Bu da üçüncü grip dalgası

KOD gribini de biliyorsunuz.

Binlerce, onbinlerce vergi mükellefi bu gribe yakalandı. Perişan durumdalar.

KOD gribi, DOMUZ gribinden de hızlı bir şekilde yayılıyor.

Şimdi yeni bir grip daha çıktı!..

Bu da ilaç ve süt, meyve suyu, yoğurt, konserve, paketlenmiş et, tavuk gibi çoğu gıda ağırlıklı ürünlerle ilgili...

5 ARALIK’DA DUYURULDU

Son grip, 5 Aralık 2009 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan bir tebliğ ile duyuruldu.

Okumayanlar ya da duymayanlar için özetleyelim.

Maliye Bakanlığı, 5 Aralık’ta yayımlanan 113 sayılı KDV Tebliği ile; kullanım süresi geçen veya bir başka nedenle kullanılmayacak durumda olduğu için imha edilen malların, KDV’sinin indirilemeyeceğini açıkladı.

Böyle olunca, söz konusu malları aldıklarında, KDV’sini indiren mükellefler; malın kullanım süresinin geçmesi, bozulması ve benzeri nedenlerle zarara uğradıkları yetmiyormuş gibi bir de o malın KDV’sini beyan edip ödeyecekler.

UYGULAMA DEĞİŞTİRİLDİ

Maliye Bakanlığı’nın, 5 Aralık 2009 tarihine kadar görüşü bunun tam aksineydi. Maliye’nin “Kullanım süresi geçen veya başka bir nedenle kullanılamayacak durumda olan malların KDV’sinin indirilebileceği” yönünde çok sayıda özelgesi vardı (Örneğin, Maliye Bakanlığı’nın 28.01.2002 Tarih ve 52/5201-134/4013 Sayılı; 19.11.2004 Tarih ve 54409 Sayılı ve İst. Büyük Mük. V.D. Bşkl.’nın 5.5.2009 Tarih ve 278-2009-MUK-33 Sayılı gibi. Bu konuda ayrıca Coşkun ARAS’ın Yaklaşım’daki makalesini “www.yaklasim.com” okumanızda yarar var).

KANUN DEĞİL TEBLİĞ

Yazımızı okuyanlar “Ne oldu, yeni bir kanun çıktı da bu tebliğ onunla mı ilgili?” diye düşünebilirler.

Hayır efendim, yeni bir kanun çıkmadı.

Halk arasındaki deyimle “Eski köye, yeni adet” getirildi!..

Maliye, görüş değiştirdi.

ŞİMDİ NE OLACAK?

Maliye, kullanım süresi geçen veya başka bir nedenle kullanılamayacak duruma gelen mallarını, resmi komisyonlar veya takdir komisyonları huzurunda imha eden, onbinlerce hatta yüzbinlerce mükellefi bulur.

Ardından “Arkadaş, sen imha ettiğin malların KDV’sini ödememişsin. Öde bakalım şu kadar KDV’yi, KDV kadar vergi ziyaı cezasını bir de gecikme faizini” der. Bunu da 2004’ten bu yana başlatarak uygulayabilir.

ÇÖZÜM YOLU

Bu durumda olan mükellefler, Tebliğ’in Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren 60 gün içinde yani 3 Şubat 2010 tarihine kadar, “tebliğin iptali” için Danıştay’da dava açabilirler.

Davayı, olaydan etkilenen her mükellef açabilir.