Radyoların pop ısrarı...

Radyolara, telifmetre listesine bakıyorsunuz zirvedekiler başka; YouTube ve müzik stream sitelerine bakıyorsunuz bambaşka...

Haberin Devamı


Özetle radyolardaki dinlenmelerle diğer platformlardaki dinlenme oranları tutmuyor.
Ben her hafta yazacak o kadar farklı türde albüm bulurken, radyoların pop müzik ısrarını aklım almıyor.
Best FM’deki Hitnoz programını hazırlayıp sunan Yasemin Şefik’e sordum “Nasıl oluyor da böyle oluyor?” diye.
Yasemin “Popüler kültürü radyolar yanlış anlamış olabilir. Mesela biz yıllardır rock, rap çalarız ama yüzde oranı o kadar düşük ki akışta belli bile olmuyor.
Yönetim, müzik direktörü, aklına kim geliyorsa hepsini ikna etmek zorunda kalıyorsun. Reyting kaygısı radyolarda program içeriğinden çok şarkı seçiminde karşına çıkıyor. Dinleyici, bilmediği bir şarkı çalındığında kanalı hemen değiştirebiliyor. Onları uzun süre aynı frekansta tutmak için yapılan popüler akış bu yüzden var. Herkes böyle yapınca nereye kaçacaksın? Kendi stream olayına giriyorsun” dedi, hak verdim.
Aynı soruyu Radyo Eksen’den Gülşah Güray’a da sordum.
O popa karşı olmayanlar ama aynı zamanda alternatife şans verilmesi gerektiğini savunanlardan.
Gülşah da şunları söyledi:
“Alternatif kanallar; genel geçer zevklerin alternatifini arayanlara doğru hizmeti verdiği için önemli. Her şeyin olduğu gibi pop müziğin de iyisi ve kötüsü vardır ve bu da çok subjektif bir konudur. Ayrıca talep olduğu sürece bu şarkılar radyolarda çalınacak, albümleri piyasaya çıkacaktır elbette.
Dünyanın her yerinde böyle... Ama alternatifini isterseniz burada biz seve seve devreye gireriz.
Sizi düşünmeye iten, sancılarınızdan kurtaran veya yaratıcılığınızı tetikleyen şarkılardan bahsediyorum.
Elbette sadece çalınanlar değil, onların üzerine bahsedilenlerin de kıymeti var, yoksa internetten dilediğiniz şeyi dinleyebilirsiniz.”
Son dönemde giderek şiddetlenen hip hop rüzgarı için Radyo Flow, rock müzik için Rock FM desek, bunlara elektronik müzik kanallarını eklesek bile pop liderliği elden bırakacak gibi durmuyor. Keşke yeni şeyler deneseler, popüler müzik kanallarına programlar ekleseler de o eski müzikal çeşitliliğe yeniden erişsek.
Yoksa radyolar da popülerliğini internet üzerinden yayın yapan radyolara kaptıracak gibi görünüyor.

Haberin Devamı

Uzaylının dört günü

Haberin Devamı

Ozoyo, dört parçalık yeni EP’si “333”ü yayınladı.
Uzaylıları merkezine alan albüm, onların dünyadaki ilk dört günlerini anlatıyor.
Keyifli ve elektronik bir yolculuk vaat ediyor özetle.
Siz de o uzaylı gibi düşünüp onun yaşadıklarını Ozoyo ile adım adım takip ediyorsunuz.
Güzel hareket.

Hedeflediğini yapmış

Emrah Karaduman’ın ilk albümü elektronik-pop olsa da, albüm sonundaki elektronik parçadan techno’ya yakın olduğunu görüyordunuz.
Şimdi de Believe In Me isimli iki şarkılık EP’sinde dans müziği konusunda da trendleri ne kadar hızlı yakaladığını görebiliyorsunuz.
Özellikle Destinesia’yı dinlediğinizde, ister istemez aklınıza Tomorrowland gibi bir partide eğlendiğiniz geliyor.
Bu da amaca hizmet ettiğinin göstergesi...

İzmir havası

Haberin Devamı

Indie sevenler hemen layklasın diyebileceğim Longaz, grupla aynı adı taşıyan 5 parçalık EP’sini yayınladı.
Çağdaş Onaran, Mert Karaca ve Ege Akyıldız’dan oluşan grup, İstanbul merkezli müzik sektöründe İzmir havasını estiriyor.
Tanıdık bir havası olsa da 23 dakika boyunca sizi kendine bağlıyor, bu da pek kolay iş değil.

Denize bakarken dinleyin

Bir başka Indie grubu Nasıl Derler Bilirsin de EP ile bizi şenlendirenlerden.
İstanbul merkezli grup Alper Altıntaş, Ergin Kandemir, Naci Erdem Berkan ve Cüneyt Cenkci’den oluşuyor. Bazen böyle uzun isimli gruplara karşı bende de bir önyargı oluşuyor ama bu çalışma sayesinde “uzun ve garip isimli tüm gruplar dostumuz” kafasına hemen erişiyorsunuz.
Bu EP’yi denize bakarken, uzaklara dalarken dinleyin. Muhtemelen grupla her konuda hemfikir olacaksınız.

Yeni proje

Haberin Devamı

Portecho’dan tanıdığımız Tan Tunçağ, yeni projesi Cava Grande ile geri döndü. “Worm Universe” adını taşıyan ilk albümü sizi teknolojik bir atmosferde arayışa sokuyor.

Bazen ciddi bazense...

Yiğit Seferoğlu, Adem Histora adını verdiği yeni albümüyle rock müzik sevenleri ve “elektronik olmadan olmaz”ları bir araya getiriyor.
Birçok gencin sesini albüme katan Seferoğlu, bazen varoluşsal bazı sorunlara parmak basıyor, bazense bunları ti’ye alıyor.
Keyifli bir çalışma olduğu kesin.

Yıldız’ın en iyileri

Yıldız Tilbe’nin olduğunu bildiğiniz veya bilmediğiniz tüm şarkılarını iki albümlük, 39 şarkılık bir külliyatta tutacaksınız elinizde:
Yıldız Tilbe’nin Yıldızlı Şarkıları.
Açıkçası birçok şarkıyı Yıldız Tilbe’nin sesinden dinlemek istesem de haklarını vermem lazım; son dönemin gözde pop müzik sanatçıları nasıl da içten seslendirmişler hepsini...
Yürek sökmeye hazır kadın vokallerden tutun da Yıldız Tilbe’yi eril düşünmenizi sağlayan bazı erkek vokallere her şey tıkırında bu albümde.
Kış Güneşi’nin iki albümde iki versiyonunun olmasına gelince...
Sanki Tarkan yorumuyla kıyaslanacak olması yetmezmiş gibi bir de Hande Yener-Niran Ünsal kıyaslamasına yol açmış eser. Bana kalırsa talihsiz bir tavır.
Bazı sesler hiç uymamış, şarkılar üstlerine hiç oturmamış ama takılmıyorsunuz.
Yıldız Tilbe ruhu gibi dalgalı bir albüm... Dolayısıyla durumu da onları da hemen kabulleniyorsunuz.

Radar

Haberin Devamı

Yiğit Önyılmaz’ın kısıtlı imkanlarla hazırladığı projesi Rewend’i dinledim geçenlerde.
Electronica ve tekno ağırlıklı şarkıları gayet stüdyo ortamı hissi veriyor ve bu da genç bir müzisyen için başarılı bir sonuç.
Hemen ilk çalışmalarını global stream sitelerinde duymak, telif kazandırmak istedim. Genç isimler, yetenekli solistler ve yürekli plak şirketlerine önerimdir.

Ne dinledim?

◊ Yiğit Seferoğlu -
Neticede Ben de Bir İnsanım
◊ Mustafa Avşar -
Acılı Pizza
◊ Nasıl Derler Bilirsin -
Ormanın Sesi
◊ Rewend - Why Still Care
◊ Cem Özel -
Bana Dayanma

Yazarın Tüm Yazıları