Paylaş
Bizim gibi meraklıların nefesleri tutulmuş durumda.
Yani, bu denli heyecan geniş halk kitlelerinde var mı? Zannetmiyoruz.
Ama siyaseti yakından takip edenler açısından heyecanlı günler yaşıyoruz.
Bir kere daha anlaşılıyor ki, siyaset bir strateji ve taktik mesleği.
Uygun zaman, uygun yer, uygun kişiler üst üste örtüşünce bir anda yepyeni bir gerçeklik oluşabiliyor.
Büyükşehir adayları konusu, malum çok çalkalandı.
Artık kim neden olamayacak ise sebeplerini hep birlikte öğrendik hatta ezberledik.
Hayat içinde bu neviden süreçler yaşandığında Süleyman Demirel’in ünlü tespiti zihinlere gelir.
“Neyin olacağını görmek için neyin olamayacağını yaşamak lazımdır.”
Mevcut aday adaylarının “olmazlarını” o denli konuştuk ki, kıyıda zamanını bekleyen, adının geçmesi ile herkese makul gelebilecek kişilerin bir anda gündeme gelmesi sürpriz olmaz.
Pek tabii, belediye başkanlığı siyasi bir makam...
Bu sebeple “aday”ın sadece kendi konusunda başarılı olması yetmiyor.
Hele Büyükşehir adayının her konuda donanımlı olması gerekiyor.
Aziz Bey sonradan açılmıştı. Hep birlikte tüm İzmir ilk üç-beş yıl Aziz Kocaoğlu’nun belediye başkanlığına dair acemiliğini atmasını beklemiştik.
Bu lükse beldelerin tahammülü olmamalı.
Bu sebeple, aday olacakların aşağıda sayacağımız tecrübelerden uzak olmaması icap eder.
Yerel yönetimlerde tecrübe (ilçe belediye başkanlığı, teşkilatta yöneticilik, belediye meclis üyeliği, yerel komisyonlarda başkanlık vs...).
Parti teşkilatında ve halk nezdinde, kırsalda, kentte karşılığının olması.
Sivil toplum kuruluşlarında, dernek ve vakıflarda aktif görev almış bulunmak.
İş insanı olmak. Ekonomik hayatın gerçekleri ile yoğrulmuş olmak.
Milletvekilliği, bakanlık, bürokratik kademelerde görev almış olmak ya da en azından merkezi yönetim tecrübesini ve ilişkilerini sindirmiş olmak.
Genç, ama mutlaka zinde olmak, tercihen şehir planlamacılığı ve mühendislik konularında iyi bir eğitime sahip olmak, yabancı dil bilmek, yurtdışını tanımak, oralarda bir müddet de olsa yaşamış olmak, önemli iş ilişkilerini temin etmiş bulunmak.
Dürüst, makul, her siyasi parti ile uzlaşılı dili oluşturabilen, “üzüm yemeğe” odaklı bir kişilik profiline sahip olmak.
Listeyi uzatmak mümkün...
Bahse konu kalitelere sahip İzmir’de, insanlar var mı derseniz, hiç şüpheniz olmasın.
Sadece serin, telaşsız ve arayan gözlerle etraf gözlense pek çok isim akla gelir.
-----
Kimler olabilir?
MEHMET ALİ SUSAM
Zaman zaman Ege Ekonomisi Geliştirme Vakfı’ndan söz ediyoruz.
Bu vakıf çok önemli bir sivil toplum kuruluşu.
Vakfın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı halen Mehmet Ali Susam yürütüyor.
Mehmet Ali Bey, hakikaten organizasyon becerisi yüksek bir sivil toplumcu.
EGEV’i tekrar İzmir’in gündemine oturturken, kişisel kalibresinin ışıltısını tekrar herkese hatırlattı.
Esnaf odası başkanlığı ve milletvekilliği kimlikleri ve diyaloğa açık kişiliği ile çok geniş bir çevresi olan Mehmet Ali Susam, ideal bir adaydır.
ŞÜKRÜ ÜNLÜTÜRK
Şükrü Bey, çok başarılı bir iş insanı.
Sun Grup başkanı. Bir ODTÜ’lü. Sıfırdan kardeşi ve eşleriyle el ele iş dünyasında başarıya ulaşmış bir insan.
Tipik bir 78 kuşağı olarak her sosyal sorumluluk projesinde katkı koymak için çırpınan bir insan. TÜSİAD yönetim kurulu üyeliği yanı sıra TÜRKONFED’de de mesai harcamış ve Güneydoğu’da BORGİP projesi ile sokaklara isimleri verilecek olan ölçüde iz bırakabilmiş bir düzgün şahsiyet.
MEHMET ALİ KASALI
Bir ODTÜ’lü daha. Mehmet Ali Kasalı, ESİAD’da başkanlığı döneminde İzmir sivil toplum dünyasını adeta domine ediyordu. Çalışkan, her daim her tavrını akıl süzgecinden geçiren, entelektüel ve İzmir’in her hücresine nüfuz etmiş bir kişilik.
UĞUR YÜCE
İzmir’in bir türlü siyasete ikna edemediği en önemli, en parıltılı sivil toplum mücevheri.
Yaşı 76 oldu. Artık ondan böyle bir görev beklemek, bekleyenlerin haddini aşmasıdır.
Ama keşke kendisini çok sevdiği İzmir’den sakınmasaydı.
CİHAN TÜRSEN
Genç yaşta Karşıyaka Belediye Başkanlığı sonrasında siyasete sıcak ilgisini hiç yitirmemiş bir hukukçu, sivil toplumcu, her daim duyarlı, düzgünlük sembolü bir insan.
MAHMUT ÖZGENER
İzmir Ticaret Odası’nın dinamik başkanı.
Hani şimdi değilse bile, gelecek dönem hem CHP hem AK Parti onu kendi saflarına çekmek için yarışmalı.
İstemediğini biliyoruz. Ama İzmir ona siyaset defterini kapattırmayacaktır.
ENDER YORGANCILAR
EBSO’nun kıdemli başkanı. Ender Yorgancılar, başarılı iş insanı, halkın içinde, yüzde yüz İzmirli bir insan.
Tecrübesinin, ilişki olgunluğunun zirvesinde.
Hani aday olsa “garantili mutluluk” türünden bir seçenek.
Bakın, yukarıda sözü edilen isimlere hiç zorlanmadan, pırıl pırıl pek çok ismi dahil edebiliriz.
Biraz düşününce akla gelen isimleri sayabiliriz.
Temel Aycan Şen, Can Ortabaş, Bülent Akgerman, Mustafa Güçlü, Alaattin Epözdemir, Adnan Yıldırım, Hasan Denizkurdu, Önder Türkkanı, A. Nail Kubalı, Muhittin Bilget, Ümit Yaldız, Gönül Soyoğul, İlknur Denizli, Feyzi Hepşenkal, Şenol Aslanoğlu, Nedim Atila...
Bahse konu kişilerin her biri becerikliliği, kaliteleri, İzmir sevgileri ile adeta özdeşlemiş insanlar.
Hani bizim çevremiz, bildiğimiz bu...
Her kesimden insanlar bu şekilde katkılarını esirgemezse, sadece Büyükşehir için değil, ilçe başkanlıkları ve belediye meclis üyeliklerinde de muazzam bir aday havuzuna sahip oluruz.
Paylaş