Maliyeciyi ayakta uyutan müteahhit

Bir arkadaşımla birlikte, almak istediği lüks daireyi geziyorduk. Bir yandan dolaşıyoruz bir yandan da müteahhit, dairenin özelliklerini anlatıyordu.

Daire gerçekten çok güzeldi ve mükemmel bir manzarası vardı. Dayanamayıp, dairenin büyüklüğünü sordum. Brüt 400’e yakın net 290 m2 dedi...

HANGİSİ DOĞRU?

Arkadaşım, daireyi çok beğenmişti. Müteahhide sordu:

- Peki, son olarak bu daireyi kaça bırakacaksınız?

- KDV hariç 600 bin dolara veririm.

- Yani yüzde 18 KDV’si olan 108 ile birlikte 708 bin dolar...

- Yok hayır, KDV’si yüzde 1 olduğu için 6 bin dolar civarında. Hatta muameleleri 400 bin dolardan yaparız. 4 bin dolar KDV ödersiniz.

Arkadaşım dayanamadı;

- KDV yüzde 1 değil yüzde 18 olacak. Yüzde 1 KDV, net alanı 150 m2’ye kadar olan konutlar için...

Sonra bana baktı. "Evet" anlamında başımı salladım. Müteahhit tebessüm ederek:

- Evet, net alanı 150 m2’yi aşsaydı KDV yüzde 18 üzerinden 108 bin dolar idi. Ancak bunun formülü var. Formülü uyguluyoruz. KDV yüzde 1 oranına göre 6 bin dolar oluyor...

- Nasıl bir formülmüş o?

- Efendim, size tapuda biri net 148 m2 diğeri de net 142 m2 gözüken, yan yana iki daire satacağız. Her birinin net alanı 150 m2’nin altında olduğu için yüzde 1 KDV ödeyeceksiniz. İskanını aldıktan sonra, aradaki duvarı yıkıp, iki daireyi birleştiriyoruz. Olup bitiyor. Buyrun size net 290 m2 daire... KDV’si de yüzde 1’den...

Bu açıklama üzerine, hayretle birbirimize bakarken, müteahhit bilgiç bir vaziyette tebessüm etmeye devam ediyordu...

NE SİHİRDİR NE KERAMET

Halk arasında kullanılan "Ne sihirdir, ne keramet, el çabukluğu marifet" diye bir söz var ya... İşte öyle bir şey...

Bizim arkadaş dayanamadı "Bravo arkadaş" dedi. Öyle ya onun da bu alış-verişte, KDV’den dolayı, yaklaşık 150 bin YTL avantajı olacaktı.

Meğer, çok sayıda inşaat firması bu yönde uygulama yapıyormuş!..

CENNET VE CEHENNEM

Cennet:

Bir Amerikalı’nın maaşına,

Bir İngiliz’in evine,

Bir Çin yemeğine,

Bir Alman’ın arabasına ve

Bir Türk hanıma sahip olmaktır.

Cehennem ise:

Bir Amerikan arabasına,

Bir İngiliz hanıma,

Bir Çin evine,

Bir Alman yemeğine ve

Bir Türk’ün aldığı maaşa sahip olmaktır...

(Teşekkürler Engin EREM)

Bak şu çaycıya

TEZKERE almasına bir hafta kalan bölüğün çaycısına, bir grup asker;

- Bak arkadaş, tezkerene bir hafta kaldığı için, artık sana şaka yapmayacağız

deyince, o da dayanamayıp sormuş;

- Yani çay götürürken enseme tokat atmayacak mısınız?

- Hayır

- Peki, çaylarla giderken omuzuma çarpıp çayları da dökmeyecek misiniz?

- Hayır artık onu da yapmayacağız.

- Çok iyi... Pekiii çay taşırken çelme takmaktan da vazgeçiyorsunuz...

- Evet, artık sana çelme de takmayacağız

- Oldu... Madem öyle ben de size söz veriyorum, artık çay kazanınıza çiş etmeyeceğim!..

Çelişen atasözleri

Tatlı dil yılanı deliğinden çıkartır.

"Lafla peynir gemisi yürümez."

İnsan kıymetini insan bilir.

"İnsanoğlu çiğ süt emmiş."

İyilik yap denize at.

"Merhametten maraz doğar."

Ne ekersen onu biçersin.

"Rüzgar eken fırtına biçer."

(Teşekkürler Yeşim KIRDAR)

1 YTL daha verir misiniz

ORTAĞI olduğu şirketten önceki gün 36 bin YTL kár payı alan ortak, muhasebeciye soruyor:

- 1 YTL daha kár payı vermeniz mümkün mü?

- Niçin?

- 1 YTL daha verirseniz, 36 bin 1 YTL kár payı elde etmiş olacağım. Bunun yarısı da 18 bin YTL’yi geçtiği için beyanname vereceğim.

- Peki sonra...

- 2 bin 150 YTL "vergi iadesi" alacağım. Evet, bana 1 YTL daha fazla kár payı verirseniz, 2 bin 150 YTL kazanacağım.

İnanmayanlar için belirtelim, fıkra gibi olan bu olay doğru...

Günün sözü

Hiç kimse, başka birinin sırtındaki yükün ağırlığını bilemez.

Gerge Herbert