Paylaş
Türk Eğitim Vakfı (TEV) İzmir Şube yöneticileri olarak Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’ndeki salonda bin kişiyi aşan davetli huzurunda başarılı gençlere yönelik “burs fonu” oluşturma amacıyla bir organizasyon gerçekleştiriyorduk.
TEV, Türkiye’nin en eski eğitim vakıflarından biridir. Kurulduğu günden itibaren 250 bini aşan öğrenciye karşılıksız burs vermiştir.
Ben de 1970’li yıllarda Mülkiye’de okurken 4 yıl boyunca TEV bursiyeriydim.
Geceye dönersek; cemiyet hayatının önde gelen isimlerinin sosyal destek amaçlı oluşturduğu “TEV Kadınlar Korosu” her geçen yıl profesyonellere parmak ısırtacak gelişim içerisinde muhteşem bir konser verdi.
Sevgili hocaları Fatma ve İlhan Cinpir eşliğinde, izleyenlere unutulmaz 45 dakika yaşattılar.
Daha sonra sahneyi Selami Şahin ve orkestrası aldı.
Programın ana sanatçısı sıfatıyla çok düşük bir ücretle iki saate yakın süre sahnede kalarak şarkılarını seslendirdi.
Bakınız, bu neviden geceler çok ciddi mesailerle ve aylar süren çabalarla oluşturulabiliyor.
Bu anlamıyla TEV İzmir Şube Onursal Başkanı Salih Özen ve Şube Başkanı Gülnur Soybayraktar’ın hakkını teslim etmek gerekiyor.
2018 yılı etkinliğinde sevgili Tunç Soyer, TEV koristlerine bir şarkıda eşlik etmişti.
Bu yıl yine tüm eğitim gönüllülerinin içini ısıtan bir açılış konuşması yaptı.
Programı baştan sona sunan Sezin Sivri, “on parmağında on marifet” denilen özel bir yetenek olduğunu kanıtlıyordu.
Sosyal Komite Başkanı Alpaslan Mater “yorgunluğunu haklı gururuna” unutturuyordu.
Son olarak belirtelim ki, imkanı olan İzmirliler, mevzu eğitim olunca, hele de Cumhuriyet değerlerine sahip nesillerinin yetiştirilmesine katkı koyduklarını hissettiklerinde her zaman cömert oluyor.
Özetle; anlamlı bir burs fonu oluşturmamıza vesile olan herkese sonsuz teşekkürler ederiz.
-----
Bahar detoksu
SİYASET ve ekonomi yoğun gündemleriyle üzerimizde ağır bir baskı oluşturmaya çalışsa da bahar mevsiminin o taptaze heyecanı ruhumuzu ve aklımızı kendi büyülü iklimine doğru çekiyor.
Açıkça, tüm Türkiye “dünya hallerinden” yorulmuş ve sıkılmış durumdayız.
Herşeye rağmen biliyoruz ki, bu ülkede “motorları maviliklere sürüp” hep mutlu olacağımız günleri göreceğiz.
Hani bazen İskandinav toplumlarının huzurunu monoton bulup kendi ülkemizin çalkantılı belirsizliğine övgüler düzeriz ya...
İnanın bu neviden hamasi kutsamalara artık hepimizin karnı tok.
Medeni, dengeli, tarifli, nezaketli, hukuk içerisinde bir toplum düzenini öylesine özlüyoruz ki...
O hep sözü edilen “dip dalga” her bir bireyin içinde öylesine kabarıyor ki...
Toplumun her kesiminden makul ve sessiz çoğunluk, dileriz ki 2019 baharında pozitif enerjisini çoğaltıp herkesi etkisi altına alsın, gücünü göstersin.
Paylaş