Pop bir tür değil kültür

Genç şarkıcı, hip hop, elektropop, trap yani dokunmadık tür bırakmadı. Lil Nas, sözleri ve işbirlikleriyle yeni nesil kadar bizleri de nasıl mı yakaladı?
Lil Nas’ın 15 şarkılık albümünde Jack Harlow, Doja Cat, Elton John, Megan Thee Stallion, Miley Cyrus düetlerinin yanı sıra her kitleyi kucaklayan şarkı sözleri ve samimi bir tavır var.
Bu albümden alınması gereken bazı derslere dikkatinizi çekmek isterim. Lil Nas, listelerde rakibi olacağını bildiği ünlü isimleri bir araya getiriyor ve başarılı prodüktörleri topluyor. Bu, lokal müzik piyasamızda nadir görünen bir şey. Özellikle de rap türü dışındakilerde.
Dürbünü Türkiye’ye çevirdiğimizde müzisyenlerimiz kendisiyle aynı şirketin sanatçısı ya da arkadaş çevresinden tanıdık biri değilse işbirliği yapmaz, başkasının şarkısını beğendiğini bile söylemez.
Sektörün “piyasa” seviyesinde kalmasının nedeni de biraz bu tavır.
Lil Nas, en iyinin peşinde koşanlardan. Endüstirinin “tek hitlik şarkıcı” sözlerine kulak kapatıp ödül avcısı olanlardan. Albümünde de ters köşe düetler var.
Jack Harlow ile yaptığı “Industry Baby” ya da Miley Cyrus’la söylediği “Am I Dreaming” gibi... Bu düetler bana Ceza ile Candan Erçetin’in seslendirdiği “Şehir” şarkısını hatırlattı. Bunun dışında aklınıza gelen bu kadar güçlü bir iş daha var mı?
Sadece “bu tutar” demeyip cesaretle stüdyoda olmak peki? Lil Nas’ın yaptığı tam da bu. İnterneti kendi avantajına kullandı.
Her şarkısı akım haline geldi. Albümle bir konserlik değil de turne yapacak sanatçı olduğunu kanıtladı.
“Bu işler sadece Amerika’da olur” demeyi ve bu bahanelerden kurtulmalıyız. Sadece single’lar değil 20-25 şarkılık albümler de listeleri sallıyor.
Günün sonunda Lil Nas’ın albümüne baktığınızda “bu rap değil ziyadesiyle pop” diyoruz.
Popüler müzikle biraz iç içe geçmiş, her türe dokunan, herkese hitap edebilen tam bir albüm.
Lil Nas, Spotify gibi bir platformda en çok dinlenen 10 isimden biri oldu. Pop listelerinde Zen-G ile Seda Sayan alt alta gelebiliyor, işte yeni pop tam da bu. Ez cümle pop artık sadece tür değil kültürlerin de dışavurumu.

Drill’in ayak sesleri

Trap’in alt türü Drill dönemin yükselen trendlerinden. Amerika’dan bize 11 yılda gelse de yükselişini görmezden gelmek körlük olur. Şehinşah’ın “Kuytu”su, Burry Soprano’nun “Doktor”u, Motive’nin “Devam”ı, Sefo’nun “Youngstar”ı bu türe örnek verebileceğim işler. Rap listelerine bakın yükselen ivmeyi fark edeceksiniz.

Cover zamanı

Kaan Tangöze, Âşık Mahzuni Şerif türküsü “Haşlayın Beni” cover’ıyla dikkat çekti. Tangöze’den bir türkü albümü geliyor hem de Mahzuni’nin eserlerinden oluşan... Sanatçı, büyük hayranı olduğu ustanın türkülerini özenerek seçip albüme koyacak.

Festivaller tamam sıra kapalı mekanlarda

Etkinliklerde PCR testi, aşı kartı ve HES kodu uygulaması içimize su serpti. Bozcaada Caz Festivali, Urla Caz Festivali, İstanbul Caz Festivali, Milyon Fest Erdemli, Milyon Fest Hatay gibi festivaller de güzelce yapılabildi. Güzelden kastım “vaka” bilgisi gelmeden. Böylece canlı müzik sektörünün hareketlendiğini görmek güzel. Darısı kapalı mekanların başına.

Yakışıyor

Kalben’in son şarkısı “Bilmiyor İçim” sanatçı diskografisinde yeni naif bir sound’un ev sahipliğini yapıyor. Şarkının düzenlemesi indie camiasında tanınan isim Umut Çetin’e ait. Lo-fi melodiler üzerine sözlerini sakınmadan söyleyen kentli ozan şapkası Kalben’e çok yakışıyor.

Leziz

Bu hafta enteresan bir iş yayınlanıyor. Hayki ve Can Kazaz’ın bir araya geldiği “Şansım Var” şarkısı rap ve indie’yi bir potada eriten güzel bir işbirliği. Düzenlemesi Erol Şahin’e ait olan şarkı, ritmi ve sözleriyle sizi girdap gibi içine çekiyor. Eski bir rap’çi olan Kazaz’ın böyle bir işbirliği içinde olması ayrı leziz.

İtiraf ediyorum

Edis’in yeni şarkısı “Arıyorum” dile çok fena dolanıyor. Şarkıyla ilgili karışık duygular içerisindeyim ama “Martılar”dan sonra yine bizi kendisini dinlerken ritim tutmak, dans etmek hissiyle baş başa bırakıyor. Edis’in nağmeli vokal dokunuşu enteresan gelse de bir sounda takılı kalmayıp önüne bakması keyif veriyor.

Enerjik deneysellik

Korhan Futacı’nın yeni albümü “Shadowboxing” yayınlanan işler arasında öne çıkanlardan. “The Jab” ile başlayan albümün ayak sesleri tamamlandı ve elektronik, enerjik, saykedelik ve deneysel bir albüm ortaya çıktı. Pandemi sürecinin etkilerini müzikle değerlendiren Futacı’nın 6 şarkılık albümünde “The Rear Hook” ve “The Lead Uppercut” favorim.

Ne dinledim?

Hayki&Can Kazaz-Şansım Var
Fırat Ağacık, Abkountry-Hayal Etmek Güzel
Mavi-Ölümlü Dünya
Zehra Toy-Söz
Demirhan Baylan-Cahil Kuşlar
Kalben-Bilmiyor İçim
Tunca-Yok
Zion Lacroix-Gri Düş Tarlası
Pınar Güzel-Mars
Jim Doe-Bekletme
Ezgi Pekel-Atlı Karınca
Rj-Kal ya da Gitme
Taşyürek, Mavi Zebra-Aklımızda Kalanlar
Atlas RB-Görmek İstemez Miyim
Nevabit-Çalgıcı
Suat Suna, Fatma Turgut-Aramızda Uçurumlar
Umut Capone, Su El Roman-O Bana Yeter
Eren Sandal, Elvan Günaydın-Aşkından Kalma
Kaan Tangöze-Haşlayın Beni
Begüm Tarako, Ferman Akgül-İrin
İdyl, Kool Jane-Alev Alev
Kaan-Gel
Şebnem Keskin-Gökyüzünde
Deniz Tekin, CanBey-Gökyüzünde
Ezhel-Mayrig
Cihan Mürtezaoğlu-Bilmeden Güzel
Zen-G-Zengbey Müzikhol 1 (TEMİZLE)
Bedük-Gece Bir
Canozan, Ufuk Kevser, Batu Akdeniz-Bul Kendini
Makus-Overture
Aytun, Fakı Baba-Inıtio
Karsu-An De Kant
Vox in Rama-Possession
Oh, Hayır!-Alright