Paylaş
1 Eylül 2008’den itibaren işyerlerinde, kredi kartı okuyucusu POS (Point of Sale) cihazı bulundurmaları gerekiyor. POS cihazı hadi neyse ama bununla ilgili ciddi sorunları var.
SORUN NE?
İsterseniz bunlardan, "sevgiliye kürtaj" ile ilgili sorunu bir doktorun ağzından dinleyelim;
"Özellikle kürtaj olayında, sevgililer ve nikahsız ikinci eşler konusunda kafamız karışık. Şöyle ki; POS belgesine kredi kartı sahibinin adı-soyadı, kart numarası ve hizmet bedeli (KDV dahil) yazılıyor. Hastanın adı yazılmıyor. Bize gelenlerin hepsi, beraberinde karısını getirmiyor. Sevgilisi ile gelip kürtaj yaptıran ya da birden fazla karısı olup, nikahsız ikinci veya üçüncü eşini getirenler de var. Hatta, parası olmayıp komşusunun kredi kartı ile gelen hastalar bile var. Protokol defterine mecburen hastanın adını-soyadını yazıyoruz. İşte burada olay karışıyor. POS cihazından çıkan makbuzdaki isim ile protokol defterindeki isim yüzde 90 tutmuyor. Yarın Maliye araştırsa, ’protokol defterindeki hastaya niye makbuz kesmediniz’ diye sorsa ya da kart sahibine kürtaj yaptırdığı sevgilisini sorsa, belki de ’tanımıyorum’ diyecek. Sonra da bize ceza gelecek..."
KAÇAMAKLAR VE CEZALAR
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir okurumuz Turgay Aymutlu da aynı sorundan şikayetçi. Defterini tuttuğu kadın doğumcu iki doktor tarafından, makbuz kesilen kişi ile protokol defterinde adı yazılı olanın aynı kişi olmaması ya da soyadlarının aynı olmaması nedeniyle, tedirgin.
"Niye tedirginsiniz?" diye sorduğumda, verdiği yanıt da ilginçti; "Maliyeciler gelip protokol defterine bakıp makbuzunu sorduklarında, makbuzların yüzde 90’ında başka birinin ismini bulacaklar. Ardından da bir sürü sorun ve ceza gelebilecek."
Sessizce araştırdım, bazı doktorlar çözüm bulmuşlar. Parayı nakit alıp, kendi açılarından sorunu birkaç yönlü çözmüşler.
Çalışandan fazla sendikalı işçi olur mu
"Çalışandan fazla sendikalı nasıl olur?" demeyin. Oluyor efendim. Burası Türkiye...
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yayınlamış olduğu "2007 Yılı İstatistikleri" kitabının 130. sayfasında, 2008 yılı Ocak ayı istatistiğinde 1 numaralı iş kolu olan "Tarım ve Ormancılık, Avcılık ve Balıkçılık" iş kolunda;
Toplam işçi sayısı: 96.093
Sendikalı işçi sayısı: 135.549
olarak belirtiliyor. Başka bir anlatımla, bu işkolundaki sendikalaşma oranının yüzde 141.06 olarak gerçekleştiği belirtilmiş. Tablonun dipnotunda Sendikalar Kanunu’nun 24. maddesi yönünden bir açıklama da yok.
96 bin 93 işçi çalıştığına göre, sendikalı işçi sayısı da en fazla bu kadar olmalı, 135 bin 549 sendikalı işçi olur mu?
Hayret ki ne hayret!..
Sadaka
BİR Bektaşi fukara, geçen kelli felli bir adama "Allah rızası için bir sadaka verir misin?" demiş.
Adam elini cebine atıp bir 50 kuruş verirken; "Biliyorum ki sen bu para ile meyhaneye gidip şarap içeceksin" demiş.
Bektaşi elindeki demir paraya bakarak yanıtlamış;
"Bu para ile Kabe’ye de gidilmez ki..."
(Teşekkürler Yusuf KARAGÜL)
İmam zekásı
KÖYÜN birinde camiye bir hırsız dadanır. Köylüler namaza durup, imam "Allahüekber..." dediğinde, hırsız faaliyete geçer ve camide beğendiği ayakkabıları çalar kaçarmış.
Bir gün, iki gün derken köylünün birisi hırsızı yakalar ve köy ihtiyar heyetinin karşısına çıkarır. Adama ne ceza verelim diye düşünürlerken birisi;
"İmam yapalım" der "Hem nadim olur hem de namaz kılarken gözümüzün önünde olur..."
Ve hırsızı imam yaparlar. Uzun zaman sonra köyden ayrı kalan bir köylü döndüğünde bir arkadaşına sorar:
- Hırsız ne yapıyor? İmam olunca hırsızlık bitti mi?
- Ne gezeeer... Kendisi imamlığa devam, iki adam tuttu onlara çaldırtıyor. Kendisi de ’Hırsızlık günahtır, sakın çalmayın’ diye vaaz veriyor.
(Teşekkürler Emine OĞUZ ve Ergin KARAOĞLU)
Bunları biliyor musunuz
Bir köpekbalığı 100 milyon damla deniz suyu içindeki bir damla kanı hissedebilir.
Suudi Arabistan’da bir kadın kocasına kahve yapmazsa bu boşanma nedenidir.
Bir ağaçkakan gagasını ağaca saniyede 20-22 kez vurabilir.
Donald Duck çizgi filmleri Finlandiya’da yasaklanmıştır. Nedeni kahramanların don giymemesidir.
Sıradan erkek
Kadınlar sıradan erkeklerden hoşlanırlar.
Ve erkekler de sıradan olmak için ellerinden geleni yaparlar.
MADONNA
Bir kız ne der ne demek ister
Bir kız "ben sinirli değilim" diyorsa, bu "çok sinirliyim" demektir.
Bir kız "bir dakika içinde hazırım" diyorsa, bu "bir saat on dakika" demektir.
Bir kız "seninle biraz konuşmak istiyorum" diyorsa, bu "şikayet edeceğim" demektir.
Bir erkek ne der ne demek ister
Bir erkek "bu erkekleri ilgilendiren bir şey" diyorsa, bu "bunun bilinen mantıklı bir açıklaması yok, boşuna uğraşma" demektir.
Bir erkek "yemeğe yardım edeyim mi?" diyorsa, bu "yemek neden hálá masaya gelmedi?" demektir.
Günün sözü
Para yağmuru altında çok şeyler delinir.
Thomas Carlyle
Paylaş