Paylaş
Öyle ki, içine kolajen peptitleri eklenerek hazırlanan sağlıklı smoothieler, ünlülerin de genç ve çekici görünmek için tükettiği gıdalar arasında yerini almış durumda. Ancak cilt sağlığımız için vazgeçilmez olan ve genç kalmanın sırrı olarak da görülen kolajen takviyelerinden fayda sağlayabilmemiz için dikkat etmemiz gereken bazı önemli hususlar var. Bu arada, beslenme listenize ekleyeceğiniz bazı besinlerle de gençlik vadeden kolajen üretimini desteklemeniz mümkün!
HEM CİLT HEM DE VÜCUT SAĞLIĞIMIZ İÇİN VAZGEÇİLMEZ
Günümüzde cilt sağlığımızı korumak, daha genç ve sıkı bir cilde sahip olmak için yapabileceğimiz birçok medikal işlem ve ürün bulunuyor. Ancak bazı ürünler var ki hem cilt hem de vücut sağlığımız için vazgeçilmez. Bugün sizlerle son yıllarda adını sıkça duyduğunuz ve ünlüler ile wellness tutkunlarının da radarına giren kolajen proteininin bizler için ne kadar önemli olduğundan bahsedeceğim. Çünkü aslında temel görevi vücut bütünlüğünü korumak olan kolajen, bizlere ışıl ışıl canlı bir cilt, sağlıklı uzayan saçlar, esnek ve güçlü kaslar vadediyor. Tüm bu olumlu etkileri nedeniyle son yıllarda cilde kaybettiği kolajeni kazandırmak için takviye olarak tablet, kapsül, toz ve sıvı şeklinde satışa sunulan ürünler, sıkça tercih ediliyor. Ancak bu ürünlerden fayda sağlayabilmek için, kolajen takviyelerini mutlaka doktor kontrolünde ve bilinçli bir şekilde tüketmek gerekiyor.
KOLAJEN EKSİKLİĞİ CİLDİN YAŞLANMASINI HIZLANDIRIYOR
Kolajen vücudumuzda doğal olarak üretilebiliyor. Ancak yaş alma, sigara kullanımı, aşırı stres, çevre kirliliği, sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam, cildimize esneklik ve canlılık veren kolajenin azalmasına neden oluyor. Özellikle 30’lu yaşlardan sonra vücudumuzda kolajen üretimi azalıyor ve bu durumun sonucunda da cilt elastikiyetini yitiriyor, kuruyor, sarkıyor ve kırışıklıklar meydana geliyor. Cilt lekeleri, gözle görülür bir hale geliyor. Saçlarınız ise sağlığını kaybedip, cansızlaşıyor ve dökülmeye başlıyor. Tüm bunların yanı sıra kırılgan tırnaklar, güçsüz kemikler ve kaslarla karşı karşıya kalıyorsunuz. Kısacası daha hızlı yaşlanıyorsunuz. Bu nedenle daha genç ve enerjik bir görüntüye sahip olmanız için vücudunuzdaki kolajen üretimini arttırmanız gerekiyor.
HER ÜRÜN FARKLI BİR İŞE YARIYOR
Kolajen kelimesi son yıllarda tüm bu özellikleri nedeniyle ünlü isimlerinde en sık kullandığı kelimelerden biri. Hatta birçok ünlü, takviye yerine kolajen içeriği oldukça yüksek olan kelle paça çorba ve kemik suyu tükettiğini sosyal medyalarından paylaşıyor. Kesinlikle bu iki gıdanın iyi birer kolajen kaynağı olduğunu söyleyebilirim. Ancak şunu da belirtmeliyim ki, kemik suyunu evinizde kendiniz yaptığınız zaman çok daha sağlıklı ve doğal bir kolajen kaynağı elde etmiş olursunuz. Kolajeni gıda takviyesi olarak almak istiyorsanız da ihtiyacınıza yönelik olanı tercih etmeniz gerekiyor. Çünkü kolajenin değişik tipleri bulunuyor ve her biri farklı işe yarar.
HANGİ KOLAJEN NASIL TERCİH EDİLMELİ?
Kolajen takviyesi kullanırken dikkat etmeniz gereken en önemli şey, eş, dost ve eczacı tavsiyesiyle bu tarz ürünleri almamak olacaktır. Çünkü kolajen proteininin 16 tipi vardır. Bu nedenle kolajen takviyeleri yaşınıza, cildinizin yapısına ve sağlık durumunuza göre tercih edilmelidir. Kolajen takviyesi almadan önce doktorunuza danışmak ve ürünün kullanım dozunu, miktarını ve süresini öğrenmek en sağlıklısı olacaktır. Örnek vermek gerekirse eğer kolajeni cildinize destek için kullanacaksanız, tip 1 kolajen karışımlarını tercih etmeniz gerekiyor. Vücudunuzda tip 1 kolajen eksikliği varsa cildinizde kırışıklık, yıpranma ve selülit oluşumuna neden olur. Takviye olarak alındığında ise ciltte iyileşme başlar. Spor yapanlarda ise eklem ve kıkırdak harabiyetine karşı tip 2 kolajenin yeterli olması gerekir.
KOLAJEN GERÇEKTEN İŞE YARIYOR MU?
Kolajen takviyesi kullanan veya kullanmak isteyen birçok kişinin en fazla sorguladığı sorulardan biri de ‘Kolajen takviyeleri gerçekten işe yarıyor mu?’ oluyor. Son yıllarda bu konuyla ilgili bilimsel araştırmalar oldukça arttı. Nutrients adlı bilimsel dergide yayımlanan bir araştırma, 12 hafta boyunca çinko, C ve E vitamini gibi destekçi besinlerle alınan kolajen takviyesinin 35 yaş üstü kadınların cilt kalitesini geliştirdiğini bildirildi. International Journal of Dermatology adlı bilim dergisinde yayımlanan diğer önemli bir araştırma ise hidrolize kolajen verilen grubun cildinde nem, elastikiyet ve dolgunluk açısından belirgin faydalar gözlemlendiği belirtildi. Araştırmalar da kolajen takviyelerinin cildimiz üzerindeki olumlu faydalarını kanıtlıyor.
HAFTANIN ÖNERİSİ
Vücudunuzda kolajen üretimini destekleyen bazı besin grupları da mevcut. Bunlardan en önemlisi kemik suyudur. Ancak kemik suyunu siz de benim gibi doğru tarifle evinizde yapmaya özen gösterin. Çünkü o zaman kolajen miktarı çok daha fazla ve daha sağlıklı oluyor. Kemik suyunun yanı sıra balık, kırmızı et, tavuk ve hindi eti ile yumurta beyazı kolajen üretimini destekleyici aminoasitleri içerir. Kırmızı renkli meyveler de güçlü antioksidan kaynakları oldukları için kolajen üretimine destek. Beslenme listenize, ahududu, böğürtlen, yaban mersini, kızılcık, çilek, kiraz ve elmayı eklemeyi unutmayın. Ancak meyveleri mevsiminde tüketmeyi unutmayın.
Paylaş