş
Oysa bırakın yararlandırmayı, haksız yere daha önce tahsil ettikleri emlak vergisini de iade etmeleri gerekiyor. Emekli, ev hanımı ya da işsiz vatandaş, belediyeye gittiğinde “Yok böyle şey” diye savuşturuluyorlar. Ellerindeki gazete yazısını gösterenlere, “o yazı yanlış” diyorlar.
KİME İNANMAK GEREKİYOR?
Ortada bir yasa maddesi, bir tebliğ ve Maliye Bakanlığı’nın bir özelgesi varsa, bunlara itibar etmek gerekiyor. Olayımızda da bunların hepsi var.
Sözü uzatmadan sıralayalım.
1) Emlak Vergisi Kanunu Madde 8:
Olayın yasal dayanağını açıklayan bu maddeye göre;
a) Hiç bir geliri olmayanlar (işsizler ve ev hanımları) ile geliri kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunan emekliler ve (geliri olsa bile) engelliler,
b) Türkiye sınırları içinde brüt 200 m2’yi geçmeyen tek meskene sahip olmaları halinde,bu meskenleri için sıfır oranlı vergi öderler.
2) 38 Seri No.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği:
Sıfır oranlı emlak vergisi uygulama esaslarını açıklayan tebliğ.
3) Maliye Bakanlığı’nın 11 Nisan 2011 tarih 006.01-258 sayılı Özelgesi:
Bir emekli, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’na “Geriye dönük indirim (sıfır oranlı) emlak vergisi uygulamasından yararlanıp yararlanamayacağını” soruyor.
Vergi Dairesi Başkanlığı da bir özelge ile emeklilerin indirimli bina vergisi oranından yararlanabilmeleri için verilecek bildirimde bir süre belirlenmediği ve söz konusu uygulamadan, “düzeltme zamanaşımı süresi” yani 2013 yılı içinde yapılacak başvurularda, 2008 yılından itibaren 2009, 2010, 2011 ve 2012 yılları göz önünde bulundurulmak suretiyle, geçmişe yönelik olarak yararlanılmasının mümkün olduğu açıklanıyor. 22.4.2004 tarih ve 256 sayılı özelge ile de düzeltme yolu ile geçmiş yıllara ait emlak vergisinin iade edileceği belirtiliyor.
· Bir başka özelgede de “Brüt 200 m2’yi geçmeyen tek konutu olan ve emekli olduklarını geç bildiren emeklilerin, geçmişe dönük olarak indirimli emlak vergisinden yararlanabilecekleri” belirtiliyor (MB Kayseri VD. Bşk., 4.4.2011 Tarih ve 2024-25 sayılı özelge).
· Maliye Bakanlığı 2010 yılında başvuruda bulunan “tek konutu ve gelir getirmeyen arsası bulunan” emekliye konutu için GERİYE DÖNÜK olarak 2007, 2008 ve 2009 yıllarında indirimli bina vergisi oranının (SIFIR) uygulanması gerektiğini bildirmiştir (MB Antalya Vergi Dairesi Bşk., 8.3.2010 tarih ve EML-2010-2-S-BZH-1 sayılı).
Düzeltme işleminden geçmişe yönelik olarak yararlanılması demek, hatalı verginin düzeltme fişine dayanılarak düzeltilmesi (kaldırılması) anlamına gelir. Tahsil edilen vergi varsa, mükellefe reddolunur yani iade edilir. Mükellef bununla ilgili düzeltme fişinin tebliğ tarihinden başlayarak, bir yıl içinde parasını geri almak için başvurmazsa, hakkı kaybolur (Bkz. Vergi Usul Kanunu, Md. 120/2).
Bazı belediyeler, emeklilere ve ev hanımlarına “Eşinizin geliri var, yararlanamazsınız” diyorlar. Oysa Maliye Bakanlığı, 12 Nisan 2011 Tarih ve EVK-2010-5-30 sayılı özelgesi ile “Eş ve çocuğun gelir veya meskene sahip olmasının, sıfır oranlı emlak vergisine engel teşkil etmediğini” açıkladı.
NE YAPMAK GEREKİYOR?
Yukarıdaki açıklamalardan ve dayanağı olan yasa maddesi, genel tebliğ ve özelgelerden de fark edileceği gibi, konu çok açık ve net.
Emeklilerin 38 No.lu, ev hanımları ve işsizlerin de 44 No.lu Emlak Vergisi Tebliği’nde yer alan, bir örneğini de belediyelerden ücretsiz alabilecekleri formları doldurup ilgili belediyeye vermeleri gerekiyor.
Hemen ardından da ilgili belediyeden düzeltme yoluyla 2008, 2009, 2010, 2011 ve 2012 yıllarına ait ödedikleri emlak vergisinin iadesini talep etmeleri gerekiyor.
Belediyeler, bu iadeleri yapmak zorundalar. Çünkü ilgili yasa ve tebliğlerde ve bu işin patronu olan Maliye’nin özelgesinde “Vergileri geçmişe yönelik düzelteceksin”, Vergi Usul Kanunu Md. 120/2’de de “tahsil edilen vergileri iade edeceksin” deniliyor.
Geçmiş yılların emlak vergisi
Satın alınan gayrimenkulün emlak vergisi borçlarından, satıcı sorumlu olduğu gibi alıcı da sorumlu oluyor (Emlak Vergisi Kanunu Md. 30/son). O nedenle gayrimenkul alırken, emlak vergisi borcu olup olmadığını araştırmakta fayda var.
Ayrıca, gayrimenkulün satıldığı yıla ait emlak vergisini satıcının ödemesi gerekiyor. Alıcının mükellefiyeti, bir sonraki yıl başlıyor.
Emeklilerin yazlık evinin emlak vergisi
Emekli, ev hanımı veya işsizlerin, yazlık evleri, dağ evleri veya ara sıra dinlenmek amacıyla gittikleri diğer evlerin emlak vergisi özellik taşıyor.
Ara sıra örneğin bir kaç hafta veya bir kaç aylığına dinlenmek amacıyla gidilen bu evler, indirimli yani “sıfır oranlı” emlak vergisinden yararlandırılmıyor.
Ancak bu evlerde yaz-kış sürekli oturulması durumunda, sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanılabiliyor.
Gayrimenkulün değeri ile kira geliri ilişkisi
Kiraya verilen konut veya işyerinin, “emlak vergisi değeri” ile “beyan edilecek kira tutarı”arasında bir ilişki var.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 73. maddesine göre, kiraya verilen gayrimenkuller örneğin konut ve dükkanlar için beyan edilmesi gereken en az kira “emsal kira bedeli” kadar olacak.
Emsal kira bedeli ise, kiraya verilen gayrimenkulün emsal kira bedelinin yüzde 5’i oluyor. Bu tutarın altında kira beyan edilmesi durumunda, gayrimenkulün emlak vergisi değerinin yüzde 5’i üzerinden, “beyanı gereken kira tutarı” hesaplanıyor.
Konutlarda; anne-baba, kardeş, çocuk ve toruna bedelsiz kiralama veya düşük bedelle kiralama mümkün. Ancak kayınvalide, kayınpeder, amca, dayı, teyze, hala, görümce, baldız, bacanak gibi yakınlara veya arkadaşlara bedelsiz ya da düşük bedelle kiralama kabul edilmiyor. Bunlar için emlak vergisi değerinin yüzde 5’i oranında kira beyanı isteniyor.
Ancak kiralanan gayrimenkulün işyeri olması durumunda, bedelsiz veya düşük bedelle kiralama hiç kimse için kabul edilmiyor (Emsal kira bedeli konusunda ayrıntılı açıklama ve örnek uygulamalar için 20 Şubat 2013 tarihli yazımıza da bakılabilir).
Devre mülklerin emlak vergisi
Devre mülklerin emlak vergileri de ödenmek zorunda. Örneğin 15 günlük bir devre mülk için hisse oranı 1/24 olacağından, emlak vergisinin hisseye isabet eden kısmı ödenmek durumunda.
Yarın: BİRER EVİ OLAN KARI-KOCA, EVİ KİRAYA VERİP KİRADA OTURANLAR, ENGELLİLER, LOJMANDA OTURANLAR, DUL KADINLAR
Paylaş