Paylaş
Bilindiği üzere bu dönem ESİAD Başkanı bir “kadın”, Sibel Zorlu. Zorlu, kadın sivil toplumcularla görüşmesini vesile kılarak İzmir’e gelince ESİAD da geniş katılımlı bir toplantıyı organize etme fırsatını kaçırmadı. Tabii ki en fazla merak edilen 6’lı masanın cumhurbaşkanı adayının kimin olacağıydı. Akşener; kendisinin aday olmama kararının asla bir “fedakârlık” anlamına gelmediğini, “feragat” olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Feragat kavramını ise “bir haktan bilerek vazgeçme” olarak tanımladı.
SİYASİ BİR DENKLEM
6’lı masanın adayının belirlenmesinin çözüme muhtaç bir siyasi denklem gibi değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Akşener, “Denklem bileşenleri X ve Y’den oluşuyor, X belli, ki o da Sayın Kılıçdaroğlu, peki Y kim”, dedikten sonra “Y”nin önerilmesi sorumluluğunun sadece İyi Parti’ye yüklenilemeyeceğini ifade etti. Devamında; “İş insanları, STK’lar, kanaat önderleri de seçenek üretme çabası içinde olmalıdır” dedi.
Bu arada CHP’nin Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın adaylık spekülasyonlarına dair net tavrını geciktirmesinin kamuoyunda bu iki kişiye ilişkin hoş olmayan bir taraftar oluşumunu körükleyen disiplinsiz bir gelişmeye yol açtığını, duruma müdahale uzayınca, o zaman bu iki adayı da destekleriz beyanı ile bahse konu dağınıklığın giderilmesine katkı sağladıklarını üstü kapalı ima etti. Nitekim Kılıçdaroğlu sonrasında İzmir’de Ekrem ve Mansur beylerin “liderin yanındayız” tweetlerini cebine koyduğunu hatırlıyoruz.
HANDİKAP TEŞKİL EDEBİLİR
Toplantı boyunca Kılıçdaroğlu’nun adaylık kabul ya da vetosuna dair bir şey söylemekten özenle kaçındı. Bu durum “kazanacak aday” arayışına devam edildiği, olarak algılandı. Bu noktada seçenek oluşturulursa Kılıçdaroğlu’nun kendisi ve partisini adaylığına dair bu denli angaje etmesinin ittifak içinde bir handikap teşkil edebileceği muhtemel gözüküyor. Kemal Kılıçdaroğlu en nihayetinde 6’lı masanın adayı olduğu taktirde, bu defa “gecikmenin yaratacağı yıpranma” karşı tarafa verilen büyük bir koz olarak değerlendirilecektir.
Bu seçimde HDP’nin kilit bir rol oynayacağı biliniyor. Meral Akşener’in bu konuda tutumu açık ve HDP ile aralarına kesin mesafe koyuyorlar. Bu seçimde HDP oylarına yönelik ihtiyaç pasif duruşla, tıpkı son yerel seçimlerde olduğu gibi, CHP’ye ihale edilmek suretiyle sağlanacak gibi duruyor.
İZMİR’DE YÜZDE 23
Bu arada kendilerinin yaptırdıkları bir ankette İyi Parti’nin İzmir için yüzde 23 civarında bir desteği olduğunu öğrendik. Meral Akşener’in ESİAD’ın ev sahipliğinde 1 yıl içinde ikinci kez gerçekleşen toplantısı yine yoğun katılımlıydı. Toplantıda partinin ekonomi kurmayları Erhan Usta, Ümit Özlale ve Bilge Yılmaz ayrıca ekonomi ile ilgili konularda doyurucu açıklamalarda bulundular.
Bu kent siyaset arenasında her zaman çok önemlidir. Giderek ısınacak siyaset bağlamında bütün liderlerimizi önümüzdeki 7 ay içinde sık sık ağırlama ve dinleme fırsatı bulacağımız anlaşılıyor.
Paylaş