Dayak yemek ve sayı saymak

Bilmiyorsanız açıklayalım ama önce bununla bağlantılı bir fıkra anlatalım ki, olay net olarak anlaşılsın.

‘‘Adamın biri, alkollü bir vaziyette, nara atarak yürüyormuş. Bunu duyan karakoldaki komiserin canı sıkılmış ve adamı yakalayıp getirmelerini istemiş. Adamı yaka-paça tutup getirmişler. Komiser;

- Yatırın şu adamı yere, ayaklarının altına tam 100 sopa vurun ki, aklı başına gelsin!..

demiş. Bunu duyan adamda, sarhoşluktan eser kalmamış ve komisere dönerek;

- Aman Komiserim, sen ya hiç ayaklarının altına 100 sopa yemedin ya da sayı saymasını bilmiyorsun!..’’

demiş.

FIKRA GİBİ AVANTAJ!..

Vatandaşın, 20 ve daha büyük yaşta taşıt aracı varsa, bunu hurdaya çıkarıp yenisini alırsa;

- 2003 yılında 3.5 milyar lira,

- 2004 yılında ise 4.5 milyar lira,

daha az ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) ödeyecek. Daha açık bir anlatımla, bir kişi bu yıl 1984 ya da daha eski model taşıtını hurdaya çıkarıp aynı cins yeni bir araç alırsa, 3.5 milyar lira avantajı olacak.

Peki, buraya kadar tamam da, bu kişi fıkradaki dayak yiyen adam gibi, yasayı çıkartanlara ‘‘Siz ya bu işi ya da hesap yapmayı bilmiyorsunuz’’ derse ne olacak? Nedenini açıklayalım.

Adam 31 Aralık 2003'e kadar araç alırsa, 3,5 milyar avantaj sağlayacağım diye;

1- Yeni çıkan Ek Taşıt Vergisi'nin tamamını ödeyecek (2004'de alırsa hiç ödemeyecek).

2- Motorlu Taşıtlar Vergisi'nin, ikinci taksitini ödeyecek.

3- 2004'de yine Motorlu Taşıtlar Vergisi ödeyecek.

4- 2004'de yararlanacağı 4.5 milyar liradan yararlanma hakkını kaybedecek.

Adam bu yıl yerine 2004'de taşıt alırsa, 2003 yılı Motorlu Taşıtlar Vergisi ve Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi ödemekten kurtulacak. 3.5 milyar lira yerine de, 4.5 milyar liralık avantajdan yararlanacak. Ayrıca, 2003 yerine 2004 model araç almış olacak...

Özetle, taşıt satışına destek için çıkartılan bu yasa 2003'de destek yerine, köstek olacağa benziyor.

ASMA KABAKÇI GİBİ

Üstad Hasan Pulur'un, çok sevdiğim bir fıkrası var.

‘‘Timurlenk öğle uykusuna yatmış, bir gürültüyle fırlamış, sokaktan hıyarcı geçiyor;

- Taze hıyar, körpe hıyar!..

Timurlenk kükremiş;

- Yakalayın şu herifi, hıyarları münasip bir yerine sokun!..

Hıyarcı başlamış gülmeye;

- Ne gülüyorsun ulan?

Herif kıkır kıkır;

- Nasıl gülmeyeyim, arkadan asma kabakçı geliyorda!..’’

Yeni Taşıt Vergisi Yasası ile fıkradaki gibi bir durum ortaya çıktı. Önceki yasada, 11 Nisan 2003 tarihinden sonra alınacak yeni taşıtlara ek vergi yoktu.

Anayasa Mahkemesi'nin ‘‘Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi’’ni iptal etmesi üzerine apar topar, yeni bir ek Taşıt Vergisi getirildi. Üstelik, eskisini de aratacak şekilde, verginin kapsamı genişletildi.

Yeni yasaya göre, 2003 yılının son günü taşıt alınsa bile vergi ödenecek. Üstelik, 2003 yılı vergisinin yarısı değil, tamamı ödenecek. Özetle, daha önce bir yasa maddesiyle ‘‘11 Nisan 2003'den sonra taşıt alana ek vergi yok’’ diyen devlet, sözünü tutmuyor ve yeni taşıt yasası ile geriye dönük olarak onlardan da ek vergi istiyor.

Nasıl, tam asma kabakçı fıkrası gibi değil mi?