Bu şekliyle başkanlık zor

SAYIN Cumhurbaşkanı yönünden kartların tamamen açıldığı çok özel bir dönem yaşıyoruz.
Cumhurbaşkanı açıkça kendisini aşırı yetkilendiren bir başkanlık sistemi istiyor.
Ülke ekonomisinin bu sayede “uçacağını” söylüyor.
Bu dedikleri nasıl olacak, ikna edici mi, gelişmiş demokrasilerde örneği var mı?
Tüm bunlar soru işareti.
Dolayısıyla, Türkiye’nin böylesi bir seçeneği tercih etmesi zor gözüküyor.
Şartları bu denli zorlamak, pek çok kişiye makul gelmiyor.
Sayın Davutoğlu’nun da Cumhurbaşkanı’nın tasavvurlarından aynı ölçüde heyecan duymadığı anlaşılıyor.
Bülent Arınç’tan, Hüseyin Çelik’e AK Parti kurmayları tereddütlerini ifade ediyor.
Neticede 400 milletvekili kazanılsa bile AK Parti gönülsüz davranabilir.
Kaldı ki 13 yıllık yorgun bir iktidardan söz ediyoruz.
Seçimlerde hayal kırıklıkları da yaşanabilir.
Yani, özetle bu proje serinkanlı bir dış bakışla “olmayacak duaya amin” gibi geliyor.
Yanı sıra, az bir farkla HDP’nin baraj altında kalmasıyla sağlanacak bir anayasal çoğunluğun, şu aşamada ülke sosyo psikolojisinin kaldırabileceği, meşruiyetini kabul edeceği bir durum gibi de durmuyor.

Halkın vekili olmak
CHP, milletvekilliği adaylığı için önseçim yolunu açtı, çok iyi oldu.
Bu yöntem umarız diğer partilere de sirayet eder.
Bilinmelidir ki bu şekilde seçilen milletvekili “liderinin anlattığı fıkraya gülmek” zorunda değildir.
Şüphesiz yine parti disiplini olacaktır ama artık aklını tartışmasız şekilde “merkeze emanet etmiş” “eğik başak” parlamenter prototipi yavaş yavaş ortadan kalkacaktır.

Vefa kime neye?
ÖYLE anlaşılıyor ki, partili CHP’liler Balyoz, Ergenekon ve benzeri davalarla gündeme getirilmiş iddialara pek itibar etmiyor.
Mustafa Balbay, İlhan Cihaner, Dursun Çiçek, Atilla Sertel gibi, isimleri bu davalarla özdeşleşmiş kişilere önseçimde büyük teveccüh gösterdiler.
Mağdur edilenlere sahip çıkmak çok anlaşılır bir tutum olsa da, CHP’nin eski düzene özlem duyan kültürel kodlarının hala canlı olduğu ve bahse konu saygıdeğer insanlar üzerinden askerlere selam çakılmaya devam ettiği gözleniyor.
Darbeler ve vesayetçi anlayışlarla samimi olarak yüzleşmeyen bu parti iktidar seçeneği olmakta hep zorlandı, zorlanıyor.
Bakalım, bu durumun sahici bir biçimde özeleştirişini yapan ve CHP örgütünün ezberlerini zorlayan insanlar ne zaman partinin direksiyonuna tamamen hakim olacak?
Mamafih, önseçimde bazı eski tüfekler boyunun ölçüsünü aldı. Aylin Nazlı Aka, Özgür Özel, Aykut Erdoğdu, Selen Büke, Murat Bakan gibi isimleri örgütün sahipleniyor olması da sözünü ettiğimiz günlerin çok uzak olmadığını gösteriyor.